İnsan hayatında bitip tükenmeyen sorular vardır.Cevaplar bazen sorulara tamda karşılık olmaz, soru her vakit  önemini korur.Eğitim öğretim hayatında insanın başarılı olmasının sorduğu sorularla da irtibatlandığı olur.

İşte şöyle bir soru her zaman aklımızda durur. Bunun cevabını bazen arar bazen de kendimizi cevabın içinde buluruz.Soru şu: madem ki her şey Allahın dilemesi  ve  yaratmasıyla oluyor,o halde yaptıklarından dolayı insan  neden sorumlu tutuluyor?Bu soruya vereceğimiz cevap hayatımızın akışına yön verecektir.

Şöyle başlayalım.İnsanlarla ilgili işler iki kısıma ayırılır:

Birinci  kısım insanın iradesi ve tesiri dışında sırf Allahın dilemesi ve yaratmasıyla olan işlerdir.İnsanın fiziki yapısı,cinsiyeti,rengi,kalbinin çalışması  gibi işler bu kısımdandır.Bu türlü işlerden insan sorumlu değildir.İnsanın bu alanda herhangi bir tesiri yoktur.

İkinci kısım yine Allahın yaratmasıyla ,fakat insanın iradesine ve dilemesine bağlı  işlerdir.

Gerçek,hakikat,değer denilen hükümler bu alanda devreye girer.Sınırlı ve sonlu bir varlık olan insanın imtihanı işte bu alanda kendi gösterir.İrade denilen insani özellik başta akıl üzerinden kendine yol bulup ilerler ama  bu yol göründüğünün aksine binlerce imtihan ve çilelerle doludur.İmtihan olamasaydı diye düşünebiliriz bu fikir aklımızdan çıkmayabilir ama sorunun cevabı hiç te kolay değildir.

Varlık ,bilgi ve ahlak alanında sürüp giden hayatımız değerler üzerinde şekillenir.Sosyal tasavvurlarımız bir takım eşya ile yakından ilgilidir bunlar da:din,ahlak,hukuk,ekonomi,estetik olarak sıralanır.Din kutsal la irtibalı,ahlak iyilikle,ekonomi genel fayda,hukuk hak ve adaletle,estetik de güzellikle irtibatlıdır.İşte insanın hayata baktığı pencere ve imtihan alanı bu eşikten başlar yaşa ve içinde bulunduğu zaman ve mekana göre değişir.

İnsanların büyük bir çoğunluğu ilahi hikmeti kendi nefsi arzularına göre şekillendirmek ister bunun içinde kendince sebepler bulur.İlahi hükümlerin evrensel özelliklerini bilmezsek biz de işin içinden çıkamayız.Bazı ip uçlarını sizlerle paylaşmak istiyorum:

1-İnanılması gereken inanç esasları.

2-Allaha ve kulların birbirlerine karşı olan ilişkilerini düzenleyen hükümler.

3-Ahlakla ilgili hükümler.

Genel sıralamayı bu şekildi yaparsak zihinsel yorgunluklar azalmakta hayat kendi alanında çeki düzene girerek  insan derin bir nefes alıp yoluna devam etmektedir.Eğer böyle yapılmazsa karmaşa ve kaos hayata hakim olup hiçlik dediğimiz o gayya kuyusu insanı dört bir taraftan kuşatıp mahvına sebebiyet vermektedir.Son zamanlarda kayıtlardan kurtulma adına sözüm ona “Melamet”fikrine sahip olduğunu beyan ederek kendilerini dinin emir ve yasaklarından azade görmeye çalışanların ortaya çıkması düşündürücü olsa gerektir.