Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nin hazırladığı konser Cahit Zarifoğlu Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi. İlk olarak sahne alan Kahramanmaraşlı minik yetenekler Arzu Mustafayeva eşliğinde seslerini ve piyano başındaki hünerlerini sergilediler. Konser Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencisi Yusuf İslam Bilir'in kendi bestelediği ve seslendirdiği parçalarla devam ederken Beyza Eğitim Kurumları öğrencisi Arslan Deveboynu da piyano ile seyircileri büyüledi. Son olarak dinleyicilerin karşısına çıkan Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencilerinin performansları ile, Sütçü İmam Üniversitesi Rektörü Niyazi Can'ın da katıldığı gece sonlandı.


"MÜZİK HAYATIN TA KENDİSİ"

Bundan tam 20 yıl önce KSÜ’nün daveti üzerine üniversite hocası olan anne ve babası Prof. Dr. Sefer Mustafayeva ve Öğretim Görevlisi Elmira Mirzayeva ile birlikte Azerbaycan’dan Kahramanmaraş’a gelen ve üniversitede müzik bölümünü faaliyete geçiren annesi Elmira Mirzayeva’nın izinden giderek, şimdilerde iyi bir piyano öğretmeni olan KSÜ Güzel Sanatlar Fakültesi, Müzik Bölümü Öğretim Üyesi Arzu Mustafayeva, müziği, hayatını ve başarılarını anlattı. Bakü müzik akademisinden piyano bölümünden 4 branş sahibi ve akademi birincisi olarak mezun olan Mustafayeva, “Aldığım eğitimi ve bilgileri ben seve seve Kahramanmaraş’ta minik öğrencilerime aktarmayı ve onları eğitmeyi çalışıyorum” diye konuştu. Öğretim hayatında sık sık konserlerde veren Mustafayeva, müziğin hayatın ta kendisi olduğunu vurguladı.
 

GÜZEL İŞ SAHİPLERİ OLDULAR”

Arzu Mustafayeva’nın müzikle geçen hayatından ve Kahramanmaraş ile yollarının nasıl kesiştiğinden kesitler ve anlatımları şu şekilde; "1990 yılların sonunda yeni açılan Sütçü imam Üniversitesinde babama ve anneme davetiye alarak Kahramanmaraş’a ailecek geldik. O zaman güzel sanatlarda sadece iki resim hocası vardı, müzik dersi yoktu ve ilk defa müzik dersi bölümünü açan ve derse giren annem Elmira Mirzayeva ve ben oldum. Birinci sınıflara seçmeli müzik dersi bu şekilde başladı. Babamda Profesör Doktor Sefer Mustafyeva Ziraat fakültesinde göreve başladı ve o gün bugündür Kahramanmaraş’tayım. 20 yıldan fazla oldu ve artık kendimi bir Kahramanmaraşlı olarak görmekteyim. Bu yıllar içerisinde Kahramanmaraş’ın çocuklarına, piyano sevenlere ve piyano çalmayı öğrenmek isteyenlere piyano dersi veriyorum. Benim ilk piyano öğrencilerim artık üniversite mezunu oldular. Güzel iş sahipleri oldular. Âmâ önemli olan bir şey var ki oda müziği hayatlarından hiç çıkarmadılar. Halende müzikle uğraşmaya devam edip, severek piyano çalıyorlar ve bu benim için gurur verici mutlu bir olaydır. Konserimize gelince güzel bir bahar ayında, mart ayının gelişini güzel melodilerle yaşatmaya çalıştık.

ÖĞRETİMLERİMİ KAHRAMANMARAŞ’TA MİNİK ÖĞRENCİLERİME AKTARMAYA ÇALIŞIYORUM”

Branşım piyano olduğu için Bakü müzik akademisinden piyano bölümünden 4 branş sahibi ve akademi birincisi olarak mezun oldum. Bu dört branşlar Konser solistliği, koro repetöröloğ, Eğitimci olmak ve ansambıl (düet, trio, 2’li 3’lü ve 4 gruplarda çalmak) bu dört branş ayrı bir branştır ama benim en çok sevdiğim ve en çok çalıştığım branş tabiî ki birinci sırada eğitimcilik ikinci sırada icracılık, aynı zamanda sahnelerde sürekli konserler vermekteyim. Sadece Kahramanmaraş’ta değil il dışında da konserler vermekteyim. Aldığım eğitimi ve bilgileri ben seve seve Kahramanmaraş’ta minik öğrencilerime aktarmayı ve onları eğitmeyi çalışıyorum.
 

İLK ÖĞRENCİLERİM ARTIK MEZUN OLDU VE BİRÇOK ÖNEMLİ SANAT ÇOCUKLARI HALİNE GELDİLER”

İlk geldiğim piyano enstrümanı nedir, batı klasik müziği nedir, bunlar hakkında çok bilgi sahibi olduklarını görmemiştim, ama yavaş yavaş batı klasik müziği konserleri üniversite sahnelerinde sergilendi. O zamanlar bizim küçük bir piyanomuz vardı o zamanlar duvar piyanosu ve o piyano ile ilk resitalleri vermeye başladım. Ben ve annem emir emirzame ile piyanonun sihirli tuşlarını tanıtmaya başladık ve gördük ki Kahramanmaraş ve batı klasik müziği kulağa çok tuhaf geliyordu. Arkadaş çevrelerim nasıl olabilir mi böyle bir şey diye söyleniyorlardı. Ama klasik müziği sevenlerde varmış. Piyano enstrümanı çalmayı sevende varmış. Benim bu şekilde piyano öğrencilerim oluşmaya başladı. Ben bu eğitimi yıllar içerisinde vermeye devam ediyorum. Genç piyanistleri yetiştirmeye çalışıyorum ve çok güzel sonuçlar alıyorum. Kahramanmaraş şehrine ilk piyano enstrümanını da aldıran ben oldum. Yavaş yavaş evlerde piyano enstrümanı oluşamaya başladı ve yavaş yavaş arttı. Birçok ailelerde evlerinde piyano görebilirsiniz. Benim ilk öğrencilerim artık mezun oldu ve birçok önemli sanat çocukları haline geldiler ve beni en çok mutlu eden şeylerden biri benim ilk özel öğrencim Sanatçı Sabahat Küpelikılıç’ın kızı gökçe mesleğini müzik yaptı ve şu Ankara’da üniversitenin müzik bölümünden mezun oldu ve beni çok memnun etti.

YILDA 2 DEFA KÜÇÜK GENÇLERLE ÜNİVERSİTE SAHNESİNDE KONSER VERİYORUM”

Konserlerimize gelince her sene senede iki defa ben küçük gençlerle üniversite sahnesinde konser veriyorum ve Üniversitemizde bulunan kuyruklu piyan birçok üniversitelerde bile yoktur. Üniversite sahnesinde gerçekleştirmiş olduğumuz konserin adı baharı ve genç yetenekler oldu, bahar yeniden uyanış ve baharı da güzel müzik sesleri ile seyircilere yaşatmaya çalıştık ve yediden yetmişe insanların ortak sesleri müzik olduğu için bizde sloganımızı her yaşta müzik olarak düşündük bu konseri ve aynı zamanda biz piyano gününü kutladık. Bunu da söylememe gerekiyor ki bir alman besteci nils fram ondan ileri gelen birkaç yıldır yılın seksen sekizinci günü piyano günü diye kutlanır,  bilinir ve ünlü piyanistler piyano resitallerini sergiler amaç bu muhteşem enstrümanı tanıtmak ve sevdirmektir. Aynı zamanda mart ayında onu da kutlamış olduk piyano sesleri ile bu konserde farklı olan önceki konserlerde benim piyano öğrencilerimle aynı zamanda hocalar sahne alıyordu, ama bu konserin özelliği de oydu ki çok farklı yaş grupları sahnede yer almıştı, En minik piyanistlerimizden yedi sekiz yaştan ilkokul ortaokul lise ve üniversite öğrencileri de hobi olarak müzikle uğraşan öğrencilerdi. Bağlamada birinci sınıf öğrencimiz Eymen Gezgin çıktı, Gitarla bizim üniversiteden mezun olan ama üniversite yıllarında hiç elinden gitarı bırakmayan Halil Solak, İlk defa ben iki doktor ve İngilizce öğretmeni olarak müziği hayatlarından çıkarmayan ve hayatlarında çok büyük bir yer alan müziği seven ve uğraşan farklı branştan insanları dâhil ettim. Böylece göstermek istediğim en küçük yaştan büyük yaşlara kadar müziğin ne kadar önemli olduğunu, insanın hayatında olduğunu ve müzikle yaşamın çok daha iyi bir yere geldiğini göstermek istedim.
 

KLASİK MÜZİK VE PİYANO ÇOK FAYDALI”

Piyano işlemi birkaç işlemi aynı anda yapmayı öğretiyor sırayla değil de işlemleri beş altı işlemi aynı zamanda yapmayı ve kısa zamanda yapmayı öğretiyor bu da yaptıkları işi daha kısa zamanda daha verimli daha başarılı olarak yapmayı geliştiriyor. Klasik müzik ve piyano eğitimi çocukların gelişmesinde çok önemli bir yer alıyor ve sağlam bir ruh yapmalarını sağlıyor. Çocukların sosyalleştirmede ve şimdiki zamanda bilgisayarların, tablet ve telefonların elinden düşmediği bir dönemde klasik müzik ve piyano çok faydalı oluyor. Herhangi bir etkinlikte yer aldıkları için sosyal anlamda gelişiyorlar. Şimdiki teknoloji ve bilgisayarın, telefonların elinden düşmedikleri zamanda bence çok önemli bir şey.

MÜZİK BÖLÜMÜNÜN AÇILMASI ŞEHRİMİZ İÇİN BÜYÜK BİR ARTIDIR” 20 yıldan fazla süredir buradayım. 20 yıl içerisinde görev almakta devam ediyorum. Eskiden sadece rektörlüğe bağlı müzik bölümümüz vardı. Ama artık üniversitemizde güzel sanatlar fakültesi açıldı. Resim, müzik ve tekstil, moda tasarımı olarak şu an faaliyettedir ve bu sene müzik bölümünün açılması bizim için çok önemli ve çok büyük bir hadisedir. Çünkü artık bu eğitimi dışarıdan almak için çocuklarımız gitmeyecek. Kendi şehirlerinde kendi üniversitelerinde bu eğitim alacaklar ve biz artık kendi mezunlarımızı geri üniversitemize kazandırabiliriz. Bu eğitimi daha çok çocuğun alma fırsatı oluşacak. Müzik eğitimini daha çok profesyonel şekilde öğrenmek için mezunlarımız sayesinde kendi kadrolarımızı oluşturabilelim. O yüzden müzik bölümünün açılması şehrimiz için büyük bir artıdır.

KONSERİMİZDEKİ AMACIMIZ MÜZİĞİN HER ALANIYLA SEYİRCİLERİMİZİ TANIŞTIRMAK” Konserimizdeki amacımız hem klasik müzik hem halk müziği hem de müziğin her alanıyla seyircilerimizi tanıştırmak. O güzel melodilerle güzel bir bahar akşamı yaşamak ve onları öğrencilerden duymalarını amaçladık. Bu sefer yaptığım konserin önceki konserlerden farkı oydu ki tamamen hobi olarak, hayatında müzikle uğraşan insanları sahneyi çıkarmaktı amacım. Yoksa biz hocalarla öğrenciler bir arada çıkıyorduk ama bu sefer üniversite öğrencileri, okul öğrencileri ve meslek sahibi insanları bir araya getirerek farklı şekilde farklı enstrümanlarla farklı müzik dallarıyla sahne aldılar. Sanırım seyircilerden duyduklarıma göre o konserde güzel bir bahar akşamı yaşadılar. Bundan sonra bu konserlerin tabi ki devamı gelecek. Ama en önemlisi de odur ki o konserde sahne alan piyano öğrencilerim zaten her sene Kahramanmaraş'ın ismini çeşitli uluslararası platformlarda duyuruyorlar. Her sene çeşit çeşit festivaller gerçekleşiyor. Bu senede ilk defa Adana'da uluslararası rapsodi piyano festivali ve yarışması olacak. O gün sahne alan 3 öğrencim Kahramanmaraş'ın ismini ilin dışında bir uluslararası platformda duyuracaktır. Benim temennim bundan sonra çok daha prestijli daha büyük festival ve yarışmalara katılmaları ve biz bu geleneğimize gene devam edeceğiz. Öğrencilerim birçok festivale katıldı yine katılıyorlar. Öğrencilerin bu tür etkinlikleri, hobileri bakımından müziğin hayatlarında olması çok büyük önemli yer olduğu göstermek istedim"
 

Haber: Alihan Kürşat

Editör: Mahmut Beyaz