İçerik ve yapım tekniği bakımında Türkiye’nin farklı yörelerinde üretilip tüketilen çörek,  Kahramanmaraş’a özgü gıdaların başında geliyor. Kahramanmaraş’ta Osmanlı döneminden beri üretilen geleneksel Maraş Çöreği, daha önceleri sadece hane halkının tüketimi için bireysel olarak hazırlanırken, şimdilerde ise daha büyük fırın ve pastanelerde satılıyor. Kahramanmaraş’ta son 30 yıldan bu yana ticari olarak işletmelerde üretilip kent halkının tüketimine sunulan Maraş Çöreği, taş fırında pişmesinin yanı sıra yivli gürgen merdane ile hamur bezelerinin açılarak yapılmasıyla yöresel bir lezzet halini alıyor. Özel karışımla hamur haline getirilen ve daha sonra taş fırınlarda pişirilen Maraş çöreği, tok tutma ve hazmı kolaylaştırmasıyla dikkat çekiyor. Çörek, taleplerin artmasıyla yumuşak, tuzlu, şekerli, cevizli, tereyağlı, çikolatalı, üzümlü ve pekmezli çeşitlerde üretilerek müşterilerin beğenisine sunuluyor. Kahramanmaraş’ın tescilli değeri Maraş Çöreği, geçmişte Ramazan ayı boyunca iftar sofralarının vazgeçilmezi oluyordu fakat bu yıl ise dünyadaki bütün sistemleri alt üst eden yeni tip koronavirüsten nasibini aldı. Ramazan ayının sonunda kutlanan bayramın bile çörek bayramı olarak bilindiği Kahramanmaraş’ta çörek ustaları bugünlerin bir an önce geçmesi için dua ediyor.

“RAMAZAN AYI ÇÖREK AYI OLARAK BİLİNİRDİ”

Tatsam Çörek’ten Yılmaz Akçöp’den, geçmişte Ramazan ayının Kahramanmaraş’ta çörek ayı olarak bilindiğini fakat virüs sebebiyle eski yoğunluğun olmadığını söyledi. Koronavirüs sebebiye insanların heyecanının bittiğini anlatan Akçöp, “1982 yılından bu yana Kahramanmaraş’ımızın Tarihi Kapalı Çarşısı’nda bulunan Tatsam Çörek ile halkımızın çörek ve benzeri ihtiyaçlarını çocuklarımla birlikte karşılıyoruz. Günlük olarak çörekler yapıyoruz. Bilindiği üzere önümüzdeki Ramazan Bayramı bizim Kahramanmaraş’ta çörek bayramı olarak bilinirdi ya da şeker bayramı. Bu nedenle de Ramazan ayında çok fazla çörek tüketilirdi. İftardan sonra vatandaşlarımız çayla ve tarhanayla birlikte çörek tüketirdi. Geçmişte bugünlerde insanlarda biraz daha heyecan olurdu” açıklamalarında bulundu.

“KORONAVİRÜS SEBEBİYLE HEYECAN KALMADI”

Koronavirüs sebebiyle eski heyecanın olmadığını belirten Akçöp, “Ramazan ayına hazırlanırdı insanlarımız ama artık o heyecan yok. Bu yıl da koronavirüs sebebiyle hiç heyecan yok. Geçen yılı örnek vererek konuşalım, biz kafamızı kaldıramazdık, siparişler alırdık, insanlar burada sıraya girerdi. Ama virüs sebebiyle 2-3 tane iş yeri anca açık, gelen yok giden yok. Vatandaşlar hep evlerinde. Bu süreçte Allah herkese yardım etsin, kolay bir şey değil. Önceden insanlara yetiştirelim diye sabahlardık ama şimdi çörek bittikçe yapıyoruz. Stok yapma, doldurma gibi bir olay yok. Eskiden bir ay önceden başlardı hazırlıklar, herkes örneğin evde hamurunu yapar bize getirirdi. Şimdi ise günlük olarak üretiyoruz, herkes durumuna göre 2-3 kilogram taze taze günlük olarak alıyor. Dışarıda akrabası olanlar onlara göndermek için alıyor” dedi.

“RAMAZANA SAYILI GÜNLER KALDI AMA HAZIRLIK YAPMADIK”

Ramazan’ın ilk 10 günlük süresinde de bekledikleri satışı yapamadıklarının altını çizen Akçöp, “Şuan için Ramazan ayının 10 gününü tamamladık ama hiçbir hareketlilik yok. Hiçbir hazırlık da yapmıyoruz çünkü geleceği bilmiyoruz. Yapmak önemli değil biz her zaman yaparız ama satmak önemli. Günlük olarak müşterilerim ben onlara nasıl bayat çörek vereyim. Bütün bunlar iş kaybı olur. Cebimi düşünecek olsam ne olursa olsun yapayım stokta dursun derim. Günlük olarak artık üretim yapıyoruz. Mesela bayatlamayan, bekleme süresi fazla olan çöreklerimiz var, onları yapıyoruz. Koronavirüs bütün dünyayı olduğu gibi esnafları da vurdu. Bu salgınla insanların sistemleri bozuldu. Aslına bakarsanız dünyanın sistemi bozuldu. Çarşının durumu aynı, küçük esnaf aynı. Herkes zor durumda, esnaf iki gün geliyor, üç gün gelmiyor. Durumları iyi olsa hiç önemli değil, bir ay evde dursam ne olur derdi ama öyle değil herkesin ihtiyacı var” ifadelerini kullandı.

KAHRAMANMARAŞ’TAN BAŞKA YERDE BU ÇÖREK BULUNMAZ”

Ensar Unlu Mamulleri’nde çalışan çörek ustası Ahmet Gürdal ise Maraş Çöreği’nin uzun bir geçmişe dayalı olduğunu belirterek, koronavirüsten yakındı. Gürdal, “Maraş çöreği geçmişi çok uzun yıllara dayanan, Kahramanmaraş’a has olan bir çörek. Kahramanmaraş’ın dışında başka hiçbir yerde çıkmaz böyle çörek. Yumuşak çörek mayalıdır, tabi sert çöreklerimiz de var mayasız olur onlarda. Sert çörekler tabi ki daha dayanıklıdır. Bayramda çok az yumuşak çörek daha fazla tercih edilir ama ikisi de yarı yarıyadır. Çok da büyük bir fark yok, çöreklerimiz çok sağlıklıdır. Çok uzun bir geçmişe dayandığına göre, ve eski insanların da daha uzun yaşadığını düşünürsek demek ki onlara sağlıklı gelmiş, bize de sağlıklı. Geleneği devam ettiriyoruz ama vatandaşların ilgisi virüs sebebiyle pek de iyi değil. Umut ediyoruz ki bu virüs salgınından bir an önce kurtuluruz. Yoksa sadece biz de değil bütün esnaf perişan olacak. İnsanları evlerinden dışarı çıkamaz hale getirdi maalesefki virüs. O yüzden eskiden olduğu gibi çörekte stok yapmıyoruz, gelen müşterilerimiz en taze şekliyle alıyorlar. Bu yıl kısmetimiz de bu varmış, haktan hayırlısını diliyorum” dedi.

(Haber: Ahmet Güneçıkan)

Editör: Mahmut Beyaz