İnsanlık tarihi ve Güreş

Güreş sporu bilindiği üzere insanlık tarihi kadar eski bir maziye sahiptir. Mücadele sporları içinde her zaman en ön saflarda yerini almış, Türk ve İslam dünyasında da çok büyük yer bulmuştur. Bunun nedeni de başta Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (SAV)in bizatihi güreşi yaparak şereflendirmesi olmuştur.

Şu anki mevcut dünya tablosuna baktığımızda;, Türkiye ve Türk dünyası, Kafkasya, İran, Amerika kıtalarının çok başarılı bir şablon çizdiğini görmekteyiz. Özellikle güreşin şu anda Dünya'da en başarılı bölgesi neresi denirse hiç tereddütsüz Türkiye. Türk dünyası ve Kafkasya demek mümkündür. Evet, 25 yıl gibi uzun bir zaman büyük bir kahramanlık sergileyerek Ruslara kök söktüren Kafkas Kartalı Şeyh Şamil'in torunlarının dünyada çok büyük başarılara imza attıklarına şahit olmaktayız.

Türk spor tarihini altın harflerle yazdıran ve tüm zamanların en başarılı spor branşı olan güreşimiz bu başarılarını büyük mücadeleler sonucu kazanmıştır. Yaşar Doğu, Celal Atik ve Nuri Baytorun gibi bir dönemin yüksek mücadele azmine sahip teknik adamlarımızın gayretleri ile güreş şahlanmış ve Dünya'da ''Türk gibi kuvvetli'' veciz sözü ile anılır bir hale gelmiştir. Herkesin bildiği gibi güreş sporu bütün spor branşları arasında en ağır sporlardan biridir. İnsan iradesini inanılmaz zorlar.

Bakınız uzmanlar güreş ile ilgili neler diyor: Uzmanlar diğer spor branşlarına göre güreşin gençlerin motor kapasitelerinin geliştirilmesinde çok daha etkili olduğunu ispatlamıştır. Plato gibi filozofların, Atatürk ve Abraham Lincoln gibi devlet adamlarının, Lav Tolstoy, Pushkin, Albert Dürer gibi yazar ve ressamların güreşe olan tutkuları tesadüf değildir. Güreş sadece hız, kuvvet, esneklik, dayanıklılık gibi fizik özellikleri mükemmelleştirmekle kalmayıp, cesaret, alçak gönüllülük, kendine güven gibi özellikleri de geliştirir.

Evet, güreş sporu bir mücadele sporu olmakla birlikte insana; açlığa, susuzluğa, yokluğa, her türlü zorluğa dayanma azmi kazandıran müthiş bir spordur. 76 milyon nüfustan 20 milyona varan bir gençliğe sahip Türkiye'de mutlaka güreşçi sayımızı en az 2 milyonların üzerine çıkarmamız gerektiği kanaatindeyim. Dünya'da devamlı gündemde olmak, olimpiyatlar gibi dünyanın en büyük yarışmalarında tüm dünya tarafından izlenmek bir ülke için en büyük reklam aracıdır. İşte böylesine getirisi olan güreş sporunu Türkiye'de her zaman baş tacı etmek gerekmektedir. O Zaman güreşe gereken her türlü desteği vermemiz lazım.