Kahramanmaraş, düşman işgalinden kurtuluşunun 101’inci yılını o gün ki duygu ve heyecanla yeniden kutladı.

Destansı mücadelesi ile tüm medeniyetlere ilham veren 12 Şubat Kurtuluş Günü Kahramanmaraş’ta aynı onur, gurur ve duyguyla yeniden yaşandı. Covıd-19 pandemisi nedeniyle her geçen yılın aksine 12 Şubat günü kurallar çerçevesinde kutlansa doğuştan duygulara kazınan o coşku kalplerde yaşandı.


Pandemi tedbirleri eşliğinde kentte İstiklal Madalyası’nın Türk Bayrağı’na takılmasıyla başlayan kutlama etkinlikleri Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi’nde devam etti. Burada Kuran’ı Kerim tilavetinin okunmasıyla başlayan tören kurtuluş tiyatrosunun sahnelenmesi, protokol konuşmaları ve Ömer Halis Demir ile Sütçü İmam’ın film gösterimleriyle son buldu.

Tören de konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal,  günün anlam ve önemine değinerek, bu kutlu zafer duygusunu her 12 Şubat günü aynı heyecanla hissettiğini vurguladı. Ünal: “Biz bir duygu yaşıyoruz. İnsanları düşünceleri değil, duyguları harekete geçirir. O yüzden o gün ki duyguyu anlamak, o gün ki duyguyu yaşatmak, o gün ki duyguyu çocuklarımıza miras bırakmak için 101 yıldan beri her yıl bu duyguyu bir kez daha özümseyerek, anlamını ruhunu daha çok bilinç haline getirerek yaşatıyoruz. Bu yönüyle 12 Şubat ruhu bir ilhama dönüşüyor.

‘İSTİKLAL İLHAM VERİR’

O yüzden ‘İstiklal İlham Verir’ ifadesi gerçekten bir hakikati ifade ediyor.  İstiklali var eden temel şey iradedir. İnsanı özgür kılan ise iradesine sahip çıkmaktır. Biz o gün bu kavgayı irademize sahip çıkmak için verdik.  Aslında bayrak neyi temsil ediyor? Bayrak bizim irademizin özgür olduğunu, bağımsız olduğunu temsil ediyor. Rıdvan Hoca özgür olmayan insanların Cuma namazı kılamayacağını söylüyor. Kalesinde Fransız bayrağı dalgalanan bir yerde Cuma namazı kılınmaz derken; Rıdvan Hoca’nın söylediği aslında bağımsızlığı olmayan, özgürlüğü olmayan, iradesi olmayan insanların cuma namazı kılması söz konusu değildir diyor. Çünkü cuma namazı bir özgürlük manifestosudur.  O yüzden tekrar başa dönecek olursam; ben kendi adıma her 12 Şubat’ta bu duyguyu yeniden yaşıyorum. Davullar çalındığında biz o gün ki ruhumuzu yeniden kuşandığımızda, o gün ki duyguyu yeniden yaşadığımızda bağımsızlığın, özgürlüğün, iradeye sahip çıkmanın kıymetini bir kez daha anladığımızda bu çocuklarımıza ve onların çocuklarına miras olarak devrediliyor. 

‘SÜTÇÜ İMAM’IN VE ÖMER HALİS DEMİR’İN ORTAYA KOYDUĞU CESARET AYNI ŞEYİ MUHAFAZA ETMİŞTİR’

12 Şubat ruhu ile 15 Temmuz ruhu kardeştir. Sütçü İmam’ın ortaya koyduğu o büyük cesaret o büyük kahramanlıkla onun evladı Ömer Halis Demir’in ortaya koyduğu o büyük cesaret o büyük kahramanlık aynı şeyi muhafaza etmiştir. Hem kendi iradesini hem millet iradesini muhafaza etmek işidir. Kahramanmaraş’tan yükselen bu İstiklal ruhu bütün coğrafyalara ilham vermiştir. İstiklaliniz daim olsun. İstikbaliniz aydınlık olsun. Rabbim dirliğimize düzenimize, birliğimize beraberliğimize helak getirmesin.

MADALYA VE KAHRAMANLIK UNVANI İLE TAÇLANDI

12 Şubat mücadelesinde 101’inci  yıl dönümüne ulaşmanın haklı gururunu yaşadıklarını söyleyen Kahramanmaraş Valisi Ömer Faruk Coşkun,Kahramanmaraş birliği, beraberliği ve destansı mücadelesiyle Anadolu’ya cesaret veren Milli Direniş Ruhu’nun adı olmuştur. Bu onurlu mücadelenin 101’inci  yıl dönümüne ulaşmanın haklı gururunu yaşıyoruz. Çanakkale ruhunun ve bağımsızlığımızın tezahürü olan 12 Şubat destanı tarihimizin en müstesna katılımlarından biri olmuştur. Maraş 22 gün 22 gece süren destansı mücadelesi ile Anadolu’ya cesaret veren milli direniş ruhunun adı olmuştur. Onikişubat destanı tarihimizin en müstesna kazanımlarından biri olmuştur. Şehirlerinin işgal alında olmasını hiçbir şekilde kabullenemeyen Maraş’lıların Sütçü İmam ve Bayrak Olayı ile tetiklenen direnişi 12 Şubat 1920 tarihinde işgalci kuvvetlerin şehrimizden çekilmek zorunda kalmasıyla  zaferle sonuçlanmıştır. Maraşlı edelerimizin ve bacılarımızın bu olağanüstü zaferi Türkiye Büyük millet meclisi tarafından önce ödüllendirilmiştir. Bizler bu toprakların ne şekilde kazanıldığını Aslanbey, Sütçü İmam, Rıdvan Hoca, Senem Ayşe, Abdal Halil Ağa’nın ve nice kurtuluş mücadelemizin kahramanlarının o gün din vatan ve bayrak için verdiği anlamlı mücadeleyi ve kazandığı zaferi gelecek kuşaklarımıza iyi aktarmalı ve bu maziyi bir hazine olarak değerlendirmeliyiz. Bugün bizlere düşen en büyük görev ise ecdadımızın birlik ve beraberlik ruhunu her alanda daim kılmaktır.
Milli mücadelemizin kahraman şehitlerini ve ebediyete intikal etmiş tüm gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz” ifadelerini kullandı.

‘BURADAYIZ YAŞIYORUZ ÇÜNKÜ İSTİKLALİMİZ VE İSTİKBALİMİZ’

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör ise: “Bizler bu topraklarda kadim tarihimizden gelen bir hikayeyi küçük büyük demeden farklı kültür ve farklı mesleklerden insanlarla bir yaşamı, hayatı bir ucundan tutup sürdürüyoruz. Buradayız yaşıyoruz çünkü istiklalimiz ve istikbalimiz var. İstiklalimiz var; çünkü bu topraklar kurtulmayı ve kurtarmayı çok iyi biliyor. İstiklale kavuştuk. Ben dediğinde aslında vatan aslında vatan demek isteyen adamların, kadınların yurdu burası. Yüzyıllarca yıldır bu topraklarda sadece isimler  değişti. Kimi zaman Ali Sezai Efendi oldu istiklal, kimi zaman Arslan Bey, aradan yüzyıllar geçtiğinde ise, bunun adı Ömer Halis Demir oldu. İstiklali yaşıyoruz çünkü bağımsızlıktan ödün vermedik. İstiklale kavuştuk çünkü hikâyemiz korkma! Sözü ile başladı.  Av. Mehmet Ali Kısakürek’in kaleme aldığı Alem-i İslam-ı Hitap beyannamesi korkma! ile bitiyor. Mehmet Akif’in yazdığı İstiklal Marşı ise, korkma hitabı ile başlıyor. Korkmaz sözlüğümüzde yoktu. Bu hitapta kaynağını inancımızdan yani; Resullullah’ın mağarada iken Hz. Ebubekir’e söylediği korkma sözünden alınmış ve oradan çoğalmıştır.
 

SÜTÇÜ İMAM’IN TAVRI, SENEM AYŞE’NİN CESARETİ…

Kahramanmaraş’ın 12 Şubat destanının gelecek ile buluşması, gelecek ile karşılaşması geleceği garanti altına almak anlamına gelir. Sütçü İmam’ın tavrı, Senem Ayşe’nin cesareti, Aşık oğlu Hüseyin’in Fransız komutanına söylediği; her köşe başında benim gibi bir Hüseyin’ler beklemektedir sözü daha iyi anlam kazanır. Bu vatan nöbet tutanların vatanıdır. Biz nöbet yerini terk etmenin ne ağır sonuçlar vereceğini Uhud Savaşı’ndan bu yana bilen insanlarız. Bizler nöbet tutmanın ne kadar önemli olduğunu geleceğe taşımak zorundayız.
Yedi düvele karşı bir arada duran Kahramanmaraş’ın yiğitlerinin, kadınlarının bıraktığı nöbet yerlerini devralmak bizim görevimizdir. 12 Şubat’ın bize miras bıraktığı en önemli şey, bir nöbet nasıl tutulur ve nasıl devredilir. 101’nci yıla giren bir hikayenin destanın bize her seferinde söylediği söz kulak kesilmeliyiz. Bizim hikayemizde özgürlüğüne kavuşan herkes bir başkasının istiklali için koşar.

12 ŞUBAT DESTANI BEN KURTULDUM DEĞİL, HEP BİRLİKTE İSTİKLALİMİZE KAVUŞACAĞIZ DİYENLERİN DESTANIDIR’

Birinci dünya harbinde görev almadığı cephe kalmayan Hüsamettin Karadağ, bin bir zorlukla yurda döndüğünde bütün gücü ile Kahramanmaraş’ın mücadelesinde yer alır.  Mümtaz Eren Kahramanmaraş işgalden kurtulduktan sonra Gaziantep’e doğru sürer atını. O hikaye gün gelir Karabağ’ı, gün gelir Somali’yi kurtarır. Kahramanmaraş destanı ben kurtuldum değil. Hep birlikte istiklalimize kavuşacağız diyenlerin destanıdır. ‘İstiklal İlham Verir’ hepimiz hikayemizi bu anlamla şekillendirmeliyiz.”


 

Editör: Mahmut Beyaz