Ekonomik değeri en yüksek tarımsal ürünlerden biri olan zeytin ve ondan üretilen zeytinyağının üretimi noktasında Türkiye dünyada ilk beş ülke arasında bulunmasına rağmen, sektörde yaşanan kalite, pazarlama ve üretim teknolojileri gibi sorunlar nedeniyle uluslararası piyasada hak ettiği konumda yer almıyor. Zeytincilik sektöründe varlığını göstermek amacıyla birçok çalışmaların yapıldığı Türkiye’de, coğrafi konum ve sahip olduğu iklimin de avantajlarıyla emin adımlarla güçlü bir şekilde ilerliyor. Türkiye’de olduğu gibi Kahramanmaraş’ta da zeytin yetiştiriciliği çok uzun yıllardan bu yana sürüyor. TÜİK verilerine göre Kahramanmaraş’ın 2016 yılı verilerine göre zeytin üretim alanı 93 bin 135 dekar olurken, 3 bin 410 ton üretim gerçekleştiği öğrenildi. Kayıtlı olan yaklaşık 2 milyon 500 bin ağaç tam verim çağında bulunurken, geri kalanı ile genç ağaçlardan oluşuyor. Kahramanmaraş’ın zeytin üretim potansiyelinin geliştirilmesi, zeytinin işlenmesiyle meydana gelen zeytinyağından kaynaklı katma değerin kent ekonomisine kazandırılması ve markalaştırılması noktasında önemli bir adım atıldı. Kahramanmaraş’ın zeytin sektöründe önemli illerden bir tanesi olduğunu göstermek amacıyla yapılan çalışmalar tüm hızıyla devam ederken, Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı (DOĞAKA) ve Kahramanmaraş Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nce Saffron Otel’de düzenlenen buluşma ile çiftçilere alanında uzman kişiler tarafından bilgilendirmeler yapıldı. Düzenlenen buluşmaya Kahramanmaraş Valisi Vahdettin Özkan ve Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç başta olmak üzere çok sayıda çiftçi katıldı.

ZEYTİNDE GELECEĞİN PLANLAMASINI YAPIYORUZ”

Düzenlenen programın açılış konuşmasını Kahramanmaraş Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü İhsan Emiralioğlu yaptı. Kahramanmaraş’ta zeytinciliğin geleceğini planlamak amacıyla önemli bir çalışmaya imza attıklarını dile getiren Emiralioğlu, “Bu yıl DOĞAKA Genel Sekreterliğimizin aracılığı ve Valimizin talimatlarıyla Kahramanmaraş’ta gelişen zeytin ve zeytinyağı sektörünü gündeme taşımak, bu alandaki geldiğimiz noktayı ve bundan sonra yapılacak çalışmaları planlamak amacıyla böyle bir program düzenledik. Tabi Kahramanmaraş’ın zeytin kültürü kadimden gelen çok önemli bir geleneği. Kahramanmaraşlı üreticilerimiz, çiftçilerimiz geçmişten beri zeytin yetiştirmeyi bilmişler ve zeytin yağı tüketimi bu bölgelerde çok önemli bir alışkanlık haline gelmiştir. Bildiğiniz gibi tarihte bereketli hilal diye anılan bölgenin en kuzeyinde kalmaktadır Kahramanmaraş. Bu anlamda çok bereketli toprakları zeytin tarımına, zeytin yetiştiriciliğine elverişli çok önemli iklim koşullarına sahiptir. Bizde Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Kahramanmaraş Valiliği ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı olarak bölgemizdeki zeytin tarımına hep birlikte el birliği içerisinde önem vermek zorundayız. Son 15 yıllık sürece baktığımız zaman geçmişte Kahramanmaraş’ta zeytin kültürü olmasına rağmen bu kültür daha çok öz tüketim amaçlı ve insanların kendi ihtiyaçlarını karşılayacak düzeydeydi. Ancak devletimizin yaptığı yatırımlar, teşvikler ve fidan dağıtımlarının neticesinde bölgemizde çok önemli bir zeytin potansiyeli oluştu. Ve bunun neticesinde verilen teşviklerle birlikte artık bölgemizde zeytin yağı fabrikaları kuruldu, ulusal düzeyde marketlere ve mutfaklara giren Kahramanmaraş firmaları artık raflardaki yerini almaya başladı. Bizde bunu kamuoyuyla paylaşalım, ulusal düzeyde tanıtımımızı yapalım, artık zeytincilikte Kahramanmaraş’ta var diyelim diye böyle bir program düzenledik” dedi.

ZEYTİNYAĞI TÜKETİMİNİ AŞILAMALIYIZ”

Zeytinin en stratejik ürünlerin başında geldiğini dile getiren DOĞAKA Genel Sekreteri Onur Yıldız ise sağlıklı yaşam noktasında zeytin yağı tüketiminin insanlara aşılanması gerektiğini söyledi. Yıldız, “Tarih boyunca birçok efsanenin de kaynağı olan zeytin ve zeytin yağı Nuh Peygamber’den Antik Yunan’a, Mısırlılardan Romalılara kadar tarihin her aşamasında kayda değer en stratejik ürünlerin başını çeken değerli bir ürün olmuştur. Zeytin yetiştiriciliği ilk kez M.Ö. 4 bin yıllarında bu topraklarda başlamış Anadolu’dan dünyaya yayılmış, bizim en önemli ürünümüz haline gelmiştir. Ülkemizde 170 milyon zeytin ağacı bulunmaktadır. Hatay, Kahramanmaraş ve Osmaniye illerine baktığımız zaman ise Hatay ilimiz 15 milyon, Osmaniye ilimiz 4 milyon Kahramanmaraş ilimizde ise yeni dikimlerle birlikte 3 milyona yaklaşan zeytin ağacı varlığından söz edebiliriz. 2017 ihracatımızda zeytin yağı sektörü en yüksek çıkış yapan ilk 10 sektörden bir tanesidir. Rakamlar şunu göstermektedir ki bizler zeytin yağı ihracatımızı 2017 yılında 55 milyon dolardan 175 milyon dolarlara taşıdık. Hedefimiz Türkiye olarak İspanya’dan sonra en fazla zeytinin üretildiği ikinci ülke olmaktır. DOGAKA olarak teşvik ve desteklerimizi güçlendirmek istiyoruz. Gerek eğitim desteklerimizle gerekse de hibe mekanizmalarımızla 500 bin TL’ye kadar destek verebilmekteyiz. Üretimden pazarlamaya, markalaşma ve ihracat yönünde adımlarımızı hep beraber atacağız. Bu bağlamda ülkemizin zeytin ve zeytin yağı üretimini artırmakla beraber maalesef tüketimimiz eş zamanlı olarak artmamaktadır. Sağlıklı yaşam ve güvenli gıda dediğimiz zaman bizler ülke olarak zeytin yağı tüketimini aşılamalı, bu konuda tanıtımlara ağırlık vermeliyiz” şeklinde konuştu.

ÇOK ÖNEMLİ DERECE ZEYTİN FİDESİ DAĞITTIK”

Toplantıda konuşan Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç da, zeytinin bölge halkının vazgeçilmez damak tatlarından biri olduğunu belirtti. Zeytin fidanı dikimi noktasında önemli adımlar attıklarını dile getiren Erkoç, “Zeytin bölge olarak bizim hayatımızın vazgeçilmez bir parçasıdır. Gastronomimizin en önemli zenginliklerinden bir tanesidir. Biz Büyükşehir Belediye olduktan sonra hamdolsun bu konuda çok önemli adımlar attık. Özellikle Kahramanmaraş kırsalına yönelik yaptığımız çalışmalarda zeytin dikimi konusunda hem vatandaşımızı teşvik etmekteyiz hem de çok önemli derecede zeytin fidesi dağıtmaktayız. Bu yıl ki dağıtacağımız zeytin fideleriyle beraber 2018 sonuna kadar 350 bin civarında zeytin fidanı dağıtmış olacağız. 3 milyon civarında bir zeytin ağacı olduğunu söyledi, bunların yaklaşık yüzde 10’unu Büyükşehir olarak biz teşvik etmişiz, yüzde 60’ını karşılıyoruz, yüzde 40’ını da vatandaşımız karşılıyor. Bu ülkemizin geleceği açısından çok önemli ülkemizin dış ticareti açısından çok önemli, geçen yıllarda İspanya’ya gitmiştim, İspanya’da zeytin üretiminin ne kadar önemli olduğunu ve ne kadar önemsediklerini gördüm. Hatta orada çok kısa vadeli dikimlerde yapıldığını gördüm, zeytin fidanlarını diktikten 8 yıl sonra keserek yenisini dikmekteler. Yani yeni bir tür geliştirmişler. Hatta burada da geldiğimizde yetkililere bunu aktarmıştık. İkinci yılda ürüne binmekte, 6 yıl da ürün almaktalar, 6 yıl ürün aldıktan sonra da odun haline getirip yerine yenilerini dikmekteler” ifadelerini kullandı.

TARİHTEN GELEN TANIŞMIŞLIĞIMIZ VAR”

Başta Türkoğlu’nun kırsal alanları olmak üzere birçok alanda zeytin fidanı dikilmesi noktasında önemli projelerinin olduğunu belirten Erkoç, “Üretim için iklim çok önemli sanayide de bu böyle, Kahramanmaraş’ta tekstil üretimi var iplik üretimi, ipliği üretebilmek için bir iklim ortamı ayarlanmakta. Yani klimalarla, mekanik sistemle içerideki nem oranını ve hava miktarını önemli bir yatırım yaparak ayarlama zorundasın. Yani iplik üretebilmek için iplik makinası yatırımı değil o ipliğin üretilebilmesi için oranın atmosferini ayarlayacak tesisata ve makinalara da ihtiyaç var. Ama hamdolsun bizim bölgemiz zeytin üretimi için çok güzel bir iklimi var doğa olarak. İnsanımızda zeytincilik konusunda atadan, dededen gelen bilgi birikimi var. Bunun dikimi, yetiştirilmesi, toplanması gerçekten çok önemli bir iş. Biz bu konuda bunları hep büyüklerimizden öğrendik. Çocuk yaşta zeytinle temaslarımız var, hemen hemen her ailenin üç kök beş kök Kahramanmaraş’ımızda geçmişten bu yana zeytin ağacı olur. Bölgenin bu yönde zeytin fidesiyle tarihten gelen bir tanışmışlığı var. Bunlar bizim için çok önemli bir avantaj. Biz bu konuda hünerlerimizi sunmaktayız. Özellikle Orman Bölge Müdürlüğü’ne bu konuda birçok teklifte bulunduk. En son ki teklifimiz Türkoğlu ilçesinin yamaçları. Şuan orman hazine arazisi olarak gözükmekte ama hiçbir ağaç yok. Hatta Türkoğlu Belediye binasının yamaçları binlerce dönüm alan, buralara zeytin fidanlarının dikilmesiyle ilgili çalışmalar var. Buralara ortak bir proje geliştirebileceğimizi, iş makinalarımızı verebileceğimizi, beraberce bu fideleri dikip oradaki bakımını yapacak vatandaşlarımıza dağıtımının yapılabileceğini söyledik. Özellikle Kahramanmaraş’ın kırsal kesimlerinde zeytin dikilebilecek birçok alanın olduğu gözlemlemekteyiz. Bizde kırsalı gezdiğimizde bunlara çok rastlamaktayız. Özellikle kamuya ait alanlarda bu konuda çok büyük boşluklar olduğunu görmekteyiz. Bizde belediye olarak bu tür çalışmaların her zaman yanında alacağız. Sadece zeytin fidesi değil, ceviz başta olmak üzere elma, çilek fidesi de dağıtmaktayız bölgemizde. Ayrıca belediye olarak sulama projelerine destek veriyoruz. Tarım il müdürümüze de çok teşekkür ederiz, gayretli bir kardeşimiz. Bu konularda da bize danışmanlık yapmakta, birçok ortak proje çıkartmaktayız” şeklinde konuştu.

GIDA ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ OLUŞTURUYORUZ”

Gıda Organize Sanayi Bölgesi oluşturmak için büyük çaba sarf ettiklerini dile getiren Başkan Erkoç, “Bu buluşma gerçekten Kahramanmaraş için çok önemli bir adım. Çünkü hem Kahramanmaraş’ın ekonomisine hem de Türkiye’nin ekonomisine çok büyük maliyetli yatırımlar yapmadan çok önemli katkı sağlayabileceğimiz inancındayım. Vatandaşlarımızda atıl vaziyetteki alanlara zeytin dikmeleri, diğer buğday pamuk gibi endüstriyel bitkilerin dikilemediği alanları değerlendirmeleri açısından da bu çok önemli. Büyükşehir Beledimiz ve Valiliğimizle birlikte bir Gıda Organize Sanayi Bölgesi oluşturmak çabası içerisindeyiz. Evraklarımızı oluşturduk, Valimize sunduk, Tarım ve Sanayi Bakanlıklarına gidecek. Bu sağlandığında gıda yatırımcısına arsa konusunda önemli destek sağlamış olacağız. Türkoğlu bölgesinde ilk olarak bin 500 dönüm alanı ama toplamda 9 bin dönüm alanı kapsamakta. Dondurma, kırmızı biber, zeytin yağı ve özellikle süt sanayi üreticilerine orada uygun maliyetli bir arsa tahsis etme amacıyla yapıyoruz İnşallah” dedi.

ZEYTİNİN REKABET GÜCÜNÜ ARTIRMALIYIZ”

Kahramanmaraş Valisi Vahdettin Özkan da yaptığı konuşmada zeytinin rekabet gücünün artırılmasına önem verilmesi gerektiğini belirterek, “Zeytin gibi çok önemli, çok anlamlı, medeniyetimiz açısından, sağlığımız açısından, ekonomimiz açısından çok anlamlı bir stratejik ürünün ilimizde masaya yatırılmış olmasından büyük bir memnuniyet duyduğumu ifade etmek istiyorum. Gerçekten özellikle hem bitkisel üretimde hem de hayvansal üretimde, kırsal kalkınmada ve tarımın geliştirilmesiyle ilgili son zamanlarda bütün bilinçli çiftçilerimizle beraber kamu kurumlarının da buna müdahil olması bizim açımızdan çok önemli bir çarpan etkisi oluşturmaktadır. Böyle çevre dostu, insanı ve yeşili odağına alan, zeytinin yanı sıra diğer alanlardaki projelerle gündem oluşturması noktasında Büyükşehir Belediye Başkanımızı tebrik ediyoruz. Zeytin medeniyetimiz açısından, tarihimiz açısından çok önemli. Ezeli ve kadim kelamında da ifadesini bulan bir ürünümüz, aynı zamanda da insanlarımızın geleneksel olarak da teveccüh gösterdiği, alışık olduğu bir ürün. İlimiz açısından bu fazlasıyla önemli. Bütün zeytin ve diğer tarımsal ürünlerle ilgili biz bu ürünün üretimi, bu ürünün sağlıklı bir şekilde izlenebilir olması, tüketimi, pazarlanması ve rekabet gücümüzün artırılması amacıyla neler yapmamız lazım bunlara önem vermeliyiz. Herkes bu ürünlerin daha da geliştirilmesi, miktarının, rekabet gücünün ve niteliğinin artırılması noktasında önerilerde bulunuyor” açıklamalarında bulundu.

ÇOK ACI VERİCİ BİR DURUM”

Türkiye’nin zeytinin anavatanı olduğunu ifade eden Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi Başkanı Ümmühan Tibet, Türkiye’de zeytinyağı kullanımının çok düşük olduğunu söyledi. Türkiye’deki zeytin yağı kullanımının büyük çoğunluğunu taklit ve tağşiş ürünlerin oluşturduğunu dile getiren Tibet, “Kahramanmaraş kahramanlığıyla ün salan bir ilimiz. Bundan sonraki süreçte zeytin ve zeytinyağıyla da ün salacağına olan inancım yapılan ilk görüşmelerle pekişti. Bugün burada olmak gerçekten çok onur verici. Ülkemiz zeytinin ana vatanı. Gerçekten bu topraklar bu kadim ağaca yüzyıllardan beri ev sahipliği yapıyor ve ülkemizin hemen hemen her yerinde iki bin, üç bin hatta yaşı tahmin edilemeyen ağaçlarımız var. Son yıllarda bu ağaçlara yeterince önem veremez iken yaklaşık 10-15 yıldan beri yapılan büyük desteklerle dünyada söz sahibi olmak için tekrar atağa geçmiş bulunuyoruz. Bugün ülkemizde 178 milyon zeytin ağacı olduğunu gururla söylüyorum. Bu zeytin ağacı varlığımızla biz İtalya’yı geçtik, İspanya’dan sonra dünya ikincisiyiz. Ve her geçen gün de ağaç varlığını arttırıyoruz. Yüzyıllardır bu topraklarda yaşayan ve dünyanın en sağlıklı yağı olduğu bilimsel olarak tescil edilen bu ürünün kullanımı çok düşük. Bu kullanımın içinde de büyük bir miktarını maalesef taklit ve tağşişli ürünler alıyor. Bu çok acı verici bir durum, halbuki lokman hekimin ye dediği ve dünyanın en sağlıklı gıdası oluğu bu yağı daha sağlıklı olmak için tüketmemiz lazım” ifadelerini kullandı.

Gün boyu devam eden zeytin ve zeytinyağı sektör buluşması, ‘Zeytinyağı Tadım Paneli’ ile son buldu.

(Haber: Ahmet GÜNEÇIKAN)

Editör: Mahmut Beyaz