Gençliğin enerjisi, hayatı tozpembe gösteren neşesi insanın çoğu şeyi ciddiye almamasına sebebiyet veriyor.

Ne var ki çoğumuz hayatı asla bitmeyecekmiş gibi görüp çarçur ediyoruz. Gençliğin değerinin bilinmesi, gençlerin bu dönemde, hem kendileri ve hem de aile, millet, vatan, din ve devletleri için hayırlı ve faydalı şeyler yapmalarıyla mümkün olur.

Bunu başarabilmek için gençlerin öncelikle çok iyi bir eğitim alması gerekmektedir.

Bununla birlikte, gençler bütün görev ve sorumluluklarını yerine getirmeli, milli ve manevi değerlerine sıkı sıkıya bağlı kalmalı, her türlü kötü ve zararlı alışkanlıklardan uzak durmalı ve Allah’a karşı olan kulluk görevlerini yerine getirmelidir.

Sıkı bir cilt, parlak saçlar, yıpranmamış duygular... Gençlik bir tazeliktir, güzelliktir her zaman. Bu yüzdendir ki her güzel şey gibi o da kısa sürer ve göz açıp kapayıncaya dek terk ediverir insanı. Onu bir kez kaybeden asla geri alamayacaktır üstelik. Aslında bu durumu kabul ettiğinde kişi daha huzurlu ve mutlu olabilir mi, bilmiyorum.

Kısaca gençler her alanda başarıyı yakalayabilmek, dünya ve ahiret saadetini kazanabilmek için çok çalışmalıdırlar. İşte o zaman gençliğin değeri bilinmiş olur. Söylenen söz, atılan ok, kaçan fırsat, giden gençlik geri gelmez ve o yüzden gençliğin değeri iyi bilinmelidir. Kalın sağlıcaklı.