ABD Başkanı Trump’un Türkiye dahil 36 ülkeye açtığı ekonomik savaş, dünyayı birbirine kenetledi. Rusya, Çin, Almanya Türkiye’den yana olurken Katar 15 Milyar Dolarlık yatırım kararı aldı. Başkan Erdoğan, ekonomik savaşın seyrini konuşmaları ile düşüşe geçirdi.

Doların yükselmesi, ekonomik tellalların ortaya çıkıp kriz çığırtkanlığı yapması, gerçek gündemin sahipleri tarafından karşılık bulmazken, Manşet Gazetesi, oto sanayi sitesinin nabzını tuttu. Gazetemize konuşan oto kaporta ustası Hüseyin Mutlugün, dolar bazlı bazı ürünlere zam geldiğini bunun ise bir anlam ifade etmediğini Türk malı ürünleri tercih ettiklerini, gelen müşterilerin de Türk malı ürünler istediğini belirtti.

TEK SIKINTIMIZ ÇIRAK BULAMAMAK

İşlerin dönem dönem durduğunu dönem dönem açıldığını bunun normal olduğunu belirten Mutlugün, tek sıkıntılarının çırak olduğunu belirtti. Çırakların ve kalfaların bir kısmının yerine Suriyeli çalıştırdıklarını belirten Mutluğün: “Aileler, eski zamanlarda olduğu gibi çocuklarını sanayiye gelmeye teşvik etmek istemiyor, çırağımız yok. Belli bir yaşa gelmeden yeni kanunda da çırak olarak çalıştıramıyoruz. Belli bir yaşa geldikten sonra sigorta yaparak çalıştırıyoruz, ya da Çıraklık Eğitim Okulları'na gönderebilmek için belli aşamalardan geçmeleri gerekiyor. En azından 4+4 sekizi tamamlaması gerekiyor. Daha sonraki zamanda herkes, her aile kendi çocuğu avukat, doktor, öğretmen, bankacı gibi meslek sahipleri olsunlar diye düşünüyor. Çocuklarını 'bunu becerebilir mi?' diye düşünmeden okullara yöneltiyorlar" dedi.

KENDİ AİLE FERTLERİ YETİŞTİRİMELİ

Zaanat işlerinde kendi aile bireylerinin yetiştirilmesinin önemli olduğuna dikkat çeken Mutlugün, kendi kardeşlerinin ve babasının bu işe aldığın ve yetiştirdiğini belirterek: “ Ustalarımızın da kendi erkek çocukları olduğu halde onları bu meslekte yetiştirmediler. Neden yetiştirmediler? Onlar da aynı düşünce tarzına, aynı hevese kapıldılar. Çocuğuna yedi sene, dört sene, beş sene, iki sene üniversite okutanlar var. İlkokulu, ortaokulu, liseyi ve üniversiteyi okuttuğu dükkanından, aynı dükkandan evini almış, aynı dükkandan arabasını almış, yıllarca gezmiş, gezinmiş, düğününü yapmış insanlar bu dükkandan ne kazandığının farkında değiller herhalde ki, çocuklarını bu mesleklere yöneltmiyorlar" diye konuştu.

İŞİNİ DÜZGÜN YAPAN USTALAR BU İŞTEN EKMEK YİYOR

Bugün benim erkek çocuğum olsaydı, ben onu bu meslekte yetiştirmek ister, benim arkamdan bu meslekten para kazanmasını isterdim. Çünkü ben inanıyorum, tüm kaportacılar işini düzgün yapan, aracını zamanında veren, müşterinin arabasıyla gezmeyen, müşterinin parasını çarçur etmeyen, müşterinin aldığı parçayı kenara koyayım da, bunu başka arabaya takıp satarım düşüncesi olmayan ustalar bu işten mutlaka ekmek yiyorlardır

İLK İŞE GİRDİĞİMİZDE BİZ 5-6 ÇIRAK ÇALIŞIYORDUK

Çırakları da ailelerin teşvik etmesi önemli. İlk işe girdiğimde biz 5-6 çırak çalışıyorduk. Tabii ki kalfalarımız, ustalarımız da vardı. Bir dükkanda 8-9 kişi oluyorduk. Yaz çırakları olurdu. Şimdi yaz çırağını fazla alamıyoruz belli yaşa gelmeden. Çünkü başına bir şey gelirse sigorta yapamadıysanız bunun sorumluluğu çok büyük. Hiç talep yok. Sanayiyi üstümüz başımız pis, bizi adam yerine koymazlar biz orada bütün gün güneş altında perişan oluruz diye düşünüyorlar. Herkes gölgede çalışıyor. Hiç kimse bir işi yaparken zorlanmıyor. Bu iş eti senin kemiği benim olayını geçti

USTA İLE KONUŞSUN

Müşteri aracını bırakacağı zaman mutlaka usta ile neler olacağını tam net olarak konuşsun. Fırınlanacak mı? Boyanacak mı boyanmayacak mı? Kaç günde teslim edecek, parasını. Hiç sözleşme kağıdı yoksa bile normal bir kağıda yazıp mutlaka ustadan talep etsin. Daha sonra sorun yaşamasın. Talebini de yapsın ve hoşuna gitmediği zaman da bunu ustaya söylesin”

BAYRAMDA İŞLERİMİZİ AÇILDI

Kurban bayramında 9 günlük tatili değerlendirmek isteyen vatandaşların özellikle İstanbul ve Ankara’da olmak üzere oto sanayiye gelip bakım yaptırdığını belirten Mutlugün: “Sürücülerin hepsi sanayi sitesine gelerek araçlarına bakımın yaptırdı. Herkes kesinlikle para kazandı. Hükümetimizin emeklilere yaptığı zam bizlere de dolaylı olarak yansıdı. Araçlarında sıkıntısı olanların hepsi sanayinin yolunu tuttu. İşini bilene her zaman iş var. Masa başında oturmak insana birşey kazandırmaz. İş yerimize gelen bir aracın eksi hali ile yeni hale getirdiğimiz zaman ve müşterinin yüzü güldüğü zaman işimizi iyi yaptığımızı anlıyoruz. Emek yoğun çalışıyoruz, bunun karşılığında müşteri bize teşekkür ettiği zaman biz mutlu oluyoruz. Ayrıca hepimiz aynı gemideyiz. Biz ülkemizin bekası içinde çalışmaya çarpışmya hazırız” dedi

GURBETÇİLERİN HAREKETLİLİĞİ VAR

Mutlugün: “Yurt dışında bu fiyat iki hatta üç kat daha fazlaya mal oluyor. Gurbetçilerimiz sanayiye gelmesinden tüm esnaf arkadaşlarımızın işlerini artırdı. Amacımız müşterilerimizin işlerini en kısa sürede bitirmek ve onların memnuniyetini sağlamaktır. Durgun geçen bir kış sezonunun ardından yaşanan bu yoğunluk bütün esnaflar için çok iyi oldu. ”

TERS BİR DURUM ÇIKARSA ARACI İADE ETMİYORUZ

Aracın istenilen ayarda çıkmaması, araç sahibinden ek süre istediklerini belirten Mutlugün şunları kaydetti: “Bizim işimiz kumar gibi. Ama biz sürekli kazanan taraf oluyoruz. Yani aracın rengini tutturamadığımız takdirde, aracı yeniden elden geçiriyoruz. Bu durum ile karşılaşmadık, ama ‘güven bizim her şeyden çok önemli’ onun için hata payını sıfıra indirene dek çalışmamızı yapıyoruz. Vatandaşta bu durumdan memnun oluyor. Kalite tesadüf değil, vatandaşta kaliteden anladığı için tercih yapıp, bizi buluyor.”

ADIYAMAN’DAN MUĞLA’YA KADAR MÜŞTERİ PROFİLİ OLUŞTU

Boschn’un kurucusu Robert Bosch’un "İnsanların Güvenini Kaybetmektense, Para Kaybetmeyi Tercih Ederim" felsefesi ile 5 yıl önce açtıklarını belirten Mutlugün, şu ana kadar Adıyaman’dan Muğla’ya kadar müşteri profilinin ulaştığını söyledi. “Halka Hizmetin Hakka Hizmet” olduğu sözünü asla akıllarından çıkarmadıklarını belirten Mutlugün şunları kaydetti: “İş yeri açma amacımız, para kazanmak değil. Her işin layıkı ile yapılması gerektiği gibi bu işinde layıkı ile yapılmasını istediğimiz içindi. Biz bu işi benimseyerek yapıyoruz. İşimizi asla hafife almadan kesinlikle hizmet için çalışıyoruz. Onun için geniş yelpazeye hitap ediyoruz.”

BU İŞİ RUHUMUZDA HİSSEDİYORUZ

İstanbul Oto Kaporta, Firma yetkililerinden Hüseyin Mutlugün iş yerinde çalışan 3 profesyonel insanın da işleri ruhlarında hissederek yaptığını belirtti. Mutlugün şunları kaydetti: “Bu işe severek yapıyoruz. Maksadımız kesinlikle para kazanmak değil. Öyle olsa çok zengin olabilirdik, ama arkamızdan olumsuz sözcükler duyabilirdik. Şu anda iş yerimize gelip aracını memnuniyet ile götüren bir kişinin gülümsemesi ve elinize sağlık demesi bize yetiyor.”

KAPORTACI İSMİ ESKİDİ

Her gün gelişen dünyada kendi meslek gruplarının isminin değişmesi gerektiğine vurgu yapan Mutlugün: “Bugün bakarsanız Muavine ‘Yolcu Danışmanı’ deniyor. Bizim ismimizin de gelişen süreçte ‘Oto Boyama Sanatçısı’ olması gerekiyor. Artık değişim isimden başlayıp, beyin yapısına kadar devam ediyor. Profesyonel anlayış bunu gerektiriyor. Bizde gereken ne ise ona göre hareket etmeye çalışıyoruz” dedi.

Haber: Mustafa Kılınç

Editör: Mahmut Beyaz