Bu haftayı, 10 Nisan Türk Polis Teşkilatının kuruluşunun 171. Yıldönümü münasebetiyle ‘POLİS HAFTASI’ olarak kutluyoruz.
Polis, huzur ve güvenimizin teminatıdır. Çok zor şartlarda gece-gündüz demeden büyük bir fedakârlıkla görev yapmaktadır. Gözbebeğimiz polis teşkilatımıza karşı daima minnet ve şükran borçluyuz.
Ne yazık ki; melanet şebekeleri bu güzel haftayı da bize zehir ettiler. Mardin’in Nusaybin İlçesindeki bölücü terör örgütüne yönelik operasyonlarda yaralanan Maraş’ın Kahraman evladı Özel Harekâtçı Polis Memuru Serkan YILMAZ hayatının baharında tedavi gördüğü GATA’da şehadet şerbetini içti.
Şehidimize Cenabı Allahtan rahmet diliyorum. Ailesi, sevenleri, Kahramanmaraşlılar ve Milletimize de sabrı cemil niyaz ediyorum.
Milletimiz bu hainlere fırsat verecek değildir. Devletimiz ne bahasına olursa olsun insanlıktan nasibini almamış bu yaratıkların kökünü kurutacaktır. Onlar sanıyorlar ki Oğuz Soyunun evlatları bu mücadeleden yılacak, pes edecek. Türk Milleti ‘vatan’ yaptığı her yerde, ‘devlet’ kurduğu her coğrafyada ödenmesi gereken bir bedel varsa kanıyla-canıyla ödemiştir.
Kürşad’ın çerileri hiçbir zaman düşmana boyun eğmemişlerdir. Çanakkale’de, Sarıkamış’ta, Yemen’de, Galiçya’da, Kurtuluş Savaş’ında aziz vatan topraklarını kanlarıyla sulamışlar, ay yıldızlı al bayrağa kanlarının rengini vermişler ancak bayrağı indirmemiş, ezanı susturmamışlardır.
Bugün de, yarınlarda da aynen öyle olacaktır. Şehitlerimizin kanı ve intikamı kanı bozuk sergerdelerden alınacak, bu hainler ve açık-gizli destekçileri müstahak oldukları en kötü akıbete mutlaka uğratılacaktır.
Şehidimiz Serkan YILMAZ kardeşimiz, bu vatan için toprağın kara bağrında sıra dağlar gibi duran yiğitlerden biriydi. Bu vatan için hem anadan, hem yardan, hem de serden vaz geçti. Bir gül bahçesine girercesine, son örtüsü al bayrağa sarılarak kara toprağa girdi.
Ve bizler… Şehidimize karşı mahcup olmamak, O’nun emanetini zayi etmemek için birlik ve beraberliğimizi daha da kuvvetlendirmeliyiz. Devletimize her türlü desteği vermeliyiz. Bizlerin huzur ve güveni için zamanın alçak Ebu Leheblerine karşı ‘destan yazan’ güvenlik kuvvetlerimizi bağrımıza basmalıyız.
Türk Milleti her türlü badireye ve iç/dış melanetlere rağmen ilelebet baki ve kuvvetli kalacaktır. Terörün hedefi sivil insanlarda bir korku ve yılgınlık oluşturmaktır. Biz bu tuzağa kesinlikle düşmeyeceğiz. Vatanımız ve mukaddeslerimiz için gerekirse en son ocak tütene kadar her türlü mücadeleyi sürdüreceğiz. Bunu Kurtuluş Savaşında yaptık, bugün yine aynı azim ve kararlılıkla yapacağız.
Polis Teşkilatımızın bayramını buruk duygularla da olsa tekrar kutluyor, görevlerinde üstün başarılar diliyorum.
Şehadet şerbetini içmiş, darı bekaya göçmüş vatan evlatlarına Cenabı Mevla’dan rahmet, kahraman gazilerimize sağlık diliyorum. Hepsine minnet ve şükranlarımı sunuyorum.
Son Söz: ‘Kılıç çeken, kılıçla düşürülür.’
(*) Türk Atasözü- nakleden Durmuş Hocaoğlu