Kahramanmaraş’ın Çağlayancerit İlçesi’nin en yaşlı bireyi olan 110 yaşındaki Cennet Pirinç, hayata gözlerini yumdu. Resmi kayıtlara göre 1 Temmuz 1916’da doğan 103 yaşındaki Cennet teyze, geçtiğimiz aylarda gerçek yaşının 110 olduğunu belirterek, uzun yaşamının sırlarını anlatmıştı. Uzun yaşamının sırrının süt ve bal olduğunu kaydeden Cennet Pirinç, yaşının oldukça ilerlemesine rağmen yemeğinden temizliğine, ev işlerinden sağlığına kadar her şeyle kendi başına ilgileniyordu. Hafızası yaşıtlarına istinaden güçlü olan Cennet teyze, özellikle ibadetini, 5 vakit namazını kılarak yerine getirdiğini anlatmıştı. Gazetemize verdiği röportajda ‘Azrail beni unuttu’ sözüyle herkesi gülümseten 110 yaşındaki Cennet Pirinç, geçtiğimiz gün vefat etti. Vefatıyla bütün sevenlerini üzen Cennet nene, memleketi Çağlayancerit’te toprağa verildi.

Cennet Teyze’den geriye ise yaptığımız bu röportaj ve fotoğraflar kaldı...

“SAĞLIĞINI SÜT, BAL VE YOĞURDA BORÇLU!

Sabah kalktığında kahvaltısını kendi başına hazırlayan Cennet Pirinç, sofrasında 120 yıldır süt, bal, kaymak ve yoğurdu eksik etmiyor. Kahvaltı da çay da olmazsa olmazlarından olan Cennet Ninenin, yeşil sebzeleri de kahvaltıda yerini alıyor. Öğle yemeği çok tüketmeyen Cennet Pirinç, ara sıra da olsa ara öğünde yine kahvaltı tüketiyor. Akşam yemeğinde ise daha çok tahıl ürünleri seven Cennet Nine, sofrasında her gün olmasa da akşamları Kahramanmaraş’ın meşhur Kömbesini eksik etmiyor. Ayrıca Dolma ve köfte de vazgeçilmezleri arasındaki yerini koruyor.

3 EVLİLİK YAPTI

İlk evlilik yaptığında kaç yaşında olduğunu hatırlamayan Cennet Pirinç, bu yaşına kadar 3 evlilik yaptı. Evlendiği 3 kişinin de şuan hayatta olmadığını söyleyen Pirinç’in 5 kızı var. ilk evliliğinde 4 çocuğu olan Cennet Ninenin, ikinci evliliğinde 1 çocuğu oldu. üçüncü evliliğinden ise çocuk yapmayan Cennet Pirinç, yaklaşık 25 senedir yalnız yaşıyor. Torunlarının sayısını ise henüz bilmeyen Cennet Nine, sadece 5 kızı olduğunu biliyor.

İŞTE CENNET NİNE’NİN AĞZINDAN 120 YILLIK HAYAT ÖYKÜSÜ

Gazetemize özel evinin kapısını açarak nasıl sağlıklı yaşanabileceğini anlatan Cennet Nine, 120 yıllık hayat hikayesini bizimle paylaştı. Özellikle küçük çocuklarını çok sevdiğini söyleyen 120’lik Cennet Nine, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Küçüklüğümüzden beri bizler ben çok hatırlamam ama hatırladıklarımı söylüyorum; bizler çok neşeli, çok sevinçli, kendi halimizde biriydik. Keçilerimiz, ineklerimiz olurdu, yaylalarda gezerdik, koşardık, ağaçlardan meyve toplardık günümüz öyle biterdi. Sabahları bizler erkenden kalkar, geceleri erkenden yatardık. Kalktığımızda evimizin tek derdi yemeklerdi. Yemek ne yeriz, hayvanlara nasıl bakarız diye dert ederdik. Ondan başka derdimiz yoktu. Yaşımız geçti o zamanlar kaç yaşımda olduğumu bilmiyordum ama evlilik yapmıştım ve o evlilikten 4 çocuğum olmuştu. Çocuklarımız hepsi de kız evladıydı. Aradan birkaç yıl geçti yine çok hatırlamıyorum, ikinci evliliğimi yaptım ve o evlilikten de 1 çocuk dünyaya getirdim. Yine o da kız evladı olmuştu. Üçüncü evliliğimde ise çocuk olmadı. Bu yaşıma kadar 3 evlilik yaptım. Evlendiğim kişilerin hepsi de vefat etti. Toplamda şuan 5 kızım var ama kaç torunum var bilmiyorum. hemen hemen 20-25 yıldır tam emin değilim ama hep yalnız yaşıyorum. Kaldığım yerde zaten hısımlarımız var. Yeri geliyor bana bakıyorlar, yeri geliyor ihtiyaçlarıma koşuyorlar. Hasta olduğum zaman hemen yanıma geliyorlar, benimle ilgileniyorlar. Sağ olsun Allah hepsinden razı olsun.

“ERKEN KALKAR, İHTİYAÇLARIMI KENDİM KARŞILARIM”

Sabahları her zaman ki gibi erkenden kalkarım namazlarımı kılarım yemeğimi yaparım, işlerimi yaparım. Allah güç verdiği sürece her şeyimi kendim yapmaya çalışıyorum. Kimseye muhtaç olmadan kendi başıma ihtiyaçlarımı karşılamaya çalışıyorum. Kahvaltı da bu yaşıma kadar soframda hiç yoğurt kaymak ve balım eksik etmedim. Kahvaltı da benim bunlar vazgeçilmezimdir. Öğle yemeği çok yemem zaten. Öğlenleri de ne bulursam ufak tefek ondan yerim. Akşam olunca da Maraş’ın ünlü kömbesini çok severim ondan yerim. Daha sonra dolma ve köfte yerim. Bunlar en sevdiğim yemekler ama ne yemek olursa da hiç seçmeden onu yerim. Tabi yaşım gereği de yiyeceklerime dikkat etmem lazım. O yüzden ne yediğime bakmalıyım. Allah’ım daha ne kadar ömür verirse bu ömrü sürdürmeye devam edeceğiz. Çok şükür ki Allah bizleri bundan geri koymasın.”

(Haber: Ahmet Güneçıkan)

Editör: Mahmut Beyaz