Yaşadığımız hayatta günümüz temposu ya oturarak, ya ayakta, ya da sık veya kısa hareketlerle geçirmekteyiz. Vücudumuz buna ne kadar dayana bilir? Sağlıklı, formda ve zinde bir bedene sahip olmak istiyorsak düzenli spor yapıyorum diye bilmek adına haftada en az üç veya dört gün egzersiz yaparak sağlığımızı koruma altına alabiliriz. Önemli olan ihtiyacımız kadar bize fayda ve yarar sağlayacak spor çeşitlerini ve hareketliliklerini seçmeliyiz. Sporu hem kilo kontrol etmek veya kilo almak adına yapmalıyız. Spora nasıl başlamalıyız çok önemli ne aç nede tok olmalıyız, yemekten en az iki veya üç saat sonra, spor öncesi enerji verici veya metabolizmayı hızlandırıcı tuzsuz çerezler, kafeinler alabiliriz.

***

Yürüyüşlere koşulara başlamadan önce dikkat etmemiz gereken en önemli başlangıç eklem hareketleri hafif streching ve ön ısınmadır. Tempolu yürüyüşler jok koşular nasıl olmalı, kendimize göre belli bir hedef belirleyerek antrenman programımızı ayarlamalıyız. Biz kardiyo genel kondisyon koordinasyon yapıyorsak koşu bantları bisikletler spinnig gibi aletleri fiziksel yapımıza sağlığımıza göre seçmeliyiz. Antrenman süresi en az 60-90 dk. Arası olmalı, her şeyin azı yarar çoğu zarar olduğu gibi sporun fazlasıda zarar. Yoğun egzersiz temposu içinde olmak her gün vücudu gereğinden fazla yormak, zorlamak yarar yerine zarardır. Vücut direncini düşürdüğü gibi gribal enfeksiyonlara ve bir çok arızaya yol açar. Tabi ki yürüyüşlerle fizik yapımızı güçlendiremeyiz insan vücudu bir dirence karşı çalışmadan güç kazanmaz kas Hacmi=Kuvvet bu denklemi unutmayalım. Yürüyüş bitti, spor bitti olmasın ısındıktan sonra neler yapmalıyız? İnsan vücudu araba gibidir motor ısınmadan yağ yakmaz, yağların yüzde70’ni bağırsaklar yakar. Kuvvet olarak basit şınav ve barfiks hareketler, sıçramalar ip atlamalar yarım sukuatlar bir dirence karşı çalışmalar bizi zamanla daha güçlü hale getirir iş hayatımızdaki performansımızı dayanıklılığımızı ve yorgunluğa karşı koyma mukavemetimizi artırmış oluruz.

***

Minderden silindir gibi geçti.1977-1978 yılı Tercüman Gazetesi’nin spor sayfası manşeti. Beş rakibini tuşla yenen 15 yaşındaki Kahramanmaraşlı Karakız bir yıl içerisinde, Yıldızlar, Gençler ve Büyüklerde Türkiye şampiyonu olarak Milli Takıma girmeye hak kazanmıştır. Bununla ilgili final maçımdaki anımı anlatmadan geçemeyeceğim. Yılların tecrübeli ismi büyümüz abimiz Ömer Sakız’ı ile final yapıyoruz supleks oyunu ile tuşladıktan sonra minderde baygınlık geçirdi bir süre sonra ayağa kalkarak hakem elimi kaldırdı bana dönerek, “çırak benim güreş hayatım bur da sona erdi yolun açık olsun” dedi. Şuan aramızdan ayrılalı on yıl oldu Allah mekanını cennet eylesin nur içinde yatsın. Sağlıkla hoşça kalın