Aleyna henüz 10 yaşında, devasa teknoloji ürünlerine sahip olan çocukların aksine açlıkla yaşam mücadelesi veriyor. Yaşıtları babalarından bir üst model tablet isterken, Aleyna sadece aç karnını doyurmak istiyor. 3 günden bu yana aç, okula her gün aç gidip geliyor ve kimse farkına dahi varmazken bayılması küçük Aleyna’yı ele veriyor. Sadece Aleyna’nın halimi içler acısı yoksa kendisi gibi aç olan 3,5 yaşındaki kardeşinin mi?

‘HANGİ KONTEYNIRDA EKMEK BULABİLİRİM’

4 kişilik bir aile ve açlıkla mücadele verdiklerini kimse bilmiyor. Herkes bugün hangi restorana gitsek acaba diye düşünürken, ailenin reisi olan engelli baba, bugün hangi konteynerden ekmek bulabilirim acaba telaşında. Aleyna’nın durumundan görünende o ki baba 3 gün hiçbir yerde ekmek bulamamış ve sonuçta açlıktan okulda bayılan bir minik kız çocuğu.

ÇOCUKLARININ YÜZÜNE BAKAMIYOR

Yaşanan içler acısı dramda feryat eden bir anne, eve ekmek götüremediğinden dolayı çocuklarının yüzüne bakamayan baba ve hiçbir şeyden habersizce evinde baygın bir şekilde yatan 3,5 yaşında bir çocuk.

YOK, OLMAK ÜZEREYKEN…

Araştırmacı kimliğiyle kentin gizli sokaklarında kalmış gerçek hayat hikayelerini sayfa sütunlarına taşıyan Manşet Gazetesi, yine yaşamdan bir hikayeyi sizler için gündeme getirirken yok olmanın eşiğinde olan bir ailenin yaşam dramına ortak oldu.

 

SUÇ İŞLEMEK İSTEMİYORUM’


Yaşanan içler acısı durumu anlatan 56 yaşındaki baba Tahir Kırhan, “Daha önce inşaatlarda alçı, boya, sıva işi yapıyordum. Özürüm ilerlediğinden dolayı çalışamaz oldum ve özürlü maaşı almaya başladım. Özürlü maaşımı bir müddet aldıktan sonra kendime sigortalı bir iş buldum ve ona girdim. Sigortalı işe girdiğimden dolayı maaşım kesildi. 2 tane çocuğum var ve parasızlıktan eşime resmi nikah bile yapamadım. Kızım okulda açlıktan bayılmış ve öğretmeni herkese hareke geçirmiş evimizde suyumuz kesikti öğretmen sağ olsun borcu ödemiş ve durumu belediyeye bildirmiş. Bugün belediyeden geldiler ve evin durumunu kontrol ettiler. Dolabımızda hiçbir şey yoktu. Öğretmen yine tüm okula söyleyerek herkesi harekete geçirmiş. Çok şükür bugün dolabımız doldu ama ben her gün birilerinin bana erzak getirmesini beklemek istemiyorum. Kimseden bir şey talep etmiyorum benim tek istediğim çocuklarımın aç kalmamasıdır. Kimseye de muhtaç olmadan yaşamak istiyorum. Belediyenin Sosyal Tesislerinden Sorumlu İbrahim Altun isimli abimiz belediyenin altındaki mutfaktan bir müddet yemek almamızı sağlamıştı. Yine işe girince haliyle yemeğimiz kesildi. İşime devam etmek isterdim ama hastalığım beni zorladı. Ben devlet büyüklerimizin bizi görmesini istiyorum bir şey istemekte istemiyorum ben bu ülkenin bu memleketin çocuğuyum ve suç işlemek istemiyorum. Benim tek isteğim çocuklarımıza sahih çıkmasını istiyorum. Mağdur maaşımın tekrar bağlanmasını istiyorum. Evimin kirasını, elektriğimin, suyumun kesildiği zaman ödeyebilmek çocuklarım açım dediği zaman onların karnını doyurabilmek istiyorum” dedi.

 

ÇOCUKLARIMA BİR ŞEY OLSAYDI KENDİMİ ÖLDÜRECEKTİM’

Çocuklarına bir şey olsaydı kendi canına kıyacağını söyleyen Anne Leyla Peker, ise yaşadıkları durumu şöyle anlattı: “Çocuğum 3 gündür aç susuz gidiyordu. Arkadaşlarının yediklerinden kendine de ikram etmesini bekliyor. Eğer öğretmenimiz olaya el atmasaydı benim çocuğum belki de açlıktan ölecekti. 10 yaşındaki çocuğumla 3,5 yaşındaki çocuğumu bu memlekette açlıktan kaybedebilirdim. Çocuklarımdan birinden birini kaybetseydim ilk yapacağım şey canıma kıymak olacaktım.

DİLENCİ ZANNEDİLDİM’

Her kamu kurumuna gittim yardım istedim. Dilenci zannedip 5-10 lira verip beni gönderdiler. Evime gelenler bu halimizi görenler bana neden çalışmıyorsun diyor ama ben bu çocuklarımı kime güvenip çalışayım. Geçen kış zaten sokaklarda kaldık. Bu yılda aynı şeyleri yaşamak istemiyorum. Bizim derdimiz açlık biz bu zamanda açlık ve susuzlukla mücadele ediyoruz. Kendim için hiçbir şey istemiyorum. Kızım okusun eli kalem tutsun. En azından bir memur olsun. Son nefesime kadar kızımı okutmak için çırpınıyorum.”

Haber: Kübra Şimşir

Editör: Mahmut Beyaz