Son yıllarda bir hayli yükselişe geçen ve her geçen yıl biraz daha artmasından ötürü araç sahiplerinin cebini yakan trafik sigortalarına yeni zam kapıda. Özellikle anlaşmalı tutanağın çıkmasının ardından haksız kazanç elde eden kişiler nedeniyle neredeyse iflasın eşiğine gelen ve bu duruma bir çözüm bulunmasını isteyen sigorta şirketleri yapılacak olan bu zammın kaçınılmaz olduğu görüşünde. Döviz kurundaki artış nedeniyle yedek parça fiyatlarının yükselmesi sonrası 5+5 oranında bir artış yaşayacak olan trafik sigortaları araç sahiplerinin cebini yine yakacak gibi. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Sigorta Acentecisi Ekrem Akkurt, her ocak ayında gelen bu zamma artık halkında alıştığını ve bu duruma bir çözüm bulunması gerektiğini söyledi. Anlaşmalı tutanağın olmasından dolayı bir kontrol merciinin olmadığını ve dolayısıyla bazı kişilerin sigorta şirketleri üzerinden haksız kazanç sağladığını belirtti. Akkurt, “Kişi yıllardan bu yana sigorta yaptırmış, hasar kaydı olmamış yâda herhangi bir kazaya karışmamış ve 250 TL’ye sigorta yapmış. Ama yeni yıla geliyorsun 500 TL fiyat çıkıyor. Bu kişinin günahı ne? Bu vatandaş içinde yazık. Bunun önüne yine eskisi gibi bütün kazalara trafik polisi gelirse tutanağını tutarsa geçilebilir” ifadelerini kullandı.

EN BÜYÜK ETKEN HAKSIZ KAZANÇ”
Akkurt, sözlerinin devamında şu ifadelere yer verdi: “Trafik sigortalarındaki zam döviz kurlarının yükselmesi, yedek parça fiyatlarının yükselmesi sonrası olacak. Haliyle yapılan bu zamlar sigorta şirketlerine belli oranda bir külfet oluyor. Dolayısıyla da bu zamlar sigorta zamlarını da beraberinde getiriyor. Zaten artık halkımız her ocak ayında gelen zamlara alıştı. Bunların dışında diğer bir etken de haksız kazançtır. Geçmiş yıllarda kazalarda trafik polisi gelip kontrol yapıyordu. Ehliyet var mı yok, alkol var mı yok mu bakıyordu. Ama şimdi anlaşmalı tutanak çıktı. Anlaşmalı tutanak çıktığından dolayı da herhangi bir kontrol merci yok. Ehliyetsiz adam kaza yapsa dahi ehliyetli birinin ehliyet bilgileri yazılıyor. Alkollü ise alkol testi yapan yok. Bilgiler yazılıyor ve sigorta şirketleri de bu şekilde ödemeyecekleri paraları ödüyorlar. Öncede 250-300-500 TL’ye sigorta yapılıyordu. Bu haksız kazanç elde edenler 5-10 bin TL para alıyordu. Bir sigorta şirketi olarak düşünün 500 TL para aldınız ve karşılığında 5 bin TL para ödediniz. Bu nereye kadar gider? Sigorta şirketleri kurulurken hazine müsteşarlığına bir sermaye bildirirler. Hazine müsteşarlığı da sigorta şirketlerini saniye saniye takip eder. Eğer o sermayesi düşerse, sermayesi kalmazsa anında yazı yazar ve “Ya sermayeni yükselt yâda iflasını ver” der. Geçmiş yıllarda 5-6 tane sigorta şirketi bu şekilde iflasını verdi ve battı.”

KAZALARDA TRAFİK POLİSİNİN TUTANAK TUTMASI GEREK”
Kazalarda trafik polislerinin tutanak tutması halinde sigorta şirketlerinin olduğundan daha fazla bedel ödemeyeceğini ifade eden Akkurt, “Kişi yıllardan bu yana sigorta yaptırmış, hasar kaydı olmamış yâda herhangi bir kazaya karışmamış ve 250 TL’ye sigorta yapmış. Ama yeni yıla geliyorsun 500 TL fiyat çıkıyor. Bu kişinin günahı ne? Bu vatandaş içinde yazık. Bunun önüne yine eskisi gibi bütün kazalara trafik polisi gelirse tutanağını tutarsa geçilebilir. Bu şeklide de sigorta şirketleri haksız para ödemez ve zarar etmez. Sigorta şirketleri de zarar etmezse fiyatlarda düşer. Biz sigorta şirketleri olarak bu tür olayların olmaması için gerekli yerlere yazılar yazıyoruz. Trafik sigortaları yapılırken burada yüksek bir para alınıyor. Sigorta primi haricinde trafik fonuna, garanti fonuna para alınıyor. Önceden devlet yaralamalı trafik kazası olduğunda tedaviyi ücretsiz kendisi yapıyordu. Hala da kendisi yapıyor ama sigorta poliçelerine SGK primini de ilave ettiler. Biz vatandaşın sigortasını yaparken o SGK primini de alıyoruz ve o ücret direk devlete gidiyor. Zaten alınıyor, hiç olmazsa bir fon daha ekleyin onu da trafik polislerine verin. Yani kazaya gidip rapor tutan polislere o fondan dağıtın veya maaşlar o fondan ödensin. Böylelikle de devlete bir külfeti kalmaz. Bu durumun tek çözümü yine trafik kazalarına polisin gitmesi ve kaza tutanağını tutmasıdır” şeklinde konuştu.

Haber: Emre AKKIŞ

Editör: Mahmut Beyaz