Bugüne kadar yaptığı birbirinden farklı çalışmalarla dikkat çeken KSÜ Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Güvenç, yine önemli bir çalışmaya imza attı. Güvenç bu kez de Türkiye’deki biber üretiminin dış ticaretini ve rekabet gücünü kaleme aldı.

İşte Prof. Dr. İsmail Güvenç’in Kuzu Göbeği Mantarı ile ilgili verdiği bilgilerin detayları şu şekilde;

TÜRKİYE’NİN EN YAYGIN ÜRETİLEN SEBZELERİNDEN BİRİSİ BİBERDİR”

Soru: Biberi kısaca tanıtır mısınız?

Türkiye’de yaygın olarak üretilen sebzelerde biri de biber(Capsicum annum) olup birçok varyetesi bulunmaktadır. Biberin olgunlaşmamış veya olgun meyveleri taze veya işlenmiş (biber salçası, baharat veya turşu) olarak tüketilmektedir.

ÜLKE GENELİNDE YILLIK ÜRETİM ORTALAMA 2 MİLYON 782 BİN 354 TON”

Soru: Biberi kısaca tanıtır mısınız?

2018 yılı verilerine göre 2.782.354 ton biber üretimi vardır. Bu üretimin % 8,17’ini kuru biber % 91.83’ü ise taze biber üretimi meydana getirmektedir. Bununla birlikte sanayiye işlenen (kuru ve taze salçalık) biber üretimi ise % 48.61’lik bir paya sahiptir. Biber Ege, Marmara ve güney illerimizde salça, kurutma veya toz ve pul baharat biber üretiminde yetiştiricilik ve işleme aşamalarında önemli bir istihdam kaynağıdır. Önemli biber üretici illerimiz arasında, Bursa, Samsun, İzmir, Hatay, Gaziantep, Kilis, Kahramanmaraş yer almaktadır. Bu veriler Türkiye’de biberin taze tüketimi yanında işlenerek mamul ürün olarak değerlendirilmesinin de önemli olduğunu göstermektedir. Biberde ihracat ve rekabet gücünü inceleyen çalışmalar oldukça sınırlı olması konunun ayrıntılı incelenmesini zorunlu kılmaktadır. Bu nedenlerle yaptığımız bilimsel bir inceleme ile Türkiye’de işlenmiş ve taze olarak değerlendirilen önemli bir sebze olan biberin üretimi, dış ticareti ve rekabet gücü değerlendirdik.

TÜRKİYE DÜNYA TAZE BİBER ÜRETİMİNDE % 7,23’LÜK BİR PAYA SAHİPTİR”

Soru: Dünya ve Türkiye Biber üretimini karşılaştırma yapsak ne söylersiniz?

2004-2017 döneminde Dünya ve Türkiye’deki taze biber üretimini inceledik. Dünya biber üretimi 2004’de 2.46 milyon ton iken % 46,56 oranında artarak 2017’de 36.09 milyon ton olarak gerçekleşmiştir. Türkiye biber üretimi ise 2004’de 1.7 milyon ton iken % 53,42 oranında artarak 2017’de 2.60 milyon tona yükselmiştir. Türkiye dünya taze biber üretiminde % 7,23’lük bir paya sahiptir. Türkiye’nin biber üretimi de incelenen 2004-2017 döneminde düzenli olarak artmıştır. Bu artış nüfus artışınında üzerindedir. Şöyle ki Türkiye nüfusunun 2005 yılında 67.7, milyon, 2018 yılında ise 82.0 milyon olduğu toplam biber üretimimizde dikkate alındığında taze biber üretiminin 2005 yılında fert başına 27-28 kg kadar iken 2018 yılında 30-32 kg’a yükseldiği ortaya çıkmaktadır.

BİBERLER 4 ÇEŞİDE AYRILIYOR”

Soru: Biberin işlenmesi yani sanayi sebzesi olarak değerlendirildiğini biliyoruz! Ne dersiniz?

Taze biberler ise salçalık, dolmalık, sivri ve çarliston olarak ayrılmaktadır. 2018 yılı verilerine göre 2.782.354 ton biber üretimi vardır. Bu yılın verilere göre miktar olarak üretimin % 8,17’ini kuru biber üretimin oluştururken taze biber üretimi % 91.83’lük bir paya sahiptir. Başka bir açıdan ise sanayiye işlenen (kuru ve salçalık) biber üretimi ise % 48.61’lik bir paya sahiptir. Bu veriler biberin taze tüketimi yanında işlenerek mamul ürün olarak önemini de göstermektedir.

SEBZE OLARAK OLGUNLAŞMAMIŞ VE OLGUN MEYVELERİ TÜKETİLİR”

Biberlerin hangi çeşitlerinin olduğunu ve ne işe yaradığını söyleyebilir misiniz?
Ülkemiz şartlarında yaygın yetiştirilen sebzelerden bir tanesi de biberdir. Ülkemizde çok sevilerek tüketilir. Sebze olarak olgunlaşmamış ve olgun meyveleri tüketilir. Örneğin halkımız arasında ‘Kapya Biberi’ olarak bilinen kırmızı biberin salçası yapılır. Kırmızı meyveler olgun meyvelerdir. Dolayısıyla tüketilebilir. Diğer gruplara baktığımızda ise tam olgunlaşmamıştır ve yeşil haldedir. Biz bunlara bilimsel alanda ‘ham meyveler’ diyoruz. Olgunlaşmadan tüketilir. Bunlar da dolmalık olarak adlandırılan gruplar. Çarliston dediğimiz gruplar biraz açık renkli bir yeşildir. Bir de acı sivri dedikleri daha koyu yeşil renkli olan biberler vardır. Ülkemiz pazarlarında bu 4 grup biber artık yıl boyunca pazara arz ediliyor. Geçmiş yıllarda Kapya Biberine yaz aylarında rastlanıyordu ama son yıllarda kış aylarında da bulmak mümkün. Yüksek fiyatta alıcı da buluyor. Dolayısıyla biber, üreticisine çok yüksek bir gelir getiriyor. Tüketicilere baktığımızda da gerçekten C Vitamini açısından önemli bir fayda sağlıyor. Tabii içerisinde ‘Kapsaisin’ adında bir kimyasal var. Acılığı verir. Kahramanmaraş’ta gerçekten çok acı biberler var. Vatandaşlarımıza şunu söylemek lazım; ağzınız yandığı zaman yoğurt ve süt içmenizi öneriyoruz. Yoğurt ve sütteki maddeler, acı reseptörlerini engelliyor. Su içmekle acılık geçmez. Baharat yapılan biberlerin ince etli olması gerekir. Örneğin dolmalık biberler daha kalın etlidir. İyi kuruması lazım. İyi kurumamış baharatları kesinlikle almalarını önermiyorum çünkü bunlarda Alfatoksin denen bir mantar gelişir. Bu da birçok hastalığın tetikleyicisidir. Dolayısıyla yaz aylarında salçaları veya baharatları uygun şartlarda hazırlamak gerekir. Ek olarak da ‘İsot Biberi’ olarak bilinen aşırı karartılmış, uygunsuz şartlarda hazırlanan biberlerden kesinlikle kaçının.

TÜRKİYE’NİN BİBER İHRACATI 2016’DA 90,0 MİLYON DOLARA YÜKSELMİŞTİR”

Soru: Biberin dış ticareti ne durumda ihracat/ithalat dengesi nasıl?

Dünya taze biber dış ticaretinde 3.2 milyon ton kadar bir ürün ihracatı/ithalatı söz konusudur. Türkiye’nin biber ithalatı yıllara göre dalgalı bir durum göstermekle birlikte oldukça düşüktür. Dünya biber ihracatında Türkiye’nin payı 2012’de % 2.39’i iken 2016 yılında % 2.94’dir. Türkiye’nin soğan ihracatı incelenen 2012-2016 döneminde artmıştır. Türkiye ihracatı/ithalatı dengesi bakımında biberde fazlası olan bir ülke konumundadır. Ayrıca, Türkiye’nin biber ihracatı 2012’de 74. milyon dolar iken 2016’da 90,0 milyon dolara yükselmiştir. Aynı yıllarda Türkiye’nin dünya ihracatındaki payı ise sırasıyla % 1,69 ve % 1,82 olarak belirlenmiştir. Bu verilerde Türkiye’nin biber ihracatında olumlu yönde bir gelişmenin olduğunu göstermektedir.

REKABET GÜCÜMÜZ ORTA DERECEDE”

Soru: Biberde Türkiye’nin rekabet gücü var mı?

Türkiye’nin biberde dış ticaretinde rekabet gücünü de 2012-2016 döneminde incelendim. Bu dönemde Türkiye’nin rekabet gücü var olup, 2012-2015 döneminde zayıf 2016 da ise orta derecede rekabet gücünün var olduğu belirlenmiştir. Bu katsayının 1-2 arasında olması zayıf; 2 ile 4 arasında olması bir ülkenin orta derecede ihracatında karşılaştırmalı üstünlüğe (rekabet gücüne) sahip olduğunu göstermektedir. Bu çalışmadan elde edilen bulgular Türkiye’nin rekabet gücünün 2012-2016 döneminde zayıf/orta derecede olsa da var olduğunu ancak 2016 yılında bir orta derecede avantajının olduğunu göstermektedir.

ÜRETİMDE İLLER SIRALAMASINDA 5’İNCİ SIRADAYIZ”

Soru: Kahramanmaraş’ın baharatlık biber üretim potansiyeli nedir?

Önemli bir biber üreticisi ve işleme yapan bir ildir. 2017 ve 2018 istatistiklerine baktığımızda Kahramanmaraş 5. Sırada yer almaktadır.X

2017

2018

Adıyaman-2

1368

1710

Aydın-9

3800

3601

Bursa-16

5320

5880

Gaziantep-27

54900

59100

Hatay-31

3484

2690

Kahramanmaraş-46

17620

24625

Kilis-79

29500

31500

Muğla-48

20

24

Şanlıurfa-63

63252

98250

179264

227380


 

ÜRETİM VE PAZARLAMA İÇİN GEREKLİ TEDBİRLER ALINMALIDIR”

Soru: son olarak ne dersiniz?X

Bu çalışmada Türkiye’nin gerek toplamda gerekse fert başına biber üretim miktarında düzenli bir artmanın olduğu belirlenmiştir. Biber ihracatında miktar ve değer olarak bir artma vardır. Bu gelimeler biberde ihracatta rekabet gücünü de etkilemiştir. Nitekim 2012-2015 döneminde ihracatta rekabet gücünün zayıf; 2016 yılında ise rekabet gücünün orta yok olduğu (avantajının var olduğu) tespit edilmiştir. Sahip olduğu ekolojik şartlar biber üretimine oldukça uygun olan Türkiye; bu potansiyelini iç ve dış pazar ihtiyaçlarını karşılamak için daha fazla değerlendirmesi mümkündür. Bu amaçla üretim ve pazarlama için gerekli tedbirler alınmalıdır.

Haber: Emre Akkış

Editör: Mahmut Beyaz