Birkaç vesileyi bir araya getirip hayat yolculuğunun duraklarından birinde 15 günden beri İstanbul’dayım. Her taşı ayrı bir kıymet olan bu Osmanlı Payitahtı’nda insan gezmeye doyamıyor.
Ne güzel söylemiş şair Nedim üstad;
Bu şehri Stanbul ki bî mislü bahâdır,
Bir sengine Yek pare acem mülkü fedadır,
İstanbulun evsafını mümkin mi beyan hiç,
Maksûd heman Sadr-ı kerem kâra Senâdır.
Gerçekten tedavi için geldiğim bu güzel şehirde doktora hacet yok; sahile in ufku seyret, efkarın dağılsın, Yuşa tepesine çık imanın tazelensin, Beykoz konaklarında çocuklar gibi şeh şakrak, Nuruosmaniye’de okunan Kur’anı dinle ağlayarak.
İstanbul’da yaşamak bile ayrı bir kültür, ayrı bir birikim. Bizim gibi Anadolu’dan gelenler birazcık trafikten şikayet etseler de burada yaşayanlar onu da kabullenmişler, Hayatlarından memnunlar, çok yoğun çalışıyorlar ama yorulduklarında, bunaldıklarında onları dinlendirecek, morallerini takviye edecek, yüreklerine su serpecek bir sanat deryasının içinde yüzüyorlar. Bakmayın bazı balıklar gibi deryada yüzüp deryanın farkında olmayan İstanbullulara, onlar İstanbullu da değiller zaten, ama İstanbullular biliyorum her semtine bir Allah dostunun hükmettiği bu şehri hece hece, ayet ayet, sure sure okuyorlar yıllardır. Kahramanmaraş’ta on yılda bir dinleyeceğiniz Fem-i Muhsinden bir Aşr-ı Şerifi İstanbul’da günde beş kere dinleme fırsatınız var. Ezanı bir başka, Salası bir başka, İmamı bir başka, Müezzini bir başka. Bir cami hücresine düşüverse yolunuz, içerde oturanların hangisi esnaf, hangisi hoca ayırt edemezsiniz. Her biri en zayıf İstanbul Türkçesiyle taltif ediyorlar birbirlerini. Sözlerinize daha bir dikkat ediyorsunuz onların yanında, taşralı olduğunuz belli olmasın diye. Bir günlüğüne misafir edildiğim Çamlıca’daki misafirhaneyi vakfetmiş bir Allah dostu Anadolu’dan gelenler ağırlansın diye muhteşem bir köşk olan bu misafirhaneye paha biçilmez diyorlar. Burayı görünce “Sevdiğiniz şeylerden infak etmedikçe birre (hayra) eremezsiniz, her ne harcarsanız Allah onu bilir. (Âli İmran.92) ayetini yeniden bir daha gözden geçirmem gerektiğini anladım. Trilyonlarla ancak sahip olabileceğin bir köşkü hiç tanımadığın mü’min kardeşlerine tahsis etmek. Burada herkes ayakta, misafirler otursun, istirahat etsinler diye. Yazımın başında adından bahsettiğim Aziz Mahmut Hüdayi Vakfı, Akmescid Ortaöğretim Erkek Öğrenci Yurdunu ziyaret etmek nasip oldu tedavinin boşluğunda. Aman Allah’ım yıllarca Kahramanmaraş’ta karşıma çıkan Müftü efendilerle defalarca paylaştığım halde başaramadığım şeyi burada kardeşlerimiz başarmışlar. İstanbul efendisini çekirdekten yetiştiriyorlar, ilkokul 4. Sınıfı bitirip 5. sınıfa devam edecek çocuklardan hafız olmak isteyenleri yurda mülakatla alıyorlar. Yurt deyince aklınıza bizim yurtlar gelmesin. Beş yıldızlı misafirhane, öyle düşünün. Okulunu bir yandan okuturken bir yandan da Kur’an okutuyor, ezberlettiriyor, (Hafız yetiştiriyor). Kur’anın manasını, tefsirini öğretiyor, sınıflar yükseldikçe eğitim akademik bir hal alıyor. Kıraat, Aşere, Takrib, Makam, Tefsir, Arapça, Siyer-i Nebi, Değerler Eğitimi, İnsanlık, Ahlak, Erdem… Aman Allah’ım yetkin, tecrübeli, örnek rehberler eşliğinde üniversiteyi bitirinceye kadar “Bir İstanbul Efendisi” olup çıkıyorlar. İşte bu sistem sayesinde imanlı, donanımlı, Şuurlu Cemiyet İnsanı, Hafızlardan doktorlar, mühendisler, tüccarlar yetiştiriyorlar. Bizler ise Kahramanmaraş’ta Hafız yetiştiriyoruz o kadar. Bizden mezun olup okula kaydolan Hafızlarımız adam öğütme makinalarında öğütülüp duruyorlar. İki yıl boşta kalan bir Hafızın ha’sı gidiyor fız’ı kalıyor, sosyalleşmesi hak getire, yerlerde sürünüyor, kendini ifadeden aciz. Dayak atılmadan da Hafız yetiştirilebileceğini İstanbul’dan öğrenmeliyiz. Şimdi buradan Büyükşehir ve İlçe Müftülüklerimize ve Proje İmam Hatip Okullarımıza davetimi yeniliyorum; Resmi formalitelerin altında ezilen bürokrasimizle böyle bir eğitimi vermemiz mümkün değil. Gelin vakıflarla kol kola, gönül gönüle, bu tip projeleri şehrimize taşıyalım. Biz Saçaklızade Vakfı ve Abdülhamid Han Vakıfları olarak bu hizmete hazırız, bir yandan 2017-2018 öğretim yılına bir Kız Ortaokulu ve Kız Anadolu Lisesini hayata geçirirken, bir diğer yandan da akademik Kur’an Kursları projesinde Müftülüklerimizle dayanışmaya hazırız. Yarının Kahramanmaraş’ında her vakit namazını bir başka kârinin arkasında huzurla namaz size bir anlam ifade ediyorsa yolu Akmescid Kur’an Kurslarını Kahramanmaraş’a taşımaktan geçiyor.
Allah yardımcımız olsun.
Kalın sağlıcakla.