Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, ramazan ayının ilk cuma hutbesinde koronavirüs salgınına değinmişti. Erbaş’ın hutbede, “İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lûtîliği, Eşcinselliği lanetliyor. Nedir bunun hikmeti. Hastalıkları beraberinde getirmesi ve nesli çürütmesidir, bunun hikmeti. Yılda yüzbinlerce insan gayri meşru ve nikahsız hayatın islamî literatürdeki ismi zina olan bu büyük haramın sebep olduğu Hiv virüsüne maruz kalıyor” ifadeleriyle zina ve eşcinselliği lanetleyen cuma hutbesine bazı kesimlerce suç duyurusunda bulunuldu. Suç duyurusunun ardından tüm Türkiye’de olduğu gibi Kahramanmaraş’ta da Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’a destek yağıyor. Milli Beka Harekatı İl Başkanı Avukat Sami Şen, Erbaş’a yapılan suç duyurusunu ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu kınayarak, Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.

“İSLAMİYET SAHİPSİZ DEĞİLDİR, PROF. DR. ALİ ERBAŞ YALNIZ DEĞİLDİR”

Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı önünde basın açıklaması yapan Milli Beka Harekatı Kahramanmaraş İl Başkanı Avukat Sami Şen, şu ifadeleri kullandı;

“Diyanet İşleri Başkanı Pr. Dr. Ali Erbaş tarafından 24 Nisan 2020 tarihinde Cuma hutbesinde okuduğu vaaz esnasında islamiyetin eşcinselliği yasakladığını söylemesi nedeniyle hakkında basın açıklaması yaparak suç duyurusunda bulunan sapkın cinsel ilişkileri destekleyen İzmir ve Ankara Barosu yönetim kurulu üyelerini şiddetle kınıyoruz. Prof. Dr. Ali Erbaş İslamın emrini, kutsal kitabımız Kur-an’ı kerimin ayetlerini anlatmış, tebliğ etmiştir. Bu durum TCK anlamında bir suç teşkil etmemektedir. Ancak şer ve nifak odakları yine rahat durmayarak bu duruma dahi saldırmışlardır. Kesinlikle şu unutulmamalıdır ki İslamiyet sahipsiz değildir. Pr. Dr. Ali Erbaş yalnız değildir.

“GÖRSEL MESAJLARLA BİLİNÇALTINA İNANÇ AYRILIĞI OLUŞTURMAK”

Yine 23 Nisan 2020 tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve basın sorumlusu çalışanları tarafından geleceğimizin teminatı çocuklarımıza ve ailelerine inanç, görüş, din, ırk ayrımı içerikli, inanç nedeniyle kin ve düşmanlığa tahrik ve bir dinin en temel unsurunu aşağılama içerikli ve amaçlı broşür dağıtılmıştır. Burada amaç daha yaşama yeni adım atmış çocuklarımızın gerek açıktan gerekse görsel mesajlarla bilinçaltına inanç ayrılığı oluşturmak, islamiyeti aşağılamak, Aleviliği islamiyetten ayrı bir din olarak göstermek üzere halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek, dini (islami) değerleri aşağılamaktır.

“SORUMLULARI ŞİDDETLE KINIYORUZ”

Yüzyıllar boyunca Anadolu toprakları üzerinde hiçbir din, ırk, mezhep, siyasi görüş ve inanç ayrımı yapılmaksızın insanlar barış ve huzur içerisinde yaşamışlardır. Bu barış ve huzur ortamını bozmak için ise aynı şekilde nifak odakları nifak tohumları ekmek için çalışmışlardır. Günümüzde de baktığımızda bu durumun, inanç özgürlüğünün, demokrasinin, barış ve huzurun devam ettiği, ancak bazı odaklar tarafından bu ortamın bozulması için var güçleriyle çalıştıklarını görmekteyiz.

Dağıtılan broşürde özellikle ve kasten islamiyetin en temen değeri olan Allah lafzının Arapça olarak yahudinin taburesinin altına giydirilerek İslamiyet ve Müslümanlar aşağılanmıştır. Buradaki asıl amaç “sizin inandığınız en kutsal değeriniz bizim altımızdadır” mesajı vermektir. Bu yönlü olarak en kutsal değerimizin olan dini değerimizin aşağılanması, böyle bir cesaretin ortaya konulması kabul edilemez. Bunu yapan Ekrem İmamoğlu ve diğer sorumlular hakkında Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmuştur. Bu nedenle Ekrem İmamoğlu ve diğer sorumluları şiddetle kınıyoruz.”

(Haber: Ahmet Güneçıkan)

Editör: Mahmut Beyaz