Özellikle son birkaç ay içerisinde gerek Kahramanmaraş merkezli gerekse de komşu iller merkezli meydana gelen küçük ama korkutucu depremlerle ilgili değerlendirmelerde bulunan Kahramanmaraş’ın ‘Deprem Dede’si Mehmet Kuruçay, her an her şeye hazırlıklı olunması gerektiğini söyledi. Kahramanmaraş’ın Doğu Anadolu Fay hattına yakın olduğunu ve dolayısıyla depremsellik açısından riskli bir bölgede yer aldığını belirten Kuruçay, sözlerinde sıklıkla binaların sağlam zeminlere yapılması gerektiğini söyledi. Türkoğlu ile Gölbaşı arasında 400 yıldan bu yana kırılmayan ve sismik boşluk diye adlandırılan bir fayın olduğunu anlatan Kuruçay, buna karşın önlem alınmasının önemli olduğuna vurgu yaptı.

DOĞU ANADOLU FAYINA KUŞ UÇUŞU 10 KİLOMETRELİK BİR MESAFEDEYİZ”
“4,2-4,5-3,8 gibi küçük depremler bölgemizde olabilir. Şunu unutmamalıyız; bölgemiz Doğu Anadolu Fayına kuş uçuşu 10 kilometrelik bir mesafedeyiz. Dolayısıyla bizim bulunduğumuz yer depremsellik açısından birinci derece deprem bölgesinde ve tehlikeli bir yerdeyiz” diyen Kuruçay, sözlerinin devamında şunları kaydetti: “Bunu her zaman söylüyoruz. Yıllardan bu yana yaptığımız röportajlarda hep bunu söyledik. Kahramanmaraş depremsellik açısından ciddi bir bölgede, ciddi bir tehlike her zaman olabilir. Yani yarım saat, bir saat, 2 saat içinde de olabilir. Ama olacak. Biz deprem olmadan önlem almamız gerekir. Deprem aldıktan sonra istediğiniz kadar önlem alın işe yaramaz. Biz mümkün olduğu kadar uyarmaya çalışıyoruz.”

DEPREMSELLİK AÇISINDAN AKTİF BİR BÖLGEDEYİZ”
Depremsellik açısından aktif bir bölgede olduğumuzu hatırlatan Kuruçay, “Son zamanlarda meydana gelen depremler büyük bir depremin habercisi değil. Yani işte 4,2-4,5 büyüklüğünde deprem oldu, bundan sonrakiler büyük olacak diye bir şey yok. Bunlar normal aktif olan fayın yansımaları. Biz depremsellik açısından aktif bir bölgedeyiz. Hatta ve hatta bunu her zaman söylüyoruz; Türkoğlu-Gölbaşı arasında 400 yıldan bu yana kırılmayan ve sismik boşluk olarak adlandırılan bir yer var. Bunun etrafında Çağlayancerit, Pazarcık, Andırın tarafında depremsellik açısından çok tehlikeli patlamaya hazır bir sismik boşluk var. Fayın kırılmayan bir yer var. Dolayısıyla biz bunu dikkate alarak her zaman tedbirli olmak zorundayız. Biz bunları anlatırken insanların korkmasını istemiyoruz. Biz önlem alınsın diye söylüyoruz” ifadelerini kullandı.

ALÜVYON ZEMİNLERE YÜKSEK KATLI BİNA YAPIP FAZLA PARA KAZANMAYI UNUTMALIYIZ”
Kuruçay, son olarak sözlerine şunları ekledi: “Yıkılabilmesi muhtemel olan yerlere bina yapmayacağız veya yapacaksak ta düşük katlı yapacağız. Zemin araştırmalarını iyi yapacağız. Zemin etütlerini iyi kontrol edeceğiz. Yani işin maddi yönüyle yüksek katlı bina yapmamızın hiçbir anlamı yok. Ama para kazanmak uğruna özellikle alüvyon zeminlere bina yapıyoruz. Biz alüvyon zeminlere yüksek katlı bina yapıp fazla para kazanmayı unutmalıyız. Bunu düşünmemeliyiz. Ama maalesef bizde alüvyon zeminde 8-10 katlı bina yapıyoruz. Heyelan var dediğimiz yâda depremsellik açısından riskli dediğimiz alanların hemen bittiği yerde yüksek katlı binalar yapıyoruz. Bunu kesinlikle yapmamalıyız. Bu depremlerin arada olması aslında güzel bir şey. Hatırlarsanız Adıyaman’ın Kâhta İlçesi’nde bir deprem oldu. Kâhta buraya kuş uçuşu 135 kilometre idi ve burada insanlar evlerinden dışarıya çıktı. Bu 135 kilometre uzakta olan bir depremdi.”

Haber: Emre Akkış

Editör: Mahmut Beyaz