MHP Genel Başkan Yardımcısı Sefer Aycan, beraberindeki milletvekili aday adayları ile birlikte Andırın’a çıkartma yaptı. İlk olarak MHP Andırın İlçe Başkanlığını ziyaret eden Aycan ile milletvekili aday adayları daha sonra Cumhur İttifakı’nı anlatmak üzere Andırın Esnaf ve Sanatkârlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Toplantı Salonu’nda ilçe halkıyla bir araya geldi. Andırınlıların desteklerini beklediklerini ifade eden Aycan, Andırın’dan seçimde ciddi bir oy oranı çıkmasını istedi. 24 Haziran’daki seçimin Türkiye için bir dönüm noktası olduğunun altını çizen Aycan, “Ülkemizde yeni bir sistem uygulanıyor. Tabii bu sistemin mimarı genel başkanımızdır. Genel başkanımız bu yüzden 5 yıllık süre içerisinde de bu sistemin yerleşmesi içinde destek vereceğini söylemiştir. Milletvekilliği seçimlerinde yine genel başkanımızın ısrarla üzerinde durduğu konu şu; kendi amblemimizle seçime giriyoruz. Başka bir partinin adı altında seçime girmiyoruz. MHP olarak seçime giriyoruz ve MHP’ye mühür istiyoruz” şeklinde konuştu.

ANDIRINLILARIN DESTEKLERİNİ BEKLİYORUZ”
Aycan, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi: “Şu anda 32 tane aday adayımız var. Bu aday adaylarımız Kahramanmaraş’ın değişik ilçelerinden veya merkezde bulunuyorlar. Geldiler genel merkezimize adaylık sürecinde başvuru da bulundular. Daha fazla sayıdaydı ama bazı arkadaşlarımız uygun görülmediği için şu anki sayı 32 olarak gözüküyor. 32 aday adayımız çalışmalarını sürdürüyorlar. Bugünde beraber Andırın’a geldik. Andırınlıların desteklerini bekliyoruz. Biliyorsunuz 21 Mayıs’ta aday listelerinin Yüksek Seçim Kurulu’na verilmesi için son gün. O gün genel başkanımız tüm aday adayları arasından bir değerlendirme yaparak Kahramanmaraş’ı değerlendirerek 8 kişilik listemizi belirleyecek. Tabii Kahramanmaraş’ı özel olarak genel başkanımız çok yakından biliyor. Andırın’ı daha çok biliyor. Hatta Andırın’ı bizden alıp götürmeye bile niyetli. Biz sizinle birlikte olmaktan dolayı mutluyuz. Andırın Kahramanmaraş’ın bir parçasıdır. Buradaki arkadaşlarım adına söz veriyorum. Biz bu 8 kişilik kadronun arasına girsek te girmesek te hepimiz filen bu seçim sürecinde adaymış gibi çalışacağız. Listedeki yerimize bakmayacağız. Hep birlikte ülkemize sahip çıkacağız. MHP’ye sahip çıkacağız. Buna da bütün arkadaşlarım söz veriyorlar.

PARTİMİZ İÇERİSİNDE BİR TAKIM MANİPÜLASYONLAR OLDU”
15 Temmuz olaylarından sonra ülkemizin çok ciddi badireler atlattığı tamamen bir ablukaya alındığı hem içten hem dıştan saldırılara maruz kaldığını hep birlikte gördük. Maalesef daha önce çözüm süreci adı altında başlayan ve bunun gevşemesiyle ortaya çıkan terör faaliyetleri dolayısıyla özellikle Güneydoğu’da terör olayları artmıştı. Ama seçimler yaşadık. O seçim süreçlerinden sonra özellikle partimiz içerisinde de bir takım manipülasyonlar oldu. Maalesef bizden görünen içimize sızmış bazı kişiler birilerinin yönlendirmesiyle birilerinin müdahalesiyle partimize karşı hareket başlattı ve bu süreçte bir takım sıkıntılar yaşadık. Çok şükür tüm o sıkıntılarda genel başkanımızın duruşu ile genel başkanımızın müdahalesiyle bu olayların hepsini bertaraf ettik. 756 gün süren eziyet sonrasında çok şükür kongremizi de yaptık ve yeni yönetim organizasyonunu da oluşturduk. Tabii bu 756 gün boyunca genel başkanımıza olmadık saldırılarda bulundular. Partimizin içini karıştırmaya çalıştılar. Bunlar zaten baştan art niyetlilerdi. Bunların hepsi bir oyundu. Partimizi parçalamak genel başkanlığı ele geçirmek üzere görevlendirilmiş kişilerdi. Hanımefendi o günlerde bile 15 Temmuz’dan bahsediyordu. Yani 15 Temmuz’un tarihini biliyordu ve 15 Temmuz’da başbakan olacağını söylüyordu. Demek ki birileri bunu yönlendirmiş. Birileri buna bu güvenceyi vermiş ki harekete geçirmişler. Bu görevli şahsiyet partimizin içerisinde yaptığı tahribat sonrasında zaten emelini gerçekleştirdi ve ayrı bir parti kurarak bugün seçimlere kendileri de katılıyor. Buna çok üzülmüyorum. Ama bizim içimizde görünen bizimle yol yürümüş bizimle sırt sırta vermiş kardeşimiz dediğimiz insanların bugün partimizin karşısında olmalarından dolayı da utanıyorum. Onların bu noktaya gelmesinde benimde rolüm olduğu için hepinizden özür diliyorum.

TÜRKİYE’NİN YENİ YÖNETİM SİSTEMİ DEVLET BAHÇELİ’NİN ESERİDİR”
Badireleri attıktan sonra genel başkanımız ülke gündemine hükmeden ülkenin kaderini belirleyen çıkışlar yaptı. Ne yaptı? Bir gün meclis kürsüsünde cumhurbaşkanına seslendi. Bu böyle olmaz. Türkiye’nin gündemini sürekli meşgul etmeyelim. Başkanlık sisteminde niyetimiz kesinse gelin bunu meclise getirin konuşalım ve uygun olursa destek verelim. Vazgeçtiyseniz de o zaman anayasal çizgiye çekilin anayasal kurumlar işlesin devletin önünü açalım dedi. Tabii bu teklif cumhurbaşkanı tarafından da destek buldu ve görüşmeler sonrasında cumhurbaşkanı MHP ile birlikte yürüyeceklerini ve MHP ile birlikte bu konuda çalışma yapmak istediklerini söylediler. Bunun üzerine genel başkanımız paketi sundu. Daha sonrada bir komisyon oluşturarak bu komisyon anayasa değişikliği paketini hazırladı. Yani yeni Türkiye’nin yeni yönetim sistemi Devlet Bahçeli’nin eseridir. Bugünde ondan sonraki olayları buna bağlamak lazım. Bu değişen sistemle birlikte seçim sistemi de değişmiş bulunuyor. Bunun bir an önce hayata geçmesi gerekiyordu. Bunun üzerine genel başkanımız bu seçim ortamının da bir an önce gerçekleşmesi ve ülkenin önünün açılması için yine bir grup konuşmasında genel seçimlerin önü açılması teklifinde bulundu. Bu teklifte cumhurbaşkanı tarafından uygun bulundu. İşte bugün 24 Haziran’da yapılacak olan seçim süreci nedeniyle buradayız. Seçim süreci başlamıştır. Bununla ilgili YSK’nın kararı da yayınlanmıştır. Bu karar doğrultusunda da 2 ayrı seçim takvimi şu an yürürlüktedir.

MİLLETVEKİLLİĞİ SEÇİMİNDE MHP’YE MÜHÜR BASACAKSINIZ”
Yapılan yasal değişikliklerle bundan sonraki seçimler hep 2 süresince olacak ve 5 yılda bir tekrarlanacak. Yani bu 24 Haziran’dan sonra da 5 yıllık bir süre var ve 5 yıllık süre için hem cumhurbaşkanı seçeceğiz hem de bununla birlikte TBMM’ye de milletvekillerini seçeceğiz. Şu anda görünen o ki 6 tane cumhurbaşkanı adayı olacak. Orada parti amblemi yok. Oy pusulasında sadece adayların ismi ve resmi olacak. Biz MHP olarak genel başkanımız orada da bir devlet adamı duruşu gösterdi. Bir pazarlık yâda alışveriş yapmadan ülkenin içinde bulunduğu durum nedeniyle bu seçimde MHP’nin aday göstermeyeceğini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı cumhurbaşkanı adayı olarak göstereceğimizi söyledi. Bu nedenle genel başkanımızın sözü sözümüzdür. Bu cumhur ittifakında biliyorsunuz AK Parti ile bir ittifak protokolü yaptık. Milletvekili seçimlerinde cumhur ittifakı adıyla giriyoruz. Ama partimizin amblemi ile partimizin milletvekili adaylarıyla. Cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan’a evet diyeceksiniz ama milletvekilliği seçiminde MHP’ye mühür basacaksınız.

NE KADAR ÇOK MİLLETVEKİLİNİZ VARSA SESİNİZ O KADAR ÇOK ÇIKAR”
Genel başkanımız bu kadar saldırılara rağmen bütün terör örgütlerinin uğraşmasına rağmen genel başkanımız tek başına dimdik durmaktadır. Grup kurmak için mecliste 20 vekil olması gerekiyor. 1 Kasım’da 40 vekilimiz vardı. Maalesef sizlerin oylarıyla seçilen 5 kişi partimizden ayrıldı. Ama genel başkanımız tek başına duruş gösteriyor. Şimdi yeni sistemde TBMM içerisinde partimizin ve genel başkanımızın daha güçlü olması için destek istiyoruz. Ne kadar çok sayınız varsa ne kadar çok milletvekiliniz varsa sesiniz o kadar çıkar. Türk milleti her sıkıştığında MHP nerede diyor? Ülkücüler her zaman devletinin yanında olmuştur. 80 öncesinde de devletinin yanında olmuştur. Devletin organları duruş göstermez iken ülkücüler komünistlerin karşısında duruş göstermiştir.

Haber: Emre Akkış

Editör: Mahmut Beyaz