Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın ‘Enflasyonla Topyekûn Mücadele Programı’nı tanıttığı organizasyonda yeni çıkacak Hal Yasası ile komisyonculuğun kaldırılacağını açıklaması hal esnafının tepkisine neden oldu. Bakan Albayrak, geçtiğimiz günlerde Hal Yasası ile komisyonculuğun kaldırılacağının bilgisini vererek “Enflasyon ile mücadele kapsamında sebze, meyve ve benzeri fiyatların ucuzlamasını temin etmek için Hal Yasası ile ilgili değişiklik ve Meclise gelmesi ile ilgili süreç bu ay içinde inşallah nihayete eriyor. Çok beklenen bir süreç bu. Artık Ekim ayı itibariyle bunu Meclis Komisyonunda göreceğiz. Bu değişiklikle komisyonculuk kaldırılacak. Yeni haller kurularak satıcı sayısının ve rekabetin artırılması, üretici ve üretici örgütlerinin satış imkanlarının artırılması öncelikli hedef olacak” ifadelerini kullanmıştı. Bakan Albayrak’ın Hal Yasası ile komisyonculuğun kaldırılacağına dair sözleri Kahramanmaraş’taki hal esnaflarının tepkisini çekerken, Kahramanmaraş Kabzımallar ve Komisyoncular Odası Başkanı Halit Orhan, son zamanlarda halcilerin günah keçisi seçildiğini belirterek, adeta dert yandı. Fiyatlarının yüksekliği sebebiyle en çok konuşulan sebze olan domatesin fiyatlarını örnek gösteren Orhan, domatesin tarlada ve markette ne kadara satıldığının ya da giderlerinin kolay bir şekilde öğrenilebileceğini belirterek, “Gece gündüz halkımıza gıda temin etmek için çalışan binlerce insanın emekleri bir anda silinip stokçu, menfaatçi gibi gösterilmesinden şikayetçiyiz” dedi.

HER FIRSATTA HALCİLERİ SUÇLAMAK DOĞRU DEĞİL”

Fiyat artışlarının olduğu dönemlerde suçlunun her zaman hal esnafı olarak görülmesinin yanlış olduğuna dikkat çeken Orhan, “Maalesef uzaktan davulun sesi hoş geliyor her zaman ki gibi. Domates pahalansa halci suçlu, patates pahalansa halci suçlu, enflasyon yükselse tabi ki yine halci suçlu vesaire bir çok suçu var bu halci arkadaşlarımın. Mazot kaç lira? İş-işçilik maliyetleri nerededir nasıldır? Bunların hatırını soran yok çok şükür. Günümüz şartlarında ticaretin kuralları değişmiştir. Her ürünün fiyatını sorup öğrenme, giderlerini hesaplama imkanına sahibiz. Domatesin tarlada ne kadar olduğunu ve marketlerde kaç paraya satıldığını, ne kadar masraf, vergi, kar olduğu hesaplanabilir. Ama her fırsatta halci esnaflarımıza suç bulunması doğru değildir” dedi.

MENFAATÇİ VE STOKÇU GÖRÜLMEKTEN ŞİKAYETÇİYİZ”

Hal esnaflarının emeklerinin son zamanlarda silinmesine, bu nedenle menfaatçi ve stokçu gibi görülmesinden şikayetçi olduklarını dile getiren Orhan, “Gece gündüz halkımıza gıda temin etmek için çalışan binlerce insanın emekleri bir anda silinip stokçu, menfaatçi gibi gösterilmesinden şikayetçiyiz. Suçlu olduğu taraflar vardır halci kardeşlerimizin. Çiftçisine yerli tohum bulamadığı için suçludur mesela, yerli ilaç firmalarından yerli ilaç temin edemediği için suçludur, tohumları ithal eden firmalarla çalıştığı için suçludur, tohumların ismi Türkçe olmadığı için suçludur, en basiti ismini telaffuz edemediği tohumları almak zorunda olduğu için suçludur, dolarla Euro’yla almak zorunda olduğu için suçludur. Bu tedirginliğin ortadan kalkması için bir an önce değerli büyüklerimizden destek bekliyoruz. Tüm kamuoyuna saygılar sunarım” ifadelerini kullandı.

HIRSIZ DİYE KÜFÜR YEMEYEN PAZARCI KALMADI”

Geçtiğimiz hafta içerisinde bir belediye başkanının alış ve satış fiyatları farklı olduğu öne sürülen bir pazarcıya yaptığı “Ya fiyatı indir ya da pazarı terk et” uyarısına sert çıkan Halit Orhan, “Bir başkan yüzünden birkaç gündür hırsız diye küfür yemeyen ne bir pazarcı ne de bir halci kaldı. Herkes sıcak yatağında yatarken, sofralara o sebze meyvenin nasıl ve ne zorluklarla geldiğini bilmeyen insanlar, sanki Türkiye'de herkes işini doğru yapıyormuş da tek hırsızlık yapan pazarcı ve halciymiş gibi abalıya vurup duruyorlar. Buranın başkanı olduğum için söylemiyorum, pazarcılar ve halciler çok meşakkatli ve kutsal bir meslek icra ediyorlar. Ben insanlardan şunu unutmamasını istiyorum, herkes evinde sıcak yatağında yatarken o gecenin ayazında sokaklarda kimler var biliyor musunuz? Bir halci, bir de polis var” şeklinde konuştu.

PAZARCI ARKADAŞ FİŞ KESTİRMEMİŞ, ESKİSİNİ GÖSTERMİŞ”

Belediye Başkanının denetlemede gördüğü fişin eski olduğunu dile getiren Orhan, “O Belediye Başkanının denetim yaptığı gün domates tarlada 4 TL, hallerde 4.25 TL ve pazarda da 5 TL idi. Merak edenler aynı gün internetten Mersin Yayla’da domatesin fiyatını öğrenebilir. Madem domates tarlada 0.70 TL idi ise, bu belediye başkanı tanzim satış mağazasında bin ton domates getireydi de vatandaşa ucuz domates satsaydı ya. Yapamazdı çünkü kendisi de biliyor domatesin o fiyatta olmadığını. İkinci bir konuya dikkat çekmek istiyorum, pazarcı arkadaşımız o gün domatesi halden fiş kestirmeden çıkarmış. Getirdiği fiş de arabasında 4 ay önce aldığı domatesin fişiymiş. Fişsiz domates sattığı için ceza yemeyeyim diye o eski fişi getirmiş. Olay çok hızlı geliştiği için bu detay gözden kaçmış” açıklamalarında bulundu.

DOMATESTE FİYATLAR DÜŞMEZ!”

Maliyetlerin yüksek olması ve ürün azlığı nedeniyle sera üretimi domatesin tezgahlardaki yerini almasıyla dahi domatesin fiyatında düşüş olmasının zor olduğunu belirten Orhan, “Üretici geçen yıl para kazanamayınca bu yıl başka çeşitleri ekmeye başladı. Talep çok ama mal olmayınca fiyat yükseliyor. Burada biz tarımı para ettiği zaman niye çok para etti dersek felaketten kurtulamayız. Bu konunun tüm paydaşlarıyla birlikte konuşmalıyız ve çözüme kavuşturmalıyız. Bu maliyetlerin altında üretici domates sattığı zaman batar. Çiftçi batarsa ertesi yıl domates 8-10 lira olur. Hangi ürün az ekilirse, onun fiyatı yüksek oluyor. Tüketici açısından 5 lira pahalı ama bizim girdimiz son iki ayda yüzde yüz arttı. Üretici 2 liraya domates satarsa batar. Bir ay sonra domates geldiğinde de fiyatlar düşmez. Domatesi ucuza yersen o zaman üreticiyi batırırız. Fiyatlar düşmez. Bu girdilerle domates ve diğer sebzelerde fiyat düşmez” diye konuştu.

(Haber: Ahmet Güneçıkan)

Editör: Mahmut Beyaz