Asırlardan bu yana Anadolu’da yüzlerce medeniyete ev sahipliği yapan Kahramanmaraş, gerek tarihi gerekse de kültürü ile adeta tarihe ışık tutuyor. Hititler ’den Persler’e, Anadolu Selçuklu İmparatorluğu’ndan Dulkadiroğlu Beyliği’ne kadar uzanan birçok önemli topluluğa ev sahipliği yapan Kahramanmaraş, birbirinden farklı medeniyetlerin yaptırmış olduğu tarih kokan konaklarıyla da dikkat çekiyor. Manşet Gazetesi olarak kentte bulunan ve günümüzde önemini halen koruyan Kocabaş Konağı, Arif-i Paşa Konağı, Dedeoğlu Konağı (Şair ve Yazarlar Evi) ve Deligönüller Konağı’nı araştırarak siz okuyucularımızla paylaştık.

MAHMUT ARİF-İ PAŞA KONAĞI
Maraş Kültür evi ve Etnografya Müzesi olarak düzenlenmiş olan ve Mutasarrıf Konağı olarak da bilinen Mahmut Arif-i Paşa Konağı, 1904 yılında Maraşlı mutasarrıf (sancak yöneticisi) Mahmut Arif-i Paşa tarafından yaptırılmıştır ve Cumhuriyet döneminde Valilik binası olarak da kullanılmıştır. Konak Mimari olarak; Türk konut mimarisinde orta sofalı olarak adlandırılan plan şemasına sahiptir. 2 katlı olan yapının, zemin katı taş, 2. katı bağdadi teknikle güneye ve batıya cumbalı olarak inşa olunmuştur. Zemin kat ve 1 normal katta 4 tane ’den 8 odası olup, zaman sürecinde hamam ve mutfak ilavesi yapılmıştır. Geleneksel Maraş konut mimarisinde olduğu gibi zemin kat ahşap hatılı yığma taş duvar, üst ise bağdadi tarzda inşa edilmiştir. Üst katın güney cephesinde ahşap payanda ile desteklenen cumba ve üst katın batı cephesinin tamamında devam eden ahşap payandalar ile taşınan çıkmalar konağın en önemli özelliklerinden bir diğeridir.

DEDEOĞLU KONAĞI (ŞAİR VE YAZARLAR EVİ)
Kahramanmaraş yenileme alanı sınırları içerisinde, Kurtuluş mahallesinde yer alan Dedeoğlu Konağı kent dokusunu oluşturan bir sivil mimarlık örneğidir. Yapının yapım yılına dair kesin bir bilgi içeren kitabe bulunmamasına karşın bulundurduğu mimari özelliklerden, yapı malzemelerinden ve yapım tekniğinden yapım yılının 1900 ‘lü yıllara dayandığı anlaşılmaktadır. Geçmişte hayat etrafında yapılaşmış yapı 3 katlıdır ve yapı zaman içerisinde mülkiyetlere ayrılmıştır. Osmanlı geleneksel konut mimarisinin tipik özelliklerini yansıtan konak dış sofalı köşklü ve eyvanlı plan tipine sahiptir. Yapı iki sokağa ve avluya cephe vermektedir. Yapı sokağa ve avluya açılan pencerelerle aydınlatılmaktadır. Yapı karma yapım tekniği ile inşa edilmiştir. Zemin ve birinci katın sokağa cephe veren kısımları kaba yonu taş duvar ile inşa edilmiştir.

DELİGÖNÜLLER KONAĞI
Yapım tarihi tam olarak bilinmeyen Deli Gönüller Konağının 1. katında bulunan Ermenice yazıttan 19. yy sonlarında onarım gördüğü anlaşılmaktadır. Yapı iki kattan oluşmaktadır. Batıda basık kemerli, kırmızı kahverengi düzgün kesme taş kaplı ve enikli diye tabir edilen ahşap kapıdan bir basamakla avluya girilmektedir. Avlu girişinin sol tarafında yarı yüksekliğe kadar duvara gömülmüş yekpare taşlardan oluşan, yarı yükseklikten sonrası ahşaptan yapılmış merdiven 1. kata çıkışı sağlamaktadır. Merdivenin altında basık kemerli bir girişi bulunan küçük bir tuvalet, tuvaletin kuzeyinde küçük dikdörtgen havuzu ve kaş kemerli bir nişi bulunan çeşme bulunmaktadır. Çeşmenin hemen solunda basık kemerli ve oldukça büyük bir ocak, ocağın yanında ahır ya da işlik olarak kullanılan 1 oda bulunmaktadır. Bu odadan geçişi bulunan odaya bitişik 1 odada yanında bulunmaktadır. Avlu kapısının solundaki merdivenle 1. kata çıkılmaktadır. Solda sokağa çıkıntı yapan başoda diye tabir edilen oda mevcuttur. Başodanın giriş kapısı ahşap tablalı taçlı özellikli bir kapıdır. Tavan ahşap oymalı göbekli tavandır. Pencereleri ahşap giyotin diye tabir edilen sürgülü pencerelerdir. Geleneksel yapı malzemesi olarak yakın çevreden sağlanabilen taş, kerpiç ve ahşap kullanılmıştır.

KOCABAŞ KONAĞI
Kuruşçu Ali Paşa tarafından 1900’lü yılların başında yaptırılmış ve uzun süre Kuruşçu ailesi evi olarak kullanılmıştır. Konak daha sonra Kocabaş ailesine geçmiştir. 1985 yılında koruma kurulunun 1629 No’lu kararıyla “Kocabaş Konağı” adıyla tescillenerek korunması gerekli kültür varlığı olmuştur. Kültür mirasımızı gelecek kuşaklara aktarmak amacıyla Kahramanmaraş İl Özel İdaresi tarafından 2008 yılında kamulaştırılmıştır. Aslına uygun olarak projelendirilen konak restorasyonunun 2010 yılında tamamlanmasıyla kültür hazinemize kazandırılan ilk sivil mimari yapı olmuştur. Kahramanmaraş’ın kültürel birikimini yansıtan konak, 2011 yılında tefriş edilmiş ve 2012 yılında “Maraş Kültür Evi” olarak hizmete sunulmuştur.

Derleyen: Aziz Çevlik

Editör: Mahmut Beyaz