Son dönemde özellikle teknolojinin de gelişmesiyle birlikte önemli bir tehdit haline gelen ve kişisel veriler, devlet verileri yâda gizli bilgilerin saklanması noktasında büyük bir sıkıntı yaşatan siber saldırılar, insanlara büyük tehdit oluşturuyor. Bu kapsamda Siber Füzyon Merkezi (SFM), tarafından hazırlanan Siber Tehdit Durum Raporuna göre, son üç aylık süreci kapsayan üçüncü çeyrek raporuna göre, siber saldırganlar pandemi sürecinde saldırılarını artırdı. Konuyla ilgili konuşan Kahramanmaraşlı Bilişim Uzmanı Feyzullah Gürün, siber denilen durumun telefonlarda, televizyonlarda ve otomobillerde ciddi bir risk faktörü oluşturabildiğini söyledi.

“PANDEMİ DİJİTALLEŞMEYİ ÖNE ALDI”
Gürün, sözlerinin devamında şu ifadelere yer verdi: “Dijitalleşen dünya içerisinde dijital ortamın ulaştığı ve birbirleriyle etkileşim içerisinde bulunduğu tüm ortamlarda siber saldırılar meydana gelecektir. Bu işin doğası gereği mümkündür. Pandemi döneminin dijitalleşmeyi biraz da olsa öne aldı ve dijitalleşme ile ilgili temel adımın atılmasını sağladı. Pandemi döneminde de siber saldırıların arttığına yönelik 2020'nin ikinci dönem raporunda da ayrıntılı olarak ele aldığımız şekilde saldırganlar başta ‘oltalama e-postaları' kullanmak üzere saldırılarına devam etmişler. Saldırılar sadece uç nokta kullanıcılarına değil. Bunlarla birlikte bu saldırganların aşı çalışmaları yapan enstitüler, hastaneler, akademilere de benzer saldırılar yaptıklarını tespit edildi. Bununla ilgili güncel durumu da üçüncü çeyrek raporlarda var.

SALDIRGANLARDAKİ YENİ DAVRANIŞLAR…
Rapor içerisinde pandemi döneminde saldırganlardaki yeni davranış, yeni trendler, özellikle saldırıların nerelerde arttığı ve evdeki beşikten otomobillere, televizyon, buzdolabı ve diğer bütün sistemlerde yer alan nesnelerin interneti olarak gördüğümüz İnternet of Things (IoT) sistemlerine yönelik yapılan saldırılar sonucunda nelerin olabileceğine yönelik vakalara da tehdit raporunda yer verilmiş.

OLTALAMA E-POSTALARI
Farkındalık kelimesi bir siber ortam içerisinde çok ciddi bir kelime, bunu biz normalde kullanıcılar için kullanmaktayız. Kullanıcılar ‘oltalama e-postalarına tıklamasınlar, ne olduğunu bilmedikleri dokümanları açmasınlar, dosyaları açmasınlar' diye bunu hep kullanıcı olarak söylemekteyiz. ‘Farkındalık' dendiğinde biraz daha kullanıcılar hedefleniyor gibi bir algı oluşmakta. Siber durumsal farkındalıkta ise bizim burada ki hedeflediğimiz; özellikle sistemleri yöneten, sistemlerin güvenliğini alan, sistemlerin hâkimiyetini sağlayan birimler, kişiler. Durumsal farkındalıktaki amaç ise yönetilen sistemlerin veya güvenlikleri alınan sistemlerin ne durumda olduğunun anlık olarak bilinebilmesi, yönetilen sistemler içerisindeki hareketlerin görülebilmesi, görülen hareketler üzerinde otomatik veya manuel olarak aksiyonların alınabilmesi, bu tarz siber olayların hem önceden tespit edilmesi hem anında tespit edildikten sonra bunların ortadan kaldırılması için neler yapılabileceğiyle ilgili konuları ön tarafa çıkarmaya çalıştık.

“HER YERDEN İZLEYEBİLİRLER
Bilgisayar, telefon veya hatta akıllı televizyonunuzdan dahi birileri sizi izleyebilir ve güvenlik açığınızdan yararlanarak size bir tehdit oluşturabilir. Bunu da birileri wi-fi ve Bluetooth ağları ile yapabiliyor. Bunlar bir iletişim aygıtlarıdır. Bu programlar mevcut üreticinin 2005’te yazdığı bir programla çalışıyor. Günümüzde 2017’de güvenlik olarak bazı zafiyetleri meydana gelmiştir. İşte bu zafiyetleri de hackerler kullanıyorlar. Bu yazılım açıklarından cihazlara erişip komut yöntemiyle istedikleri her şeyi yaptırabiliyorlar.

“KOLAYLIĞIN YANINDA RİSKTE VAR”
Günümüzde araçlarda sürüş kontrol sistemleri var. Yine araçlarda OBD diye bir sistem vardır. OBD’de de bir tür Bluetooth sistemidir. Bunu ara bir cihazla da hackerler kırabilir. Giden aracı durdurabilir. Biliyorsunuz kiralık araçların çalınma riskine karşı durdurabiliyorlar. Bu legal olan sistemidir. Bunun bir de illegal olarak yapıldığını düşündüğünüz zaman farklı sonuçlara yol açabilir. Bu elektronikli araçların getirmiş olduğu bir handikaptır. Birçok kolaylığı vardır ama aynı zamanda birçok ta riskleri var.  

HACKERLIK YAŞI 12’YE İNDİ
Bu da son zamanlarda günümüze çok büyük bir tehdit oluşturuyor. Bu çocuklar bu işlere meraklanıyorlar ve kimi iyi yöne kimi de kötü yöne doğru gidiyor. Bu da günümüzde büyük bir tehlikeye yol açabiliyor.

“ACELE ETMEYİN!”
Teknolojide hiçbir şey için acele edilmemesi gerekiyor. Herhangi bir uygulamanın güncellemesi çıkabilir. Ama bunu hemen güncellemeyelim. Çünkü firmalar bu güncellemeleri denemek için yapıyor. Bu yüzden içinde güvenlik açığı yâda virüs gibi olumsuz durumlar çıkabiliyor. Yani firmaların güncellemelerini hemen yükleyip, yine bu firmaların deneme tahtası olmayın. Bizim bu konularda çok ama çok dikkatli olmamız gerekiyor. Özellikle çocuklarımızı sürekli kontrol etmemiz gerekiyor. Çocuklarımızı kötü ortamlardan etkilenip hackerlığa sarabiliyor. Bu da tabi ileri de büyük bir felakete yol açabiliyor.

“ÇAĞIMIZIN EN BÜYÜK TEHDİDİ SİBER SALDIRILARDIR”
En küçük bir aksaklık veya olumsuz bir durumda bilişim uzmanına danışılması gerekiyor. Ayrıca insanlarımız internet ortamında, bilgisayarında yada cep telefonlarında önemli bilgilerini kesinlikle saklamasınlar. Yine mail adreslerinin şifrelerini güçlü tutusunlar.  Bluetoothta ki paylaşımlarını daha sağlıklı yapsınlar. Çünkü hepimizin bildiği gibi wi-fi şifrelerini artık rahatlıkla kırabiliyorlar. Bu şifreleri bu nedenle olabildiğince güçlü tutmaya çalışalım. Çağımızın en büyük tehdidi siber saldırılardır. Artık neredeyse savaşlarda bu şekilde gerçekleşecek. Çünkü insanlar havada giden füzeyi bile tek tuşla durdurabiliyor ve dolayısıyla kontrol edebiliyor.

Haber: Emre AKKIŞ

Editör: Mahmut Beyaz