Türkiye 24 Haziran seçimlerine kilitlenirken, vatandaş ramazan bayramı için çarşının yolunu tutmaya başladı. Bütçesine göre herkes alışverişini yaparken, esnaf ise hareketlilikten dolayı memnun olduğunu bildirdi. Kapalı çarşıda ramazan ayı ile başlayan tatlı telaş devam ediyor. Alışveriş yapmak için kapalı çarşıya gelen vatandaşlar, kendi bütçelerine göre alış veriş yapıyor. Ramazan ayı olmasına rağmen kalabalığın azalmadığını dile getiren esnaflar, ramazanın bereketinden faydalandıklarını dile getirdiler.

RAMAZAN OLMASINA RAĞMEN RAHAT BİR ŞEKİLDE ÇALIŞIYORUZ

Kahramanmaraş esnaflarından Hulusi Görgel, “Ramazan 11 ayın sultanıdır. Rabbim Halil İbrahim bereketi versin. Gayet güzel bereketle, sıhhatle, huzurla ramazanımız geçiyor. Allah tuttuğumuz orucu kabul eylesin. Ramazan olmasına rağmen gayet güzel bir şekilde çalışıyoruz. Eski ramazanların hiçbiri şuan yok. Şimdiki ramazanlar tamamen değişik şekilde. Eski ramazanlarda saygı, sevgi, muhabbet vardı ama şimdi saygı, sevgi ve hürmet diye bir şey kalmadı. Eski Müslümanlar, eski insanlar ramazan orucunu aşikar olarak yemezdi gizli olarak yerdi. Şimdi şuan için gizliyi bırak, saklanmayı bırak, göz göre sanki bir iş yapılıyor gibi yiyor. Dinimizin emridir. ibadette gizli, kabahatte gizlidir. Ne yapacaksan yap yapacağın şeyi gizli yapacaksın, saklı yapacaksın. Allah bize bir ekmek veriyor, sıhhat veriyor. Bilmiyoruz Allah bize hangi evliyanın hangi enbiyanın hangi şehit’ in hangi bir kâinattaki yarattığı canlı varlığın hürmetine bizlere bir ekmek veriyor. Yoksa şuan ekmek yiyecek bir şeyimiz kalmadı” dedi.

“GEÇMİŞTEKİ BABAMIZIN, DEDEMİZİN, ECDADIMIZIN YAŞADIKLARI GÜNLERİ YAŞAYAMAZ OLDUK”

Görgel şöyle devam etti, “Allah’ın izniyle ramazan bayramını iştirak edeceğiz inşallah. Bayram geliyor ve tabiki bir sevinç olacak. Bayramın farklı bir özelliği var, manevi bir havası var. Ama insan eski bayramları özlüyor. Eski bayramlar yaklaştığı zaman bir telaş kaplardı her yeri. Kahramanmaraş’ın örf ve adetlerine uygun olaraktan her evde bir hoşaf pişerdi. Her evde çörekler yapılırdı tereyağıyla, zeytin yağıyla. Anneleri geçlerin, çocuklarının ellerine kına yakardı. bunların hiçbiri kalmadı. Biz geçmişimizi unutuyoruz ve bu yüzden geleceğimizi parlak göremiyoruz bu yüzden. Geçmişteki babamızın, dedemizin, ecdadımızın yaşadıkları günleri hiçbir tanesini yaşayamaz olduk. Geleceğimize umutlu bakacak nesil gelmiyor maalesef. Hep teknoloji deniliyor. Tabiki teknolojiye ayak uyduracaksın. Maalesef ayak uydurulan şeyler insanı bataklığa götürüyor. Bayramlarda sılairahim yapılırdı. Büyüklerin elleri öpülür, mezarlıklar ziyaret edilirdi. Şimdilerde bayram tebrikle kutlanır oldu. Şimdilerde babalar evlatlarını dayılar yeğenlerini arıyor. Bu yüzden hayır bereket olmuyor.”

“ZAMAN ÇOK ÇABUK GEÇİYOR”

Esnaf Mislina Çiçek ise “Ramazan’ın gelmesiyle birlikte satışlarımızda durgunluk yaşamadık. Şuan satışlarımız iyi gidiyor. Ramazan mübarek bir ay ve bu ayın bereketini görmeye, yaşamaya devam ediyoruz. Bayram yaklaşıyor ve satışlarımız daha da yoğunlaşacak. Her hangi bir sıkıntı yaşamıyoruz. Ramazan da çalışmak hiç zor olmuyor. Aksine burada zaman çok çabuk geçiyor. Bayram telaşını görmek, hissetmek insana mutluluk, huzur veriyor. Bayramda insanlar sevdikleriyle beraber olacak, uzaktakiler yakın olacak ve bayramın bütün güzelliklerini inşallah hep birlikte yaşayacağız” ifadesini kullandı.

“RAMAZAN DEYİNCE İNSANIN AKLINA SEVGİ, SAYGI, HOŞGÖRÜ GELİYOR”

Yeliz Kibarkaya, “Ramazan mutluluk, huzur, sıhhat, benim için bir sevinç demektir. Ramazan olduğu için vaktin geçmediğini söyleyen var ben bu konuda katılmıyorum. Çalışmak çok zor aslında Allah sabrımızı veriyor. Biz bir problem yaşamıyoruz. iyi gidiyor. Allah inşallah tekrarında nasip eder gösterir cümlemize. Bizler için hayırlısının en güzeli bir bayram olur. Temennimiz o. Ramazan deyince insanın aklına Sevgi saygı, hoşgörü geliyor fakat bizler artık bu sevgiyi, hoşgörüyü, saygıyı göremiyoruz. Artık akraba bile akrabaya gitmiyor. Bu çok üzücü bir durum. Toplumda bile doğru düzgün sohbet ortamı yok. Telefonlara çok bağlıyız ve sohbetin yerini atık telefonlar aldı ne yazık ki” şeklinde konuştu.

“ÇALIŞMAK ÇOK OLUYOR FAKAT NEFSİMİZE SAHİP ÇIKIYORUZ”

Hem okuyup hem çalıştığını söyleyen 16 yaşındaki Samet Nalbant ise, “Hem okuyorum hem de çalışıyorum. Ramazan çok iyi geçiyor. Sıkıntı yaşayacağımı sanıyordum fakat hiç sıkıntı yaşamadım. Havalarda çok ısınmadığı için hiç problem yaşamıyoruz. Ramazan kolay geçiyor. Ramazan birlik ve beraberlik demektir. Ramazanla birlikte birlik be beraberliğin sağlandığını da görüyoruz. İnsanlar günlük yaşamında bir araya gelmezken ramazan gelmesiyle binlerce kişi aynı yerde aynı mekanda toplu şekilde iftarlarını açıyor. Bunları görmek bunları yaşamak çok güzel şeyler. Şuan ki çalıştığı iş tatlıca tabiki bu şekilde çalışmak çok zor oluyor fakat nefsimize sahip çıkıyoruz. Bazen çok sıcak oluyor fakat dayanmak zorundasın. Bayram yaklaşıyor ve bayram inşallah küslerin barıştığı insanların birlik beraberlik içerinde geçirildiği bir gün olur” ifadesini kullandı.

“RAMAZAN LOKANTA SEKTÖRÜNDE DAHA KOLAY GEÇİYOR”

Esnaf Ahmet Alıç “Lokantada çalıştığımız için dışardan bakan insan bizler için çok zor geçiyor olarak görüyor. Ama aslında öyle değil. Bizim için ramazan lokanta sektöründe daha kolay geçiyor. Çünkü biz o yemek kokusun alışkın olduğumuzdan dolayı hiç hissetmiyoruz. Ona bir ihtiyaç duymuyoruz. Bundan dolayı ramazan bizim açımızdan rahat geçiyor. Yıllardır bu işlin içinde olduğumuz için yemeklerin hangisine ne kadar malzeme konulur olduğunu tahmin ettiğimiz için herhangi bir sıkıntı olmuyor. Bunun yanında sürekli yapmadığımız yemeklerde oluyor ve müşterilerimizin memnuniyeti için niyetli olmayan arkadaşlara baktırarak hizmet sunmaya devam ediyoruz” şeklinde konuştu.

“BAYRAMDA BÜYÜKLERİMİZİ YALNIZ BIRAKMAYARAK BİZLER İÇİN NE KADAR DEĞERLİ, KIYMETLİ OLDUKLARINI ONLARA HİSSETTİRELİM”

Alıç şöyle devam etti, “Eskiden oruç tutan insanlarımız daha çoktu. Eskiye oranla şimdilerde oruç tutmayanlar daha fazla. Ramazanda komşuluk ziyaretleri, akraba ziyaretleri kırsal kesimde daha fazla. Şehir merkezinde bu tür manevi ortamlar fazla yaşanmıyor. İnsanlar hep bir koşturmanın içerinde. Bayram yaklaşıyor ve bu bayramda birlik beraberlik içerinde ve manevi ortam içerinde bayramın geçmesini temenni ediyorum. Bayramda bizlerin yoğunluğu biraz daha artıyor. Bayramda kesinlikle ve kesinlikle büyüklerimizi unutmayalım. Mutlaka onlar çocuklarının, akrabalarının yollarını gözleyecekler ve onları bayramda yalnız bırakmayarak yalnız olmadıklarını ve büyüklerimizin bizler için ne kadar değerli, kıymetli olduklarını onlara hissettirelim.

Haber: Fazilet Çomruk

Editör: Mahmut Beyaz