Esnafın hâlihazırdaki durumu ve piyasalardaki işleyiş ile ilgili gazetemize açıklamalarda bulunan Bakkallar, Bayiler ve Şekerciler Odası Başkanı Şeref Özsoy, devletin esnafa sahip çıkması gerektiğini söyledi. Esnafın artık tıkanma noktasına geldiğini anlatan Özsoy, yetkililerden faizsiz kredi verilmesini istedi. Özellikle son zamanlardaki ekonomik dalgalanmayla birlikte küçük esnafın nefes dahi alamadığını vurgulayan Özsoy, “Esnaf ve sanatkâr olarak piyasamız gerçekten çok daraldı” diye konuştu.
“GELİR GİDERİ KARŞILAMAZ OLDU”
Artık gelirin gideri karşılamadığını ifade eden Özsoy, “Esnaf ve sanatkâr olarak piyasamız gerçekten çok daraldı. İnsanlarımızın cebine dokunduğunuz zaman kötü olursunuz. Bu durum bu şekilde devam ettiği sürece de kötü olacak. Önceden esnaf serumla yaşıyor diyordum. Artık esnaf serumu çıkarttı, küçük esnaf nefes alamaz oldu. Bundan dolayı da sorun yaşamaya başladık. Hatta bazı esnaflarımız işyerlerini kapatmaya başladı. Çünkü artık gelir gideri karşılamaz oldu. Devletimizin bize acil çözüm üretmesi gerekiyor. Biz faizli kredi istemiyoruz. Çünkü biz bu aldığımız krediyi geri ödeyemiyoruz. Bize faizsiz iş sahası açılması lazım. Bize ÖTV, KDV gibi bir takım kolaylıklar sağlansın. Biz zaten ahilik kültüründen gelen esnaflarız. Ama bir yandan bizde de sorun var. Hükümetimiz, devletimiz bize faizli kredi veriyor. Kredi verdiği zaman biz gidip arabamızı değiştiriyoruz, başka bir şeyler alıyoruz. Bunları yapmamız lazım. Bize gerçekten lazım olan şeyleri almamız yâda yapmamız gerekiyor. Bunu da yapmadığımızda esnaf olarak çöküşe geçiyoruz” şeklinde konuştu.
“ESNAF İLE VATANDAŞ ARASINDA UYUMSUZLUK BAŞLADI”
Esnaf ile vatandaş arasında uyumsuzluklar başladığına dikkat çeken Özsoy, sözlerinin devamında şöyle konuştu: “2 yıl önce 20-25 bin TL civarında esnafa faizsiz kredi veriliyordu. Ama devletimiz bankalara esnafın almış olduğu faizsiz kredinin faizini bankalara ödedi. Şöyle olabilir; mesela devletimiz bankalara 8-10 bin TL faiz ödedi. Bu ödediği faizi bankaya yerine esnafımıza vermiş olsa hibe olarak zaten biz kendimizi açarız. Biz devletimizden bunu istiyoruz. Ekonomi bitti. Küçük esnaf artık nefes alamıyor. Esas sorun para kazanamamak. Para kazanamadığımız zaman telaş başlıyor. Yani sinirlerimize hâkim olamıyoruz. Adeta çatacak adam arıyoruz. Bu kez vatandaş ile esnafın arası geriliyor. Esnaf ile vatandaş arasında uyumsuzluk başladı.”
“MAHALLE KÜLTÜRÜ KALMADI”
“Daha önceden mahalle kültürü vardı ama artık bunlar bitti” diyen Özsoy, “Bugün evimize bir misafir dahi gelsin istemiyoruz. Çünkü o misafiri ağırlamak için en az 150 TL masraf yapacaksınız. Bizim cebimizde bu kadar para yok. Biz kendi halimizde kavrulamaz olduk. Bu her kesime yansıyor. Bir diğer sorunumuz da Suriyeli konusu. Biz kendi memleketimizde mülteci duruma düştük. Suriyeli esnaflarla eşit değiliz. Biz bütün şartları yerine getiriyoruz ama onlar getirmiyor. Dolayısıyla aramızda eşitsizlik oluyor” ifadelerini kullandı.
“OKULLARIN ÖNÜNDE SEYYAR SATICILAR VAR”
Okulların önlerinde seyyar satıcıların olduğunu ve bunların hem kantincilerin işini sekteye uğrattığını hem de sağlıksız gıdalar sattığını belirten Özsoy, şunları kaydetti: “Okul kantinlerinde şöyle bir sorunumuz var. Bugün Tarım İl Müdürlüğü'nde bir toplantımız vardı. Orada da dile getirdim. Kahramanmaraş'taki emniyet teşkilatımızın hepsine teşekkürlerimi iletiyorum. Biliyorsunuz okulların önünde seyyar satıcılar var. Bizim geleceğimizin yıldızı olan çocuklarımız okula gidiyor. Okullarda şöyle bir sorunumuz var; okul kantinlerinde bazı yiyecek ve içecekler yasaklandı. 16 Eylül'de okullar açıldığında inşallah artık logolu yiyecekler çıkacak ve kantinlerde onlar satılacak. Diğer satışlar yasaklanacak. Ben burada yetkililere şunu önermek istiyorum. Okul önünde seyyar satıcılardan satılan malzemeler hem kalitesiz, hem de imalat yeri belirsiz. Çocuklarımız bunları hiçbir zorluk çekmeden alabiliyorlar. Ben Bakkallar Odası başkanıyım. Okul kantinleri de bize bağlı. Şimdi çocuklar dışarıdan alışveriş yapıyor. Eskiden öğretmenlerimiz bizi dışarı göndermezdi, dışarıdan alışveriş yapmayalım diye. Ben Milli Eğitim Müdürümüze ve diğer yetkililere söylüyorum. Lütfen kapının önüne muhakkak bir güvenlikçi koyun.”
“ÖNCE ÇOCUKLARIMIZA EĞİTİMİ KENDİMİZ VERELİM”
Özsoy, son olarak sözlerine şunları ekledi: “Bundan ayrı olarak esrar, uyuşturucu kullanımı 10 yaşına kadar indi. Okullarımıza kadar geldi. Bu seyyar satıcılardan alınan şeylerin içinde hap veya benzer şeyler bile satılabiliyor. Ailecek hep beraber olalım ve birlik içinde çocuklarımıza sahip çıkalım. Yoksa bu çocuklarımıza yarın bir gün "eyvah" deriz ama iş işten geçer. Eğitim küçük yaşta, ailede başlar. Benim çocuğum yapmaz demeyelim, uyarıları dikkate alalım. Önce çocuklarımıza eğitimi kendimiz verelim, ondan sonra karşı taraftan bekleyelim bunu. Buna önlem almamız lazım. Çocuğumuz geldiğinde aldığı, yaptığı şeyleri kontrol edelim. İnanıyorum ve güveniyorum ki benim okul kantinindeki esnafım kendi yemediği mamulü çocuklarımıza asla satmaz.”
Haber: Emre Akkış
