Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve kısa bir süre içerisinde tüm dünya devletlerine yayılan Yeni Tip Koronavirüs (Covid-19) salgını insanlığa can kayıpları verdirdiği gibi ekonomik olarak ta kayıplar verdirmeye devam ediyor. Özellikle ilk vakanın görüldüğü 11 Mart tarihinden itibaren giderek yayılan salgına karşı büyük bir mücadele veren Türkiye, yaklaşık 3-4 aylık sıkıntılı süreçle beraber gelen yasaklarla deyim yerindeyse ekonomik bir savaşın içine girdi. Yasaklar ile tedbirlerin uygulanmaya başlamasıyla birçok özel sektör kuruluşları ve esnaflar işyerlerini geçici süreyle durdurarak hem ticari faaliyetlerine hem de üretimlerine ara vermek zorunda kaldı.  Yaşanan bu süreçten kuşkusuz en çok etkilenen sektör ise turizm oldu. Pandemi sürecinde hastalıktan kapmaktan korkan ve tedirgin olan birçok kişi 2020 yılı için tatil planlarını iptal etti. Durum böyle olunca da turizm sektöründe faaliyet gösteren birçok firma ve seyahat acentesinin işleri neredeyse durma noktasına geldi.

“23 KİŞİLİK BİR OTOBÜSÜ BİLE DOLDURAMIYORUZ”
Pandemi sürecinin turizme olan etkilerinden bahseden Güzelbulut Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Güzelbulut, pandemiden en çok etkilenen sektörün turizm sektörü olduğunu söyledi. Ulaşımın her noktada durduğunu anlatan Güzelbulut, “Turizm her noktada tamamen durdu. Turizm seyahat acenteleri yaklaşık 3-4 ay kapılarını kapattı ve bir TL gelir elde edemedi. Hem gelir elde edilmedi artı bir de masraflar karşılanmak zorunda kaldı. Tabii ki zor bir süreç ve biz bu zor bir süreci atlatmaya çalışıyoruz. Şu anda bir toparlanma var ama bir tarafın toparlanması işi tamamen çözmüyor. Yani bağlı olarak ticaretin gelişmesi gerekiyor. Öyle bir hale geldik ki insanlar mecbur kalmadıkça seyahat etmiyor. Tatil satışlarımız geçen yılki rakamların çok çok altında. Bu yıl ufak tefek bayram üzeri bir kıpırdanma oldu ama bunlar da tabii sektörü ayağa kaldıracak nitelikte değil. Araçların yüzde 50 kapasiteyle seyahat etmesinden dolayı maliyet artışları yaşandı. Ancak buna rağmen 23 kişilik bir otobüsü dolduramıyoruz. İnsanlar tedirgin oluyor. Halbuki normal şartlarda hijyen kurallarına dikkat edildiği takdirde hiçbir sıkıntısı yok. Yani bir kişiye 2 koltuk veriliyor. Mesafe açısından hiçbir sıkıntı yok. Araçların temizliği, hijyeni yapılıyor. Gidilen otellerde öyle bir sıkıntı yok ama tabii ne olursa olsun insanlarda bir tedirginlik yaşanıyor. Bu durum ne zaman normale döner bilemiyoruz” dedi.

“ÖNÜMÜZDEKİ 7-8 AY BOYUNCA YİNE CİDDİ BİR EKONOMİK SIKINTI GÖZÜKÜYOR”
Güzelbulut, sözlerine şu şekilde devam etti: “2020 bitti sayılır. 2021’de de turizm sezonu 4’üncü 5’inci aydan önce açılmaz. Yani önümüzdeki 7-8 ay boyunca yine ciddi bir ekonomik sıkıntı gözüküyor. Ayrıca 10’uncu aydan sonra hem turizm sektörünü hem de diğer sektörleri çok zor bir süreç bekliyor. Alınan krediler var ve bunların geri ödemeleri başlayacak. Fakat tahmin ettiğimiz gibi tekrardan ekonomik bir canlanma yaşanmadı. Beklenen durum pandeminin bitmesi ve piyasanın canlanmasıydı. Ama bu olmadı ve sektör tamamen kilitlendi.”

“TURLARDA HERHANGİ BİR ARTIŞ YOK”
Turlarda herhangi bir artışın olmadığını belirten Güzelbulut, “Turlarda herhangi bir artış yok. Ufak tefek Karadeniz turları oluyor ama geçmiş yıllara göre para kazanamıyoruz. Zaten tur yaptığınız zaman da maliyeti zor kurtarıyorsunuz. Çünkü araç maliyetine yüzde 50 fark bindiği için otomatikman fiyatları yüzde 25 etkiliyor. Yüksek fiyattan götürseniz kimse rağbet etmiyor. Biz iş olsun diye araçlarımız çalışsın boş kalmasın diye yapılan turlar var onlar da neredeyse el elde baş başta. Netice itibariyle o turu yapmaktan yapmamak daha hayırlı ama işte su aksın diye yapıyoruz. Yapılan turlarda öyle bir toparlanma söz konusu değil” şeklinde konuştu.

“DEVLETİMİZDEN DESTEK BEKLİYORUZ”
Devletten destek beklediklerinin altını çizen Güzelbulut, son olarak sözlerine şunları ekledi: “Turizm sektörüne bacasız sanayi deniliyor. Turizme ülke yönetiminde bulunanlar da özen gösteriyor. Neden? Çünkü sermaye bağlamadan para kazanılan bir sektör. Çünkü turist geliyor Kahramanmaraş’a. Bu turist şehirde 3-4 saat dahi dursa lokantasında yemek yiyor, çarşısında alışveriş yapıyor, döviz bozduruyor.  Bugün bakıyoruz Avrupa ülkelerinde turizm sektöründe faaliyet gösteren firmalara uzun vadeli destekler veriyor. Benim beklentim devletin turizm sektöründe kredi desteği verilmesi. Verilen desteklerinde taksit sürelerinin ötelenmesidir. Bugün birçok acenteci belgelerini satıyor ve sektörün dışına çıkıyor.”  

Editör: Mahmut Beyaz