Daha öncede yurt dışı ziyaretlerinde dikkatini çeken çeşit çeşit farklı müzik aletlerini toplayarak ülkesine getiren ve Amerika, Fransa, Belçika, Hollanda, Almanya ve Danimarka gibi ülkelerden kendisine müzik enstrümanları serveti oluşturarak dikkat çeken Kahramanmaraşlı Akademisyen Cavit Polat, şimdi yeni bir koleksiyonla geri döndü. “Toplumların geleneklerini yansıtan kültür ögeleri ayakkabılardır” parolasıyla yola çıkan ve 55 farklı ülkeden çeşitli ayakkabılar toplayarak koleksiyon haline getiren Polat, koleksiyonunda Osmanlı kadınlarının giydiği ayakkabı örnekleri, Orta Asya, Kuzey Afrika, Hindistan ve Avrupa’nın birçok ülkesine ait ayakkabı örnekleri ile Anadolu’nun her yöresinin ayakkabılarını barındırıyor. Koleksiyonda 1950'lili yıllarda Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kadın milletvekillerinin giydiği ayakkabıya da yer veren Polat, bunun yanında Hitler döneminde gaz odalarında öldürülmüş bir çocuğa ait ayakkabıyı da bulunduruyor. Koleksiyondaki en eski ayakkabı ise 1800’lü yıllarına ait Osmanlı kadın ayakkabısı.

İşte Cavit Polat ile ayakkabı koleksiyonu ile ilgili yaptığımız röportajın detayları…

GELENEKSEL TÜRK EL SANATLARI ALANINDA ÇALIŞMALAR YAPIYORUM”

Okuyucularımıza kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
Cavit Polat Kahramanmaraş Elbistan doğumluyum. 15 yıl boyunca Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Güzel Sanatlar Bölümünde öğretim elemanı olarak görev yaptım. Şimdide yaklaşık 1 yıldır Iğdır Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde Dr. Öğretim Üyesi olarak çalışmaktayım. Geleneksel Türk El Sanatları alanında çalışmalar yapıyorum.

ÖZENLE YAPILMASI GEREKEN BİR İŞ”

Sizi daha çok kitaplarınızdan tanımaktayız. Bibliyografya, Bakırcılık, Demircilik, Maraş meslek gurupları ve Kahramanmaraş Mimarisinde Süsleme özellikleri gibi kitap çalışmanızdan sonra, en son olarak Hayatı Sanatı ve Eserleriyle Mustafa Okumuş isimli kitap çalışmanız var. Bunca yoğunluğun içinde Koleksiyonculuk faaliyetlerini nasıl sürdürüyorsunuz?
Elbette çok zor ve meşakkatli. Yaptığım iş gereği çalışmalarımızı araştırmacıların hizmetine sunmak gerekiyor. Bu düşünceden yola çıkarak Kahramanmaraş’a vefa borcumuzu ödeyebilmek adına Kahramanmaraş’ın tarihini ve kültürünü yansıtan birçok kitabı Yaşar Alparslan Hocamla birlikte yaptık. Bunla birlikte eşyanın ruhunu bakış açınızla açığa çıkarabilmek çok önemli. Gidip gezdiğim yerlerde önceliğim biriktirdiğim ürünlerle ilgili yerleri tespit etmek ve beğendiğim ürünü satın almaktır. Tabi alınan malzemenin tamiri, bakımı da özenle yapılması gereken bir iş.

İSTANBUL’DA BÜYÜK İLGİ GÖRDÜ”

Daha öncesinden müzik alanında çok sayıda bir müzik enstrümanları koleksiyonuna sahip olduğunuzu biliyoruz. Müzik enstrümanlarından ayakkabıya geçmiş olmanızın sebebi nedir?
Müzik enstrümanlarının benim için çok önemli bir yeri var. Daha öncesinde bulunduğum kurumda odam bir tür müze şeklinde idi. Özellikle farklı illerden ve yurtdışından gelen konuklar için farklı bir alan hükmündeydi. Bir yöneticinin “odayı kişisel eşyalarıyla işgal etmiş” demesi üzerine enstrümanların hepsini bir gecede oturduğum apartmanın bodrum katına taşıdım. Enstrümanların Kahramanmaraş’ta kalmasını çok istedim, olmadı. Bir kısmını Türkiye’de bir kurumla anlaştık onlara devrettik. Geriye kalanların üzerine tabi eskisinden daha da fazla bir şekilde ekleyerek enstrümanlarımızı çoğalttık. Bir depo kiraladım. Şimdilik orda sergiliyorum. Yaz ayında İstanbul’da bir belediyece düzenlenen uluslararası festivalde bir hafta boyunca açık kalan sergi açılışını yaptık oldukça ilgi çekti.

GİYİM KUŞAM TOPLUMLARIN YAŞAM KÜLTÜRLERİNİN İZLERİNİ TAŞIYAN EN ÖNEMLİ UNSURLARDANDIR”

Neden Ayakkabı Koleksiyonculuğu?
Giyim kuşam toplumların yaşam kültürlerinin izlerini taşıyan en önemli unsurlardan biridir. Geleneksel yapı, coğrafi özellikler kişileri giyim kuşamlarını da şekillendirir. Bu bağlamda ayakkabının kültürel özellikleri barındırması ve çeşitliliği koleksiyon açısından en önemli sebep olsa gerek.

ORTA ASYA, KUZEY AFRİKA, HİNDİSTAN VE AVRUPA…

Koleksiyonunuzda ne tür ve kaç adet ayakkabı var?
Osmanlı kadınlarının giydiği ayakkabı örnekleri, Orta Asya, Kuzey Afrika, Hindistan ve Avrupa’nın birçok ülkesine ait ayakkabı örnekleri ile Anadolu’nun her yöresinin ayakkabılar. Deri ürünlerinden ve kumaştan yapılmış, sırma, tel, ipek, pul, gibi malzemelerle bezenmiş parçalar bulunuyor. Özelliklerine göre erkek, kadın ve çocuk ayakkabıları. Geçmiş zamanda mesleklerin özelliklerine göre denge ayakkabısından tutunda tuz ayıklayıcıların kullandığı ayakkabılara kadar birçok ayakkabı var. Osmanlı dönemi üzerleri zarafetle işlenmiş gelin ayakkabı örnekleri ve damat ayakkabılarını saymak mümkün. Yaklaşık 300 adet Ayakkabı ve ayakkabıyla ilgili birçok mesleki malzemede mevcut.

AYAKKABILARI 4-5 YILDA BİRİKTİRDİM”

300 Adet ayakkabıyı ne kadar bir sürede biriktirdiniz?
Koleksiyonerler için en önemli özellik alınan ürünün bir eksiği tamamlayıp tamamlamadığıdır. Eksiği tamamlama anlamında ne kadar bir süre oldu bilmiyorum. Ama fili olarak sanırım bir 4-5 yıl olmuştur.

AYAKKABI TARİHİ ADI ALTINDA BİR KİTAP ÇALIŞMAM VAR”

Ayakkabı koleksiyonunuzu Müzeleştirme gibi bir düşünceniz var mı?
Kahramanmaraş deri ve deri ürünlerinin önemli merkezlerinden bir yer. Özellikle yemeni, edik, gibi kendine has ayakkabı kültürünü bünyesinde barındırıyor. Kahramanmaraş’ta ayakkabı müzesi olur düşüncesiyle çok çaba sarf etim; ama maalesef olmadı. Bakalım Türkiye’den farklı birkaç belediye ile görüşmelerimiz var. En azından kısa süre sonra yayınlanmasını planladığımız Ayakkabı Tarihi adı altında bir kitap çalışmam bulunmakta. İnanıyorum ki bu çalışmayla birlikte elimizde bulunan örnekleri de en azından ilgilisine, araştırmacılara sunmuş olacağız.

Haber: Emre Akkış


 


 


 


 

Editör: Mahmut Beyaz