Ülkemiz bu hafta sonu seçimler yapılacak. Bir kısım insanımız seçilme halkımızın büyük çoğunluğu ise seçme hakkını kullanacaklardır. Seçme ve seçilme hakkı veya politik faaliyetler yönetime katılmanın bir şeklidir. Seçimler yoluyla yeni yöneticilerimizi dolaylı/dolaysız olarak seçmiş olacağız…

Yönetim…

Yönetim farklı şekillerde tanımlanmaktadır. Bunlardan bir kaçı şunlardır: Yönetim en genel anlamda işlerin belirli bir anlayış içinde yürütülmesidir.

Yönetim, kıt kaynakları verimli şekilde kullanarak işletmenin/devletin amaçlarına etkin bir şekilde ulaşmak için başkalarıyla işbirliği yapmaktır…

En kısa anlamı ile yönetim için “başkalarıyla işbirliği” yapma sanatı diyebiliriz

Ulusal, bölgesel, yerel veya uluslararası sorumlulukları olan yönetsel organizasyonlardan söz etmek mümkündür.

Katılma ise bir topluluğa girmek, faaliyetlerine ortak olmak anlamındadır. Yönetime katılma daha geniş bir anlamda düşünülmelidir. Bulunduğumuz resmi görevde veya sivil hayatta, sivil toplum kuruluşlarında yönetimde görev almak fikirlerimizi geliştirme ve deneme fırsatı verecektir. Yasal çerçevede ve etik kurallar içerisinde bu tür faaliyetlere katılmak kişisel ve toplumsal gelişmemize katkı sağlayacaktır…

Seçimlere katılmak ülkemizin geleceği belirlendiğinden önemsenmelidir…

Yönetimde başarı

Demokratik ülkelerde ülke yönetimleri seçilmiş siyasi partiler tarafından yürütülmektedir. Bu partilerin ülkeyi yönetebilmesi için seçimleri kazanması ve yönetim görevini üstlenmesi gerekir. Bu nedenle siyasette başarı “seçim başarısı ve yönetim başarısı” olarak ayrılabilir.

Bir siyasette başarı alınan oy ile ölçülmektedir. Bu durum küçük ölçekli bir köyde muhtar seçiminden, ülke geneline devlet başkanı seçimine kadar böyledir. Ancak “siyasi aktörlerin başarılı sayılmasında yegâne ölçüt, kitleleri ikna etme konusunda sergilediği beceri değildir,” düşüncesi de savunulmaktadır. Başarı sorgulamasında “yönetimde izlenilen araçların doğurduğu sonuçların da” dikkate alınması gerekir.

Gerçekten ilk aşamada başarı ölçütü olarak kitleleri yanına çekmek önemlidir. Bu seçim başarısı olarak dikkate alınmalıdır. Kitlelere ulaştıktan sonra seçim başarısı elde edip yönetime gelindiği zaman ayrı bir başarı değerlendirmesi yapılması gerekir.

Mevcut aktörlerin gelecekte başarı gösterme potansiyeli karar verme sürecinde mutlaka dikkate alınmalıdır…

Seçim başarısından sonra yönetim başarısı için uygun politik araçların kullanılması gerekir. Stratejik bir plan olmaksızın, toplam ve sürdürülebilir başarı elde edilemez, sadece kısmi başarı elde edilebilir. Bir stratejik planı olmayanlar başarısız olmaya mahkûmdur. Nitekim geçmiş örneklerine baktığımızda iktidar sahiplerinin seçim başarısından sonra yönetim becerisinin/performanslarının çokta iyi olmaması sonraki seçimleri kaybetmeleri ile sonuçlanmıştır…

Halkımız tercihlerini kullanırken geçmiş performansları ve gelecekteki performans beklentilerini dikkate alacaktır…

İlk gelen araca binenler

Bir yandan derin yönetim ve siyasi analizler yapılırken bir yandan da uygulamadaki gerçekleri göz arttı etmemek gerekir. Bunlardan biri, belli kişilerin en uygun durakta bekleyerek gelen ilk araca binmesidir. İkinci bir durumda yükselen bir siyasi harekete katılma çoğu zaman bazı kişisel amaçlar için yeterli olmaktadır.

Bu durum epeyce insan tarafından başarı ölçütü olarak görülmektedir. Bu şekilde ortalama niteliklere sahip bireyler daha üstün nitelikli kişilerin gelebileceği konumlara sahip olabilmektedir. Bu yöntemin etik anlamda eleştirilmesi söz konusu olsa bile gelişmekte olan ülkelerdeki yerel politik gerçeklik de budur.

Bu tür olumsuzluklara rağmen kişilerin, özellikle gençler yönetime katılmadan uzak kalmamalıdır.

Karar sizin

Halkımız karar verirken “ilk gelen araca binenleri, ışığa toplananları ve alternatif maliyeti sıfır olanları” mutlaka dikkate almalıdır…

Seçilmek isteyenler (adaylar) kısa süre açıklandı. Bunlar aday olarak kendilerini halkımıza tanıtmaya çalışıyorlar. Bunlar içerisinde alternatif maliyeti sıfır olanlar yanında çok yüksek olanların da var olduğu inkâr edilmez bir gerçektir. Elbette insanımız karar verme sürecinde olumlu (artı) ve olumsuz (eksi) yönleri dikkate alacaktır.

Çoğunluğu güzel olan güzel kabul edilir…

Son söz: Çoğu yapılamayanın azı terk edilmez…