Türkiye Sivil Havacılık Sendikası (Hava-İş) Genel Başkanı Ali Kemal Tatlıbal, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle gazetemizi ziyaret etti. DEKA Medya Grup Başkanı Abdullah Deveboynu ile sohbet eden Ali Kemal Tatlıbal, gazetemiz çalışanlarının da 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü tek tek kutladı. Burada açıklamalarda bulunan Tatlıbal, “Öncelikle sizlerin, değerli basın mensubu arkadaşlarımızın 10 Ocak çalışan Gazeteciler Günü’nüzü kutluyorum. Sizlere muvaffakiletler diliyorum, çünkü sizler sayesinde şeffaflık ve netlik kazanıyor konular. Özü öğreniyoruz hele ki bir de benim gibi Kahramanmaraş’ta yaşayanlar sizleri takip ederek memleket hakkında neler olup bitiyor onları öğrenmiş oluyoruz, bir de hasret gidermiş oluyoruz” dedi.

Daha sonra Hava-İş Sendikası’nın faaliyetlerini anlatan Tatlıbal, İstanbul’da yapımı hızma devam eden 3. Havalimanı’nın tamamlanmasının ardından Kahramanmaraş’a uçak sefer sayılarının artacağına inandığını söyledi. Hava-İş olarak sendikal faaliyetlere farklı bir bakış açısı kazandırdıklarının altını çizen Tatlıbal, 70’li yılların sendikacılığını rafa kaldırdıklarını söyledi.

İŞ ÇÖZEBİLEN SENDİKACILIK ANLAYIŞI BAŞLATTIK”

Dört yıldır Hava-İş Sendikası’nın genel başkanlığını başarıyla yaptığını dile getiren Tatlıbal, kavgacı değil, mantık, çözüm önerileri ve iletişim gücüyle iş çözebilen sendikacılık anlayışı başlattıklarını söyledi. Tatlıbal, “İki ay önce genel kurulumuzu yaparak ikinci yılımıza girdik, ilk olarak 2013 Aralık’ta seçimim olmuştu. Ondan bu güne Hava İş Sendikası’nın başkanlığını yürütmekteyim. İki ay önce güven tazeleyerek, üyelerimizin tam desteğiyle yine seçildik. Bu dört sene içerisinde öncelikle hem şirketimizin önündeki hendeği hem de üyelerimizin eksikliklerini gidermek adına hizmet vermeye çalıştık. Ne yaptınız derseniz, şirketimiz daha doğrusu Türk Hava Yolları olarak konuşayım, Türk Hava Yolları 220 noktada 105’e yakın ülkede bayrağımızı dalgalandıran bir şirket. Ne olursa olsun bir devlet şirketi. Biz bu işe milli duygularla baktık, nedir bu milli duygu? 80 bin kişiye yakın istihdam, milyarlarca lira ekonomiye katkı, başındaki yönetici kim olursa olsun Türk Hava Yolları 80 milyon vatandaşımızın şirketidir. Dolayısıyla onun önündeki hendeği de biz kapatırız arkadaş. Seçimimiz sonrası güzel teşkilatlandık, eski 24 yıllık bir kara düzen vardı onu devirdik ve yeni bir akım başlattık. Kavgacı değil, mantık, çözüm önerileri ve iletişim gücüyle iş çözebilen sendikacılık anlayışı başlattık. 4 sene de çok başarılı işlere imza attık, bu dönemde İnşallah geçmiş dönemde yaptıklarımızın daha da ilerisine gideceğiz. Kıldan ince kılıçtan keskin bir yolda yürümemize rağmen, bunu şu şekilde tarif edeyim. Bir taraf kul hakkı bir tarafı milli bir sermaye, milli bir millete hizmet eden başarılı bir şirket. Biz bu iki çizginin ağırlığının da farkındayız. Kulun hakkını asla yedirmeyeceğiz, şirketi de asla batırmayacağız. Bu şirketin bize ölüsü değil dirisi lazım. Ama üyenin de bir kuruş hakkını yedirmeyiz. Burada da gerektiği zaman sendikacılık yaparız. Bunu da yapacağımız usul de yine kavga ederek değil, grevlerle şirketin önüne baltayla dünyada şirketin itibarına leke sürecek değiliz. Ki, biz bu ülkede bunun örneklerini gördük” dedi.

EN ZOR ZAMANLARINDA YANLARINDA OLDUK”

Hava-İş Sendikası olarak Türk Hava Yolları’nın en zor zamanlarında yanında olduklarının altını çizen Tatlıbal, “2012 yıllarında özellikle Türk Hava Yolları’nın büyümesini istemeyen, Almanya, Hollanda gibi birçok havacılık firması 3. Havalimanı’nın önünü kesmek için hamleler yaptılar. Geldiler havalimanında açıklamalar yaptılar, milli düşünen bir insan bunlara nasıl katlanabilir? Biz zaten bu zihniyeti yıkmak için çıktık bu yola, ve o zihniyeti de devirdik. Şimdi Türk Hava Yolları’nda bir sorun varsa onu ortalığa meydana çıkıpta bağıra çağıra Alman basınını çağırarak çözmüyoruz. Biz gidiyoruz, bak başkan şunu şöyle yaparsan hem kar edersin hem de şu kadar insan açıkta kalmaz diye mantıkla, matematikle çözüm önerileri sunarak yapıyoruz. Geçtiğimiz yıl Türk Hava Yolları bir kriz atlattı, 1.7 milyara yakın borç açıkladı, ve hamdolsun işler iyiye gitti. O dönemde ne yaptık bizde şirketin yanında durduk, en çok da benim üyelerim durdu. Arkadaşlarla toplandık dedik ki, bizim yapacağımız küçük bir fedakarlık bu şirketin zararı karşılamaz ama karınca misali tarafımız belli olsun, bu şirketi yalnız bırakmayalım dedik. Toplu işle kazandığımız zam oranından feragat ettik, işverene dedik ki biz zam istemiyoruz yeter ki siz şahlanın. Yeter ki ayağa kalkın dedik. Onlar da minnet duydular, şuan da da 700 milyon dolara yakın kar elde ettiler. Daha sonra da dedik ki arkadaşlar şirket ayağa kalktı, şimdi o aldığınız hibeleri geri getirin bakalım. Fedakarlıkla verdiğiniz paraları geri aldık çok şükür. O dönem de bin 500 kabin memurunu işten çıkaracaklardı, orada yırtındık adeta, dedik ki bu arkadaşları atamazsınız, bizi sokağa dökemezsiniz” ifadelerini kullandı.

EN YÜKSEK ZAM ORANINI BİZ ALDIK”

Türkiye’de sendikalar arasında en yüksek zam oranlarından birini aldıklarına vurgu yapan Tatlıbal, “Türkiye’de sendikalar arasında en yüksek zam oranlarından birini alarak ilk sene için 7 artı 6, yüzde 13’ün üstünde bir zam oranıyla sözleşmeye imza attık. Üyelerimiz de bunlardan çok memnunlar, hem eğitim veriyoruz hem yabancı dil kursları ile gezi programları gibi birçok projeyi hayata geçirdik. Kilo sorunu olan arkadaşlarımız için sendika bünyesinde diyetisyen istihdam ettik. Diyet programları hazırladık, her türlü özel hayatına dahi yardımcı olmaya çalışıyoruz. Sadece sendikal faaliyet değil, 70’li yılların sendikacılığını da biz rafa kaldırdık. Daha da önemlisi Türkiye’nin konusunda hakim, iş hukuku alanında hocaların hocası lakaplı Aziz Can Tuncay önderliğinde avukatlarla toplandık, çalıştaylar düzenledik. Bizim temel bir sorunumuz olan Havacılık Yasası’nın eksikliklerini konu aldık. Denizvilerin eksikliği vardı yapıldı, 1962’de mesela gazetecilerin basın iş kanunu çıktı, aynı sorun biz de de var. Havacılık camiasında kıdem tazminatı diye bir durum yok. Bakın en önemli nokta bu, bizim uçucuların kıdem tazminatı yok. Mesela Pegasus geçenlere 50’den fazla pilotu işten çıkardı ve beş kuruş tazminat ödemedi. Bu bizim için büyük bir ayıp. Devletimizden ve Cummhurbaşkanımızdan biz bunu istedik, meclis başkanımıza yasa taslağını sunduk. Ulaştırma Bakanımız Ahmet Arslan bey ile görüşeceğiz ve yasa taslağını sunmayı amaçlıyoruz. Gündemdeki sıkıntılar geçtikten sonra İnşallah Cumhurbaşkanımızdan bu konuyla ilgili yardım edeceğiz. En azından sadece kıdem tazminatımız gelse bizim için yeter de artar bile” şeklinde konuştu.

KAHRAMANMARAŞ İÇİN HER TÜRLÜ GİRİŞİMDE BULUNURUM”

Narlı’ya yeni bir havalimanı yapılması için eski milletvekili babası Cafer Tatlıbal’ın büyük uğraş verdiğine dikkat çeken Ali Kemal Tatlıbal, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal’ın Kahramanmaraş havalimanının yeniden yapılması noktasında önemli çalışmalar yaptığını söyledi. Tatlıbal, “Ben bulunduğum noktada yapabileceğim hizmeti yapmaya çalışıyorum, ben bir Kahramanmaraşlı olarak gittiğim yerlerde yanlış anlaşılıyor bunu öncelikle anlatmam lazım. Kahramanmaraş bizim gözümüzün bebeği, gözümüzün nuru, canımız ciğerimiz memleketimiz. Buranın hasretiyle yanıp tutuşuyoruz. Görevimiz sona erdikten sonra da Kahramanmaraş’a gelmek amacımız İnşallah. Özlediğimiz yaşantımıza, paçamızla, eli böğründemizle, o memleketimizin güzel unsurlarıyla şehrimize döneceğiz. Havacılık noktasında şehrimize ne yapacağız, ben havacılık camiasına başlamadan önce babam Cafer Tatlıbal bu şehirde milletvekilliği yapmış bir beyefendi. Babam 2000’li yılların başından bu yana Narlı’ya büyük bir havalimanı yapalım diye uğraştı. Ben şuanda havacılıktan anlayan birisi olarak konuşuyorum ve babamın o zaman ki fikrinin hala ne kadar mantıklı olduğunun ve yapılmamasının ne kadar yanlış olduğunun, Narlı’ya havalimanı yapılmasının Kahramanmaraş’ı yüzde 500 daha karlı çıkaracak bir Kahramanmaraş’a çevireceğini şuanda söylüyorum. Bir havacılık otoritesi değil ama havacılık camiasında bulunan yetkili kişilerden biriyim. Sivim Havacılık Dairesi ile sürekli görüş halindeyim. Vekillemiz özellikle Mahir Ünal bey, Sivil Havacılık Dairesi’nden aldığım bilgilere göre sık sık arayıp bilgiler aldığını havalimanın büyümesi için çalışmalar yürüttüğünü ve diğer vekillerimizin de aradığını biliyorum. Narlı’ya havalimanı yapılmadı, o zaman önümüze bakacağız. Şimdi elimizde bu havalimanı var ve bunu büyütüyoruz, o zaman bunun üzerine yoğunlaşacağız. Öncelikle hem vekillerimize hem belediye başkanlarımıza, ülkemizi sırtlayan siyasi liderlerimize teşekkür ediyoruz. Bana da düşen bir konu olursa Kahramanmaraş için her zaman hazır ve nazır bir Kahramanmaraş evladıyım. Memleketimin kalkınması için her türlü girişimde bulunacağım” dedi.

KAHRAMANMARAŞ’A SEFER SAYILARINI ARTIRMALIYIZ”

Yapımı devam eden İstanbul 3. Havalimanı’nın tamamlanmasıyla birlikte Kahramanmaraş’a uçak sefer sayılarının artacağına inandığını belirten Tatlıbal, “Havalimanımız büyüyor, Cumhurbaşkanımızın hedeflediği ve şuanda inşaatı devam eden 3. Havalimanı’nın açılması ile birlikte asıl faaliyeti Kahramanmaraş halkı görmeye başlayacak. Çünkü sadece bu havalimanın açılmasıyla frekans artışı olmayacak, asıl veri 3. Havalimanı faaliyete geçtikten sonra başlayacak. 3. Havalimanı bizim de gayretlerimizle buraya frekans artışını yani sefer sayısının artışını istiyoruz. Düzgün saatlerde geliş gidiş yapılması, bir kere Ankara ve İstanbul’un her gün burada seferinin olması gerekir. Kahramanmaraş’ın Gaziantep’ten neyi eksik, Gaziantep’te bugün sadece dört uçuş var hepsi İstanbul kalkışlı ve bunların iki uçağını sadece Kahramanmaraşlılar oluşturuyor. Türk Hava Yolları yetkililerine söylediğim şey ise siz bu uçağı koyun, çalışıp çalışmadığını o zaman anlayacaksınız . Sadece bizim ticari hacmimizen az iki frekans uçurmaya yeter normal müşteri dışında. Sadece iş yerlerimiz ve fabrikalarımız sizin iki frekansınızı kapatır. Ama slot yani İstanbul’dan kalkışla ilgili de sorunlar var onun da düzenlenmesi lazım. Oradaki havuz da küçük kalkış için izin yok maalesef. Kalkış yapamıyoruz” açıklamalarında bulundu.

ÇEVRE İLLERDEN MÜŞTERİ ÇEKERİZ”

Uçuş sayılarının artmasıyla birlikte Kahramanmaraş’a çevre illerden çok sayıda müşterinin geleceğini de belirten Tatlıbal, son olarak şu ifadeleri kullandı; “Eğer bu frekans artışını yani sefer sayısını artırabilirsek Kahramanmaraş’a Adıyaman’dan, Gaziantep’ten, Osmaniye’den müşteri çekeriz, eğer Gaziantep ile saatleri uyuşmaz ise. Oralardan tüccarların bile buraya gelme imkanı olacak. Onun için uğraşıyoruz, bu Kahramanmaraş için büyük bir atılım olacak” ifadelerini kullandı.

(Haber: Ahmet GÜNEÇIKAN)

Editör: Mahmut Beyaz