Afrika Kıtası’nın başlıca sorunlarından biri olan ve orada yaşayan insanların hayatını büyük ölçüde etkileyen su sorununa Kahramanmaraşlı hayırseverler sessiz kalmadı. Kahramanmaraş’ta kuyumculuk yapan Mehmet Akif Fırış tarafından, sosyal medya üzerinden oluşturulan Kahramanmaraşlı Hayırseverler sayfası, yardıma muhtaç kimselere yapılan yardımları paylaşarak birçok kitlelere ulaşıyor. Yapılan yardımlara her gün yenisi eklenirken, bu hareketin başlatıcısı olan Fırış, sosyal medyada gezinirken Afrika’daki çocukların Kur’an-ı Kerim ile hiç tanışmadıklarını, tahtaların üzerine Kur’an harfleri yazarak, öğrenmeye çalıştıklarını görünce bu durumdan etkilenerek Kahramanmaraşlı Hayırseverler sayfası üzerinden bu görüntüleri paylaştı. Birçok kişiye ulaşan paylaşım sayesinde yardım yapmak isteyen kimselerle iletişime geçildi. Bu sayede hayırseverlerden toplanan paralarla Kur’an-ı Kerimle hiç tanışmamış çocuklara yüzlerce Kur’an-ı Kerim dağıtıldı. Daha neler yapılır düşüncesine giren Mehmet Akif Fırış, TRT’de gördüğü Su Savaşları belgeselinden yola çıkarak Afrika’da yaşanan su sorununa da el atmak istedi. Su kuyusu için gerekli miktarın elde edilmesiyle İlim Beka ve Hizmet Vakfı aracılığıyla ilk kuyularını açtırdılar. Kuyunun açılması sonrasında çekilen görüntüleri oluşturdukları Kahramanmaraşlı Hayırseverler sayfasından paylaşılmasıyla görüntüleri izleyen hayırseverler bu hayırlı işe destek vermek istediklerini söylediler ve kısa süre içerisinde 2. kuyunun parasını çıkardılar. 2. su kuyusunun da açılmasının ardından 3. kuyunun parasını toplamaya başladıklarını kaydeden Mehmet Akif Fırış, bayramdan sonra 3. kuyu açtıracaklarını ifade etti.

“MÜTHİŞ ŞEKİLDE OLUMLU TALEPLER ALDIK”

Mehmet Akif Fırış bu iyilik hareketinin nasıl başladığını en başından şöyle anlattı: “Baba geleneği önceden beri bu hayır işleriyle uğraşıyorduk. Yaşımızda ilerledikçe bu işin lezzetini yaparak bulmayı gördük. Bu yardımları gizli saklı yapıyorduk tabi eftal olanı oydu. Bir arkadaşımızın vesilesiyle internette fenomen olan hesap var şeriat caddesi diye. O arkadaş bize bir kapı araladı. Daha çok kitlelere ulaşabilmemiz için tabiri caiz ise bize gaz verdi. Ondan sonra biz hamle yaptık ilk başta bu İdlib’in en sıkıntılı dönemlerinde paylaşımlar yaptık, Kahramanmaraşlı Hayırseverler diye bir sayfa kurduk. Biz orada paylaşımlar yaptık müthiş şekilde olumlu talepler aldık. İnsanların evinden gidip eşyalar topladık. Şimdi hayra başladık, Malatya Tisam Vakfından bize yardımcı olunması söylendi İdlip için ev ev gezdik, yarım otobüs malzeme topladık. Ben aktifte çalışıyorum, çok yoğunum geceleri yaptık bu işi biz. İnsanlarla randevulaştık ve böyle en ücra köşelerden topladık, zengin mahallelerinden toplamadık. İdlib için en fakir semtlerden gecenin 1’inde 2’sinde malzeme topladık. Paylaşımlarımız dilden dile dolanmış hiç tanımadığın kişiler beni aramaya başladı. Biz otobüsle Malatya’ya gönderdik hala haber geliyor her gün arıyorlar. Siz İdlib için paket topluyor musunuz diyorlar bizde biz gönderdik diyoruz. Yok, halden anlamıyorlar kimse; biz ayarladık ta, yardım yapacaktık diyorlar. İyi dedik bu malzemeleri Kültür Sitesinin karşısında apartmanın altında toplayalım. Bir topladık 1 tıra yakın. O kadar büyüdü ki ben o kadar hayal etmiyordum. Ne yapacağız bütün tırlar çıktı İHH ile görüştük. Dedik biz insani yardım malzemelerini topladık, ne yapalım? İHH üstlendi bize yardımcı oldular bizim elimizden yardımı alıp öyle başlamış oldu.

“BİZ BUNU YAPIYORDUK HER YIL AMA BU KADAR GENİŞ KİTLEYE ULAŞAMIYORDUK”

Şimdi paylaşımlar yapınca da başka ne yapabiliriz oldu normalde ben Menzil Sofisiyim ama bütün tarikatlara da yakınım, bütün cemaatlere yakınım. Yeter ki doğru iş yaptığına inanayım. Burada Kahramanmaraş’ta Hayır ve İhsan Vakfı var, Ömer Hocamız var. Onlar yer tespitini çok güzel yapıyorlar. Ekip çıkartıyorlar, yardıma muhtaç insanlar başvuruyor onlarda her şey yazılı çizili. Devlet kurumundan para alıyorlar, yardım alıyorlar mı? Kömür yardımı alıyorlar mı? Tek tek yazılı biz o bilgileri, dökümanları kullandık. Ne yapabiliriz dedik o dökümanları aldık nerde ihtiyaç sahibi var, onları belirledik. WhatsApp,’ta da grubumuzu kurduk Hayra Koşanlar Kahramanmaraşlı Hayırseverler diye. Bayram için yetim çocuklar için program yaptık biz bunu yapıyorduk her yıl ama bu kadar geniş kitleye ulaşamıyorduk. El altından yapıyorduk 3 çocuğa 5 çocuğa 10 çocuğa yardım ediyorduk.

“BUNLAR HEP İLGİMİ CEZBETTİ”

Bu yetim çocuk programı yaptık aynı zamanda bunun öncesinde şubat aylarındaydı internette gezinirken çok enteresanımıza gitti Şeriat Caddesinde bir paylaşım gördük. Afrika’nın birçok bölgesinde küçük çocuklar Kur’anla hiç tanışmamışlar. Tahtaların üzerine Kur’an harfleri yazmışlar, Kur’anları yok müthiş bir şekilde ilgimi cezbetti. Biz oraya Kur’an-ı Kerim hayrı yaptık. İsmailağa Cemaatinden bu arkadaş, o vesile ile burayla tanıştık bize Kur’an-ı Kerim dağıtımının videolarını attılar çocuklar Kur’an’a seviniyor bizim evlerde Kur’an var, sayfası açılmıyor bu çocuklar tahtaların üzerine yazmışlar. O da bir gün veriyormuş onu ezberlemek zorundaymış öyle tahta da çok yok yani. Allah’ım dedim burada müthiş bir ihtiyaç var biz ne yapalım dedik. Dedim ki bunu paylaşım yapalım. Zaten grup fikri bu şekilde çıktı bizde. Birkaç arkadaş dedi ki bu işler çok güzel biz dedik ki sizde paylaşım yapın ben size görüntüleri atayım o şekilde bir paylaşım yaptık bir çok kere yüzlerce Kur’an dağıttık. Çocukları Kamerun’da, Somali’de nerede ihtiyaç varsa sorduk İlim Beka ve Hizmet Vakfı aracılığı ile burada İsmailağa Cemaatine bağlı İstanbul merkezli. Çok enterasan bir ayrıntı vereyim bu vakfı yöneten kişi kadın ama ismini kimse bilmiyor, müthiş şekilde hayır işlerine koşuyorlar. Bunlar hep ilgimi cezbetti.

“SON AŞAMADA”

Biz Kur’anları dağıttık, başka ne yapabiliriz dedik bu sefer su kuyusuna başladık. TRT’de su savaşları diye bir belgesel var müthiş şekilde ilgimi cezbetti. Oradakilerinin hikayesini dinledim kız çocukları özellikle oranın makus talihi varmış, su taşımak için yetiştirilirmiş köyden çıkıyor bir yudum suyu almak için 4 saat yola gidiyor. 4 gidecek 4 saatte geri gelecek, toplam 8 saat. Mırık gibi su, içilemez ama içiyorlar. Bin bir çeşit hastalık var biz buraya ne yapalım dedik, bu kız çocuklarına, bu yavrulara köylerine suyu götürelim dedik. Biz hamle yaptık ilk kuyumuzu açtık elhamdülillah. Ondan sonra bunu paylaşım yapalım dedik. Çünkü bize gelen o videoların verdiği haz tarifi yok, o sevincin, o mutlu olmanın hiçbir tarifi yok. İlk kuyumuzu paylaşım yaptım herhalde öğlenden önce saat 11.00’di ikindin 16.00 16 bin lirayı topladım. Şimdi 16 bin liralık çeşit çeşit kuyular var. 1 yıl gidene 300 dolara da kuyu var ama 1 yıl gidiyor. Biz dedik ki 1 yıl bir şey değil. Uzun yıllar gidecek kuyu ne kadar 16 bin lira yaptığım paylaşımla hemen topladık. 2 kişiden çıktı 2. kuyunun parası. Dedik ki olmadı biz geniş kitleleri hesap ediyorduk 2. kuyu için. Ben çok kişinin bu işe girmesini istiyorum ki elhamdülillah 3. kuyuda ve Kahramanmaraşlı yetim çocuklara yaptığımız program için çok enteresan işler oldu. Öğrenci İzmir’den beni bulmuş, 5 TL gönderdi. Ne kadar çok duygulandım, 5 bin liradan kıymetliydi benim için gözlerimi doldurdu. Karınca misali o 5 TL ile safını belli etti. Öyle öyle topladık şu anda 3. kuyudayız, o da bittik gibi son aşamada.

“ SEFALETİN HATTİ HESABI YOK”

Birçok vakıfla çalışıyoruz da İstanbul’da olan İlim Beka ve Hizmet Vakfı ile işbirliği içerisinde bu parayı topluyoruz bankaya yatırıyoruz açıklamasına su kuyusu parası diye not düşüyoruz. Bize oradan belgeleri geliyor. Kamerun’da açıyoruz biz genelde orada daha çok ihtiyaç var diye. Oranın devletinden kuyu açılmıştır diye bize devlet belgeli kâğıtlar geliyor. Parayı yatırdıktan sonra orada müracaat ediyorlar 1 hafta 10 gün bu müracaat süresi bekleniyor. Devlet hemen izin veremiyor. Ora çok kozmopolitlikte bir yer. Kuyu açıyorsun 3 gün sonra oranın mafyası geliyor yasak diyor, bu kuyuyu kapattım diyor. Yani sefaletin hatti hesabı yok, bu insanlar sömürge halinde biliyorsunuz. Böyle açmakla da kurtulamıyorsun hayır işi sadece açmakla bitmiyor. Bunun muhafazası da başlı başına problem. Derin kuyu açacak makinaları simsarları var. Bizim vakıftaki arkadaşlar gidiyor o makinaya başvuruyor 3 gün müsaade ediyor açtın açtın açamadın geri vereceksin makinamı diyor. Parasını ödüyorsun 3 gün kullanıyorsun 4 güne gidiyor adam. Ya bir daha para vereceksin 3 günlük o kadar zor şartlarda kuyular açılıyor. 1 hafta 10 gün sürüyor. Koronavirüs çıktı bizim temsilciler gelmek zorunda kaldı ama orada bu işi devam ettirecek o bölgenin insanı güvenilir insanlar. Onlara parayı gönderiyoruz. İlk yapım aşamasından başlamasından tutun son ana kadarki videolar fotoğraflar elhamdülillah geliyor. Biz bunları kişi kendi yaptıysa, annesinin babasının ismini verende var sadece ben yapacağım diyor. İlk çeşmemizin ismi hayır sahibinin paylaşmak istemiyor o. ikinci çeşmemizin ismi 46. kuyu Sütçü İmamın torunları koyduk Kamerun’da, 3. kuyumuzun ismi içinde genelde isimleri ben koyuyorum ama yine de bu sefer sosyal medyada soracağım. Ya Abdulhamithan, ya Ayasofya veya ona benzer bir şeyler koyup bayram sonrasına açacağız.

“BİREYSEL YAPTIRMAK İSTEYENLER ÇOK”

Bireysel yaptırmak isteyenler çok. Şu kadarını söyleyeyim. 20 yıldır esnafız iş yerimden çıkayım yarım saatte 5 kuyu parası toplarım ama benim bir usulüm var. Ben gereksiz FETÖ’cüler var ya hayır işlerinden insanları tiksindirdiler. Benim usulüm ben paylaşımı yaparım isteyen 5 lira da olsa 5 bin lira olsa gönderiyor biz bunu harman ediyoruz. Ayrı bir talep gelse de gelmese de yılda 1 defa yapacağız biz bunu diye niyet ettik. Talebede bağlı adamın biri Malatya’dan aradı yetim çocuklar için ne yapabiliriz dedi; kişi başı 100 lira çocuk var bu Suriyelidir, öksüzdür veya durumu çok kötü ailedir. Biz sadece yetim çerçevesinden değil de çünkü vakıfta kayıtlı bunlar gelirleri ne halde oldukları biliyoruz. Malatya’daki adam bin lira yaz bana kardeşim dedi. Hay hay dedik. Geçen gece 23.00’te biri aradı kardeşim hafta için gel dedi.  Bir kuyu parası vereyim hallet sen bu işi dedi, güveniyoruz sana dedi. Ben 2 tane arkadaşımı teşvik ettim o iki tane arkadaşım paylaşım yapıyorlar parayı topluyorlar bana güvenip getiriyorlar. Bizde güvenip vâkıfa gönderiyoruz. Yeni bir vakıf değil çok eski bir vakıf o vakıf aracılığı ile hizmete devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Editör: Mahmut Beyaz