Okullarda ücretsiz kitap dağıtılmasından sonra eski kitap alım satımına olan ilgi azaldı. Sayıları az olsa da ucuza kitap alım-satımı yapan sahaflara öğrencilerin ilgisi azalsa da devam ediyor.
Sahaf, genel anlamıyla eski, artık basımı yapılmayan ya da ikinci el dergi ve kitapların alınıp satıldığı veya başka bir kitapla değiştirildiği küçük işletmeler ile bu mesleği yapanlardır. Bu tür kitap satış noktalarını, mekânlarını diğer benzerlerinden ayıran en büyük özellik ikinci el ürünlerin bulunabilmesi ve takas yöntemiyle ticaretin gerçekleşebilmesidir. Özellikle artık basılmayan, kısıtlı sayıda basılan fakat güncelliğini koruyan, ihtiyaç duyulan ya da tarihi önemine ilişkin bir değer taşıyan her türlü basılmış eser bu alış verişin konusu olabilir. Sahaflar, bilimsel veriye ulaşabilmenin kütüphaneler dışındaki kaynak sağlayıcıları olabileceği gibi, tarihtekileri ve bellektekileri somut verilerle günümüze taşıyan önemli sosyo-kültürel mekânlardandır. Türkiye’de Sahaflık artık eskisi gibi ilgi görmemekle birlikte bu durum Kahramanmaraş’ta da farklı değil. Kahramanmaraş’ta 21 yıldır sahaf esnaflığı yapan İsmail Demir, sahaflık yapmasında ki birinci önceliğinin öğrencilerle diyaloğu ve onlara yardımcı olmak için yaptığı belirterek bu işten çok da bir menfaatinin olmadığını söyledi. Demir, konuyla ilgili Manşet Gazetesi haber ekibine değerlendirmelerde bulundu.
‘BU İŞTEN ÇOK DA BİR KAZANCIM YOK’
Öğrencilerden aldığı kitapları tekrar öğrencilere sattığını belirten Demir, bu işten çok da bir kazancının olmadığını belirterek halen bu işe devam etme nedeni olarak öğrencilere yardım etmek ve en uygun fiyatlarla onlara kitap satmak olduğu söyledi. Demir konuşmasına şu şekilde devam etti: “21 yıldır sahaflık yapıyorum. Kitapları öğrenciden alıyorum tekrar öğrenciye satıyorum. Öğrenciler kullandığı veya kullanmadığı kitapları getiriyor. Bizde cüzi bir miktara ya takas ediyoruz yâda satın alıyoruz. Öğrencinin bu işten iki türlü kazancı var bir elinde ki kitabı atacağına bize getiriyor bizde satın alıyoruz. İkinci bir yönü de bu kitapların çöpe gideceğine biz alıyoruz ve kâğıt fabrikasına geri dönüşüme gönderiyoruz. Kısmen de olsa eski bir ilgi görüyoruz. Burayı hiç bilmeyenlerde olduğu gibi yıllardır sadece buradan kitap alanlarda var. Geçen zamanlarda ılıcadan bir genç geldi. Gözleri çok az görüyordu ve kitabı çok yakından incelerdi. Aradan 5-6 yıl geçti. Dükkânıma geldi ve “Ağabey beni tanıdın mı?” Dedi. Tanıdım dedi. O da: “ Ağabey ben hep sizin kitaplarla okudum ve şu an sınıf öğretmeni oldum” dedi. Bu beni gerçekten çok duygulandırmıştı. Burada 5-10 kuruş menfaatim kadar da inanın öğrencilerle diyalog kurup onların işini görmek için burada duruyorum. Benim bu işte birinci amacım öğrencilere uygun fiyattan kitaplar satmak. Öğrenci yeni bir kitap alacağına buradan en az 3 tane kitap alıyor. Bu yüzden çok bir kazancı yok bu işin. Öğrencilere, vatandaşlara ucuz ve uygun fiyatlarla kitap sattığım zaman bende mutlu oluyorum ve onların hayır dualarını alıyorum. Ben zaten emekliyim bu işe çok da bir ihtiyacım yok fakat daha öncede söylediğim gibi ben burada öğrencilere ve vatandaşlara en uygun fiyatlara kitap satmak için halen buradayım.”
Haber: Emre Akkış
