Bir dizi ziyaret ve temaslarda bulunmak üzere Kahramanmaraş’a gelen Kamu Taşeron Çalışanları Platformu Genel Başkanı Halit Önük, taşerona kadro müjdesiyle ilgili Manşet Gazetesi’nden Emre Akkış’ın sorularını cevaplandırdı. Sürecin bilinen ve bilinmeyen detaylarını anlatarak, kafalardaki soru işaretlerini gideren Önük, bu süreçte tek eksiliğin Kamu İktisadi Teşebbüslerinde çalışan kişilere kadronun verilmemesi olduğunu söyledi. “Kömür işletmelerinde, termik santrallerde, Belediyelerde, il özel idarelerinde ve Türkiye petrollerinde çalışan kardeşlerimize de kadro verilsin. Bizim sesimizi duysunlar” diyen Önük, Kamu İktisadi Teşebbüslerinde çalışan kişilerin kadroya alınmayacağından ötürü bu çalışmayı başarılı saymadıklarını vurguladı. Kadroya geçişte sınavın formalite olacağına dikkat çeken Önük, bu konuda tüm taşeronların rahat olmasını istedi. Bunun uzun yıllardır verilen emeğin bir zaferi olduğunu ifade eden Önük, son taşeron kadroya geçene kadar mücadelelerini sürdüreceklerini kaydetti.

AYRIM YAPILMASIN”
Önük, sözlerinin devamında şu ifadelere yer verdi: “Taşeron işçilerine kadro sözü verildi. Şuan 450 bini kadro alıyor. 4-D kadrosu çok önemli bir kadroydu ve bizimde istediğimiz buydu. Biz bunu talep ederken taşeron firmaya haksız yere vermiş oldukları kar payı bize verilsin istedik. Ben buradan Cumhurbaşkanına, Başbakana ve çalışma bakanına seslenmek istiyorum. Asgari ücretle bir insan nasıl geçinebilir? Bu para zaten sizin kasanızdan çıkıyordu. Devletin maliyesinin kasasından çıkan parayı bize verin. Bunu yapmadınız en azından 2 bin TL’nin altında maaş alanların üstüne bu kar payını koyun. Bir refah seviyesine gelsin. Taşeron işçilerin tamamına kadro verilsin. Ayrım yapılmasın. 4-D kadrosu desek ne kaybedeceğiz. Devletin burada bir zararı olmayacak. Yine kar edilmiş olunacak. Şuan taşeron firmalarına verilen kar payı yine verilmeyecek. 2 bin TL’nin üzerinde maaş alanlara kar payı verilmesin. Kömür işletmeleri, termik santraları, Belediyelere, il özel idarelerine, Türkiye petrollerinde çalışan kardeşlerimize de kadro verilsin. Bizim sesimizi duysunlar. Çok zorluklarla buralara geldik. 2011 yılında dernek kurduk ve o zamanlar sendikalar vardı ve sendikalar gereğini yapmıyordu şimdide gereğini yapmıyor. Ekim ayının 19’unda Cumhuriyet halk partisi bir çalıştay yaptı. Siyasi olarak belki farklı partilerden olabiliriz ama biz oraya gider buraya gitmeyiz demeyiz. Davet geldi katıldık. Orada çok güzel konuşma yaptılar. Taşeron işçilerine kadro istiyorlar, bütün haksız durumlardan bahsettiler ve sitem ettiler. Genel başkana şunları söyledim; biz çalışırken taşeron işçi sayısı 50 bin civarıydı bugün ise 1 milyon 200 binden bahsediyoruz. Bunun vebali kimin üzerine. Eğer o gün taşeron işçileri 50 binse bugün ise 1milyon 200 bin ise bunun vebali o görevini yapmayan sendika başkanlarının omuzlarındadır.”

TÜM SİYASİ PARTİLERDEN KADRO SÖZÜ ALMIŞTIK
7 Haziran seçimlerinde AK Parti hariç, 1 Kasım seçimlerinde ise AK Parti dâhil tüm siyasi partilerden kadro sözü aldıklarını belirten Önük, bunun neticesinde 450 bin taşeronun kadroya geçeceğini dile getirdi. Önük, “Mahmut Arslan ile defalarca görüşmek istedik. Onlar görevini yapmadığı için biz görüşelim, diyalog yoluyla ne istediğimizi söyleyelim ve birlikte bunu yapalım dedik. Mahmut Arslan arkadaşlarımızı davet etti ve “Sendikaya gelin size burada yer açalım” dedi ve yaptığı tek şey bu oldu. Bunun üzerine derneğimizdeki birçok arkadaşlarımız sendikaya geçti. Biz bunun üzerine belli bir süre beklemeye geçtik. Baktık ki iş işten geçiyor. Taşeron işçiliği kimse önemsemiyor. Sonra arkadaşlarımızla 7 Haziran seçimlerinden önce tekrar istişare ettik ve siyasi partilerle görüşmeye gittik. Biz siyasi partilere taşeron işçiler olarak kadro istiyoruz dedik. O zaman AK Parti hariç tüm siyasi partiler bizim konumuzu seçim vaatleri arasına aldı. AK Parti bunu yapmayınca diğer partilerin oyu yükseldi, AK Parti’nin oyu düştü ve tek başına iktidar olamadı. Daha sonra 1 Kasım seçimlerine geldik. Bu kez AK Parti’de dâhil yine tüm siyasi partiler söz verdi. Şu anda gelinen noktada 450 bin taşeron işçisi için sevindirici ancak keşke buna taşeron firmaya ödenen maaşta eklenseydi. Ama bunların dışında kalanların durumu sıkıntılı” ifadelerini kullandı.

BAŞARILI SAYMIYORUZ”
Kamu İktisadi Teşebbüslerinde çalışan kişilerin kadroya alınmayacağından ötürü bu çalışmayı başarılı saymadıklarını aktaran Önük, sözlerinin devamında şunları söyledi: “Kadroya Kamu İktisadi Teşebbüsleri girmediğinden dolayı biz bunu başarılı saymıyoruz. Bununla ilgili de mücadelemizi sürdürüyoruz. İnşallah buna da bir çözüm bulunur. Biz daha önce Maliye Bakanlığı’nı ziyaret ettiğimizde Maliye Bakan Yardımcısı Cengiz Yaveroğlu’yla görüştük. Yaptığımız görüşmelerde Yaveroğlu bize, “Empati yapalım. Siz hükümetin yerinde olsanız İMF’den kurtulmuşsunuz, borcunuz kalmamış, tekrar bir borcun altına girer misiniz?” demişti. Bende hayır, bizim böyle bir teklifimiz yok. Biz devletin herhangi bir yük altına girmesini istemiyoruz dedim. Bizim talebimiz aynı maaşı ve maaşın üzerine taşeron firmalara verilen karı koyun biz bu maaş ile kadroya geçmek istiyoruz dedik. Evet, bugün taşeron işçilerin istediği 4-D kadrosu verildi ama eksik kalan tarafı tamamına verilmemesi oldu.”

SINAV FORMALİTE OLACAK”
Kadroya geçişte şart koyulan sınavın formaliteden öte geçmeyeceğinin bilgisini veren Önük, “Bugün ülkede insanlar KPSS ile devlet memurluğuna alındığı için bu kadroyu da bir sınav kılıfına uydurmak istediler. Yani diyelim ki temizlik işçisine, “Sen masayı ne ile temizliyorsun” sorusu sorulacak. Bunun gibi çok basit bir sınav olacak. Taşeron işçilerin tamamına kadro istiyorduk. Burada bir zorluk görsek inanın biz teklif dahi etmeyiz. Ama bu konuda herhangi bir zorluk söz konusu değil. Devletin kasasından bir TL dahi çıkmıyor sadece aradaki firmalar çıkacak. Şu anda Milli Eğitim Müdürlüğü’nde çalışan taşeron işçiler bu ayın 30’u itibariyle sözleşmeleri bitecek. Milli eğitimde sürekli bu sıkıntı yaşanıyor. Bu süreçte kadro gelirse bu arkadaşlarımız kadrodan yararlanacak mı merak konusu. Bana göre yararlanmaları lazım. Bu bir emek mücadelesinin zaferidir. Ben şu anda kadrodan yararlanacak mıyım bilmiyorum ama benim 450 bin arkadaşım daimi kadroya geçecek. Bundan dolayı çok mutluyum. Bu bir başarıdır ve bu başarı tamamen taşeron işçilerin kendilerinin başarısıdır. Sendikaların yâda başkalarının başarısı değildir. Ayrıca siyasilerimize de teşekkür ediyorum çünkü onlar görevini yaptı. Sendikalara sistemliyiz” şeklinde konuştu.

Haber: Emre AKKIŞ

Editör: Mahmut Beyaz