Başta sosyal medya olmak üzere çeşitli platformlarda açtıkları sayfalarla yardıma ihtiyacı olan insanlara el uzatan gönüllülerin bir araya gelerek oluşturdukları, ‘Bir Tebessüme Değer’ sosyal medya topluluğu bu kez de Sakaryalı yardımsever Aybüke Erdoğmuş ile birlikte Kahramanmaraş'ın Onikişubat İlçesinin uzak mahalleleri arasında yer alan Kalekaya Mahallesinde çocuklara çeşitli yardımlarda bulundu. Topluluk ilk ve ortaokul öğrencilerine başta mont ve bot olmak üzere çeşitli hediyeler verirken, çocukların eğlenceli bir gün geçirmelerine de aracı oldular. Çocuklar ile keyifli saatler geçiren Erdoğmuş, programın ardından Kahramanmaraş'a ilk kez geldiğini ve insanlarını çok sevdiğini belirtti.

"MEKTUP YAZARAK BAŞLADIM"
 

Uzun süredir bireysel olarak gönüllü bir şekilde yardım faaliyetlerinin içerisinde bulunduğunu dile getiren Erdoğmuş, sözlerine şu şekilde devam etti. “Sakarya Üniversitesi Sosyoloji bölümü mezunuyum. Yaklaşık 5 yıldır bireysel gönüllü faaliyetler yapıyorum. Mektupla başladım çünkü mektup ile büyüdüm. Bir gün hiç tanımadığım bir çocuğa mektup yazmak istedim. Rastgele bir köy buldum. Mektup yazdım yolladım ve sonrasında zamanla tüm okula yazmaya başladım. Hocalar sıkılırsın dediler ama çocuklar ile 4 yıldır mektuplaşıyoruz. Onlar bana kargoluyor bende onlara ay şekilde gönderiyorum. Artık böyle 4 yıl olduğu için onların her şeylerini biliyordum. İçimden bir ses git Aybüke dedi. Tavuklarını biliyordum, anılarını biliyordum, anılarını biliyordum. Bir gün cesaretimi topladım ve yola çıktım. Harçlıklarımdan biriktirdim. Mesela beğendiğim kazağı almadım veya dışarıda yemek yemedim ve yol masraflarını karşıladım. Eli boş gitmek istemiyordum. Çocukların ihtiyaçlarını karşılamak istedim”

"GÖLÜ HEP BERABER OKYANUSA ÇEVİRDİK"

Erdoğmuş yardımlaşma faaliyetlerine ilk olarak tek başına başladığını ve sonrasında ufak ufak büyüyerek çok fazla destekleyenlerin olduğunu ifade etti. Erdoğmuş, “Önce tabi ki kendi imkanlarım ile bir şeyler yapmaya başladım. Sonrasında damlaya damlaya göl olduk. Aslında tek başıma değilim. Çok güzel destekleyenlerimiz var. Öğretmenlerim, arkadaşlarım ve ailem her zaman destek oldu. Önce damlaya damlaya göl olduk, sonra o gölü okyanus yaptık ve ihtiyaçları alıp yola çıktım. Böylece birçok köye gittim. Türkiye'nin doğusunda batısında her yere gidip çocuklar ile vakit geçiriyorum. Hediyeleri kendim dağıtıyorum çünkü o kalem bir gün kırılabilir veya mont eskiyebilir ama elimle götürdüğüm zaman aynı zamanda öğrendiğim değerleri onlara yansıtmaya çalışıyorum. Sevmek, sarılmak ve gülümsemek. Ben bu kelimeler ile büyüdüm. Bende bu kelimelerin anlamı çok büyüktür. Daha önce bileklik yaptım üzerinde sev, sarıl ve gülümse yazıyor. Bu bileklikleri arkadaşlarımın yardımı ile yaptım. Doğum günümde bir bildiri yayınladım. Dedim ki hiç kimse doğum günüm de hediye almasın, bu bilekliklerden satın alalım ve bir bilim sınıfı açalım dedim” dedi.

"SARILMAK, SEVMEK VE GÜLÜMSEMEK"

gerçekleştirdiği faaliyetler esnasında çok güzel anılar biriktirdiğini söyleyen Erdoğmuş, “Arkadaşlarım ve Sosyal medyada ki takipçilerimin desteği ile bileklikler satıldı ve Mardin'de bir bilim sınıfı inşa ettik. Aynı zamanda Fatsa'da da bir bilim sınıfımız oldu. Çok güzel anılar biriktirdim. Çok güzel dönüşler alıyorum çocuklardan. Ben Suriyeli ve Afrikalı çocuklar ile de ilgileniyorum. Çocuk her yerde çocuktur. Benim için dilin, dinin ve rengin hiç bir önemi yok. Balat'ta bir aşevinde gönüllü ablalık yapıyorum. Beraber kitaplar okuyup, oyunlar oynuyoruz. Birlikte öğreniyoruz ve bir masanın etrafına hep birlikte oturabiliyoruz. Asıl güzel şey ise budur. Bir çocuk geldi ve bana "Aybüke abla Suriyeliyim diye bana senden başaka kimse sarılmıyor dedi." o gün çok utandım. Kendimden utandım, insanlığımdan utandım. Sarılmayı çok seviyor ve sarılmanın enerjisine inanıyorum. O gün çok etkilenmiştim. Bir gün Kars'a gittim. Köyün birinde oyuncak dağıtırken çok yoruldum. Dinlenirken bir kaç tane çocuk darbuka çalıyordu. Oturdum, tanıştık ve sohbet ettik. İsimlerini öğrendikten sonra ilerde ne olmak istiyorsunuz diye sordum. Kimi polis olacağım dedi, kimi avukat olacağım” ifadelerini kullandı.

"BİR ÇOCUK, BEN OKUMAYACAĞIM DEDİ"

Sözlerine güzel bir anısını anlatarak devam eden Erdoğmuş, “Aralarından bir çocuk ise ben okumayacağım dedi. Neden diye sorduğum da ise bana, okuyup da ne yapacağım dedi. O gün elimden bir şey gelmedi ve telefon numaramı bıraktım. Bana bir şeye ihtiyacınız olursa mutlaka arayın dedim. Ama o gün o çocuğa çok sıkı sarıldım, ona ayrı bir sevgim oluştu. Bu olaydan yaklaşık 15 gün sonra ben evdeyken beni aradı, seni kandırdım söz veriyorum okuyup büyük adam olacağım senin karşına öyle çıkacağım dedi. O gün kendime, iyi ki Kars'a gitmişim dedim. İyi ki 26 saat otobüs ile gitmişim. Dediğim gibi çocuk her yerde çocuk, hayallerine ortak olabilmek çok güzel, benim de hayallerime ortak olunduğu gibi. Benim en büyük hayalim Afrika'ya gitmekti. Yıllarca bunun için çok çalıştım. Yeri geldi derneklere, yeri geldi vakıflara gittim. Bunlardan olumlu dönüş alamayınca bir abla ile tanıştım. Ve ona hayalimi anlattım. O gün bana bayram sensin, söz veriyorum seni Afrika'ya göndereceğim dedi. Sonrasında ben Afrika'ya gittim ve bir yetimhanede çalıştım gönüllü olarak. Gana'da başkente 2 saat uzaklıkta su ve elektriğin dahi olmadığı bir yetimhanede gönüllülük yaptım. Yemeklerini yapıp, çamaşırlarını yıkadım. Bunu hiç bir sivil toplum örgütüne bağlı olmadan tamamen bireysel yaptım. Afrika bana şükretmeyi öğretti. Hayata hep şükrederek baktım. Afrika'dan geldiğimden beri her sabah yüzümü yıkadığımda suya şükrediyorum. Orada çocuklar 3 öğün aynı çorbayı içiyorlar ve tanrıya şükrediyorlar. Oralar ve oradaki çocuklar çok farklı, güzel olan tarafı ise çok mutlular. Dün Batman'da bugün Maraş'ta dokunabildiğim her çocuğa dokunmaya çalışıyorum” diye konuştu.

"ETKİNLİKTEN ÖNCE 1 AY ÇALIŞIYORUM"

“Yol masraflarım ve kalacak yerim karşılandığı zaman çok güzel etkinliklere imza atabiliyorum. Çocukların hem fiziksel hem de sosyal gelişimi konusunda oyunlar öğrenip veya yazıp bunları uyguluyorum. Yaptığım etkinlik ile ne olacak çocuğa bir şeyler kazandırabilecek miyim diye bakıyorum. Mesela çocuklar ile bu tanışmaya oyununu oynarsam ne kazanacağım diye gitmeden aylarca bunun çalışmasını yapıyorum. Finans kısmına gelirsek, uzun zamandır para biriktiriyorum. Birçok şeyden taviz vererek birikim yapıyorum. Ben bunları yaparken ailemde destek veriyor. Daha önceki bir kaç programda da sponsor buldum mesela, uçak biletimi veya kalacak yeri karşıladılar. Ama genelde gittiğim köylerde çocukların evinde kalmayı tercih ediyorum. Bu durum beni diğer seçeneklerden daha çok mutlu ediyor. Türkiye'nin her yerinde destek olan veya sponsorluk yapan insanlar var. Maraş'a gelmek çok istiyordum aslında, ama bende zamanla bir yere gidiyorsan bir çocuğa mutlaka dokun bilinci oluştu.”

"KAHRAMANMARAŞ’A GELİRKEN ÇOK HEYECANLANDIM"

Son olarak, Kahramanmaraş’a gelmeye karar verme aşamasını anlatan Erdoğmuş, “Artık bir yere sadece gezmeye gidemiyorum. Batman'a gitmeyi planlamıştım, bu sefer uzun bir yolculuk olsun istedim. Sonra Maraş aklıma geldi. Daha önce bir kere daha niyetlenmiştim ama kısmet olmamıştı. Buraya gelirken asıl hedefim mülteci kampına girmekti. Bireysel olduğum için izin alma süreleri çok uzun oluyor. Bu yüzden bir okula gitmeye karar verdim ve araştırmaya başladım. Araştırırken Bir Tebessüme Değer adlı oluşumu gördüm. dikkatimi çektikten sonra 2 gün boyunca inceledim. Fotoğrafları, videoları ve yorumları tek tek inceledim. Sonrasında mesaj attım ve derdimi davamı anlattım. Bir köye gitmek istiyorum, çocuklara el uzatmak istiyorum dedim  ve çok güzel bir geri dönüş aldım. Bot ve mont ihtiyacı olduklarını söylediler. Sakarya'dan her zaman yanımda olan Fatih Sancaklı ile görüştüm. Bu yardımlar için tüm yakınlarım ellerini yüreklerine koydular ve çocuklarımızın ihtiyaçlarını kısa sürede tamamladılar. Çok heyecanlıydım buraya gelirken, Batman'dan çok uzun bir yolculuk oldu. Sizlerle daha öncesinde hiç bir tanesini tanımadığım insanlar ile bunu yapabilmek çok güzeldi. Herkese çok teşekkür ediyorum. İhtiyaç bir şekilde tamamlanır ama sevgi her şeyden önemlidir. İnanıyorum ki bir gün dünya güzel bir yer olacaksa bu sevmek ve sarılmak ile olacak” şeklinde konuştu.

"GÜZEL BİR ETKİNLİK OLDU"

Programın ardından Kalekaya Mahallesinin yerlisi ve yardım yapılan okuldan bir öğrencinin velisi olan Emine Avcı, ise şu ifadeleri kullandı, "Böyle etkinlikleri çok güzel buluyorum. Allah razı olsun tüm emeği geçenlerden. Güzel bir etkinlik oldu. Çocuklarımız güldü, eğlendi ve çok memnun oldu. Bunun gibi etkinlikler onlar için çok iyi oluyor. Farklı bir gün geçiriyorlar. Bazı ihtiyaçları karşılanıyor aynı zamanda. Daha önceleri böyle etkinlikler yoktu buralarda, bu amaçla hiç gelip giden olmazdı. Sizlerin yaptıklarının yanı sıra Allah razı olsun devletimizden. Evlatlarımızın yemeklerine kadar gönderiyorlar.  Servisler kapısından alıp kapısına kadar bırakıyor. Önceleri bu işler çok zordu. Çok zor şartlar altında eğitim görüyordu çocuklarımız.”

Haber: Alihan Kürşat

Editör: Mahmut Beyaz