Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıktığı günden bu yana dünya kamuoyunu kasıp kavuran koronavirüs (COVİD-19) enfeksiyonu Sağlık Bakanlığı ve ilgili kurumların çalışmalarına rağmen geçen gün itibariyle Türkiye’de de görüldü. Gece saatlerinde açıklamalarda bulunan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Bugün akşam saatlerinde koronavirüs şüphesi olan bir vatandaşımızın test sonucu pozitif çıktı” dedi. Maraş Manşet Gazetesi olarak ülkemize giriş yapan bu ölümcül virüsle ilgili kent halkının düşüncelerini öğrenmek üzere kent halkına mikrofonlarımızı uzattık.
İşte kent halkının düşünceleri:
“HÜKÜMETİMİZ OLARAK ÇOK GÜZEL ÖNLEMLER”
Devlet’in virüsün ülkemize girmeden çok ciddi önlemler aldığını belirten Ali Öncülokur, “Dünya da bu virüs her yere yayıldı. Türkiye de hükümetimiz çok güzel önlemler aldı. Bunun için öncelikle devletimize teşekkür etmek istiyorum. Bu süreçte çok iyi çalışmalar yaptı ne yazık ki virüs ülkemize geldi. Yapacak bir şey yok. Virüsten korunmak için evdeki bireylere çocuklarımıza ellerinizi yıkayın, hijyenli tutun, içeriyi havalandırın bu gibi önlemler aldık. Bizim Türk toplumu böyle zaten fırsatçı yani böyle durumları kötü bir şekilde kullanıyorlar. Şu anda ben hastayım zaten kanser hastasıyım bizim gibi hastalar daha önemli bir şekilde virüslere karşı korunmamız gerekiyor” dedi.
“ÇOK PAHALI FİYATA SATIYORLAR”
Maskelerin Fiyatlarıyla değinen Adem Uğurlu şunları söyledi “Elimizi yüzümüzü iyi yıkamamız gerektiğini söylüyor uzmanlar bizde bunlara dikkat ederekten virüslere karşı önlemlerimizi alıyoruz. Ağız maskesi daha almadık daha doğrusu alamadık. Eczanelere soruyoruz hiçbirinde bulunamadık. Medikallara gidin diyorlar onlarda çok pahalı fiyata satıyorlar alamıyoruz. Devlet büyüklerimizin bu konulara el atması gerektiğini düşünüyorum” şeklinde konuştu.
“ZATEN ABDEST ALIRKEN BUNLARI YAPIYORUZ”
Hijyen kurallarına dikkat etmemiz gerektiğini belirten uzmanlar için İslama uygun yaşadığımız zaman virüslere karşı önlemimizi aldığımız belirten Ayla Ergin, “Hijyen kurallarına uyduğumuz müddetçe hiçbir şey olmaz Allah’ın izniyle. Uzmanlar ellerimizi sürekli yıkalamalıyız, ağza gargara yapmalıyız diyor zaten abdest alırken bunları yapıyoruz. Yani İslami yaşarsak hiçbir şey olmaz İnşallah. Virüsün bulaşma yollarından biri de hapşırmak Ben sadece korona olarak değil kış mevsiminde ya da kalabalık ortamda hapşırırken ağzımızı normalde de kapatmalıyız. Toplumun içerisinde hapşırmak tıksırmak ayıp bir şey. Bu karşı tarafa yapılan bir saygısızlık. Görgü kurallarını aykırı zaten. Bu gibi şeylere uyarsak hiçbir şey olmaz” ifadelerini kullandı.
“BEN HİÇBİR ÖNLEM ALMADIM”
Virüslere karşı hiçbir önlem almadığını söyleyen Fahri Güler, “Ben hiçbir önlem almadım. Aldığımız portakalı dahi yıkayıp yesinler ithal ürünleri kullanmasınlar. Zincir marketlerinde satılan sucuk, pastırma tavuk eti gibi hazır şeyleri yemesinler. Gidip kasaptan yaptırsın sucuğunu, etini oradan yesinler. İthal gelen malları yemesinler ben bunları yapıyorum bunları tavsiye ediyorum. Başka kesinlikle bir şey yemiyorum. Çin malını kesinlikle kullanmıyorum hayatta kullanmadım Çin malını. Arabam var arabama bile Çin malı bir urun alıpta takmadım. Virüslere karşı alınacak en önemli faktör maske diye düşünüyorum. Tokalaşma öpüşme Hapşırma gibi şeylere dikkat etmemiz gerek. Halkımızın daima elini yüzünü temiz tutması elini su ile yıkamadan yemek yememesi gerektiğini düşünüyorum” şeklinde konuştu.
“MÜŞTERİLERLE BİREBİR İRTİBAT KURUYORSUN”
Berberlerin virüslerin bulaşması bakımından en fazla maruz kalan esnaflardan biri olduğunu değinen Mehmet Özkan, “Öncelikle temizliğimize dikkat ettikten sonra sık sık elimizi yıkayıp başka neye gerek kalıyor ki. Önemli olan temizliğimize dikkat etmemiz ellerimiz kolonya ile yıkamalıyız. Önemli olan bu diye düşünüyorum. Bakanlığımızın açıkladığına göre zaten maskede çözüm değil onun için biraz daha tedbirli davranmak gerekli bilhassa özellikle kapalı yerlerde çok fazla kalmamak bu önemli olan. Biz bununla ilgili önlem aldım. Ben zaten emekli olmuşum temizliğime dikkat ediyorum çarşıya çıktım zaman elimi yıkıyorum yani bunun gibi şeyler yapıyorum. Benim en esas mesleğim berberlik bizdeki en önemli risk berberlerde şu anda. Çünkü müşterilerle birebir irtibat kuruyorsun. İnsan ister istemiz tıraş ederken dokunacaksın. Bu noktada berberler çok önemli noktaya sahip en fazla virüslere maruz kalan meslektir.
“HER YERE DOKUNULMAMALI”
Hazime Savaş ise şunları kaydetti, “Virüsün yeni geldiği için devletimiz önlemleri aldığını düşünüyorum. Yine de söyledikleri gibi elimizi yüzümüzü temiz tutmalı ve hijyen olmalıyız her yere dokunulmamalı selamlaşmamızı söylüyorlar. Bunu da yapıyoruz ve dikkat ediyoruz. İnsanlarla ne tokalaşmalı ne de Türk milleti selamlaşırken öpüşmeyi çok sevdiği için yanaklardan ondan uzak durmalıyız” dedi.
(Haber: Ege Özdemir - Abdulsamet İspir)
