Dün gece oğlumla derbi maç var dediler geçtik televizyonun karşısına.

Hava güzel, atmosfer güzel, takımlar formda yani futbol için tabir yerindeyse her şey müsait. 3 gün önce yapılan lig derbisinde karşı karşıya gelen iki büyük takım, kadere bakın ki sadece 3 gün sonra kupa maçında sahadalar. Herkes 3-1 Beşiktaş’ın kazandığı maçın rövanşı olarak görüyordu maçı.

İki takımda maçın ilk yarısında tatlı sert bir futbolla izlemesi keyifli bir mücadele verirken, ilk yarının son dakikalarında gösterilen kırmızı kartla Fenerbahçe soyunma odasına bir kişi eksik girdi. Belki de bu psikoloji ile ikinci yarı çok daha agresif başladı. İkinci yarıya oyuncu değişikliği ile başlayan Şenol Hoca, eksik kalan rakibine sağlı sollu ataklarla daha etkili olabilmek için Quaresma ve Babel ikilisini oyuna aldı. Maç bir kişi fazla oynayan Beşiktaş’ın ağırlığını yavaş yavaş hissettirmeye başladığı dakikalarda Quaresma’nın gereksiz yere Joseph’e attığı dirsekle futbol maçından çok bir boks maçını andırır oldu. İlerleyen dakikalarda bu sertlik beraberinde 1 kırmızı kart ve 8 sarı kartı getirince maç futbol maçı olmaktan çıktı.

Hani bir söz vardır; “Suçlu yok, yanlış var” diye… ama kimse kusura bakmasın futbolumuzda hem yanlış var, hem suçlu var. Dün futbolcu olduğunu unutup, profesyonelliğe yakışmayan hareketlerle bizleri futbol izleme zevkinden mahrum bırakan futbolcular da, bunlara gerekli ve yeterli cezalar vermeyen Futbol Federasyonu da suçlu. Volkan Demirel yine her zaman ki hırçınlığını kırmızı kartla taçlandırırken, bir zamanların beraber top oynadıkları ve hırçınlık yaptıkları Emre Belezoğlu şu an oynadığı İstanbul Başakşehir kulübünde neden bu kadar sakin bir adama dönüştü. Acaba Fenerbahçe’de Emre’ye verilen “hadi aslanım, hadi koçum gazları”, Başakşehir’de verilmiyor da Emre o yüzden mi daha sakin bir futbolcu oldu. Demem o ki az önce suçluları sayarken saymadığımız kulüp yöneticilerini de bence futbolcularına yeterli eğitimi veremedikleri ve bazı olaylara müsamaha gösterdikleri için suçlayamaz mıyız?

Dediğim gibi futbolumuzda şuçlu da yanlış da var. Yetkililerin bir an önce duruma müdahale ederek sporu centilmenlikle yapılan bir aktitiviteye yeniden dönüştürmesi gerekiyor. Kulüplerin futbolcularına disiplini öğretmesi gerekiyor. Futbolcuların profesyonelliğin gereğini yerine getirmesi gerekiyor. Yaklaşık 15 yıl profesyonel futbol oynayan Şifo Mehmet, futbolculuk hayatında hiç kırmızı kart görmeden jübile yapabiliyorsa, diğer futbolcular da FairPlay ruhu ile buna en azından yaklaşabilir.

Kavgasız, gürültüsüz keyifli futbol izlemek hepimizin hakkı.


 

  • Zeytindalı Harekatının 41. Gününde şehit olan 8 vatan evladımızı rahmetle anıyor, acılı ailelerine başsağlığı diliyor, yaralı gazilerimize acil şifalar diliyorum. Allah ordumuzun ve milletimizin yar ve yardımcısı olsun…