“Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal’ın önderliğinde Kahramanmaraş’ta sahaya tam olarak yayılan ve yere sıkı basarak adam adama markaj yapan Ak Parti, Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’a ancak milletvekili seçiminde ise başka partilere oy vermeyi düşünen seçmenleri tek tek geri kazanmaya başladı.”

Bu cümleleri, sosyal medya hesabımızdan 3 Haziran 2018 Pazar günü paylaştık. Gerçekten de Ak Parti’nin Kahramanmaraş’taki seçim çalışması günden güne hızlanıyor ve ağırlığını arttırıyor.

İsterseniz biraz geriye gidelim: Henüz milletvekili aday listeleri açıklanmamış. Ekonomik durgunluk, döviz dalgalanmaları ve piyasada nakit darlığının ağırlığını ‘çok sıcak’ olarak hissettirdiği günler.

Bizi yolda-yolakta, çarşı pazarda görenlerin sorduğu tek şey: “Ede; milletvekili aday listelerinde kimler olacak?”

İnşallah seneye 30. yıla gireceğimiz meslek hayatımızda ilk kez böyle bir şeyle karşılaşıyorduk. Bugüne kadar her seçim öncesinde vatandaşlar, bizi gördüğünde; “Ede, şu yatırım ve hizmet ne oldu, ne zaman gelecek, hızlı tren ne oldu, karayolu inşaatları ne zaman bitecek?” türünden sorular yöneltirlerdi. Bu kez ise varsa yoksa tek soru; listede kimler olacak, kimler olmayacak.

Bunun üzerine sohbeti genişletiyoruz: “Bir seçmen olarak sizce listede kimler olsun, kimler olmasın ya da neler bekliyor ya da istiyorsunuz?”

Verilen cevapların ortak metni ise aynen şöyleydi: “Ede; öncelikle Mahir Ünal yeniden listede olsun. Mevcut bayan vekil yeniden listede olmasın. Kahramanmaraş’tan BBP’li aday istemiyoruz. Mağdur duruma düşürülen Ahmet Özdemir ile sahada adım atmadık yer bırakmayan halkın temsilcisi muhtar Ramazan Gürbak aday olarak listede yer alsın. Yoksa….”

“Yoksa sı nedir edeler?” sorumuza ise şu ortak cevabı alıyorduk:

“Edeciğim; bizler Kahramanmaraşlılar olarak 2002’den bu yana Reis’in hatırına Ak Parti’ye oy verdik. Nefsimizden aşağısı yok ama (iyilerini tenzih ederiz) sözümüz ona iki tane davarı güdemeyecek olanları dahi temsilcimiz olarak göndermek zorunda kaldık. Artık yeter, sıra bize geldi. 24 Haziran’da iki pusulalı seçim olacak. Cumhurbaşkanlığı seçiminde Tayyip babaya oyumuzu mutlaka vereceğiz. Sonra ise listeye bakacağız. Eğer beklediğimiz gibi olmaz ise ağırlıklı olarak MHP’ye oy atacağız. Zaten Devlet Bahçeli, ittifakta değil mi, ortağımız değil mi?”

Bu söylemler o kadar yaygınlaştı ki; çiçeği burnunda İl Başkanı Ömer Oruç Bilal Debgici, Genel merkezde adeta kapı kapı gezmek zorunda kalarak Maraşlıların BBP’li adaya hiç te sıcak bakmadığı yönündeki paylaşımlarımızı iletti.

Ve beklenen gün geldi; listeler açıklandı. Vatandaşın beklentisi doğrultusunda; (işyerinin önündeki pazarı kaldırması nedeni ile pazarcıların da hoşlanmadığı) mevcut bayan vekil, yeniden listeye yazılmamıştı.

BBP’li aday yoktu. İsmi geçen BBP’li ise taaaa Diyarbakır’dan 7. sıraya konmuştu, tamam iyi güzel.

Mağdur Ahmet Özdemir vardı, hem de 2. sıradan yazılmıştı. Hem de parti içindeki ‘malum kesim’ de –şimdilik- tırpanlanmıştı. Güzel. Ama Muhtar yoktu. “Ne yapalım, nasip böyle imiş” dedi muhtar ve seçmen; “Hayırlısı olsun.”

mustafa-sirin-Liste (beklediği gibi) iyi olmaz ise MHP’ye oy vereceğini dillendiren seçmen “Buna da şükür” demeye başladı. Zaten, MHP’nin ikinci sırasında olması beklenen Ömer Özkan taaa 5’e kaydırılmış, 2. sıraya ise dışarıdan, MHP camiasının ve kimsenin hiç tanımadığı bir bayan getirilmişti.

Bu tasarrufun buradaki MHP’ye emek verenlere haksızlık olduğunu söyleyen Ak Partililer ve Ak Parti içindeki Akkurtlar, yeniden Ak Parti’ye yönelmeye başladı. Zaten, ekonomik olarak ta hükümet tarafından müdahaleler yapılmaya başlanmıştı.

Propaganda kampanyasının başlaması ile soluğu burada alan Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü hemşehrimiz Mahir Ünal başta olmak üzere Ak Parti, işi sıkı tutarak sahada adım atılmadık yer bırakmıyor.

Bakalım ilerleyen günler neler getirecek…

Mustafa Şirin