Herkesin mutluluk anlayışı farklıdır. Farklı kelimelerle de mutluluğu tanımlarız.   

Kimilerine göre mutluluk sağlıktır. Bazılarına göre başarılı olmaktır. Kimileri de mutluluğu ekonomik zenginlik olarak tanımlarlar.   

Bazen de bütün istek ve özlemlerimize eksiksiz kavuşsak da mutlu olamıyoruz.   

Yüzyılımızın hastalığıdır mutsuzluk…  

Uzağa gitmeyelim, çevremize bakalım…  

Tüketmedikçe mutsuz olan, tüketse de tatmin olmayan insanlar bize yabancı değil.  

Özellikle de gençlerimiz…  

Yaşamın zenginliklerini tatmadan, tüm vakitlerini maddiyat ve prestij gibi konulara ayıran gençlerimiz…  

Gençler; zenginlikte mutluluk getirmiyor.  

Örnek mi Steve Jobs... Amerikan elektronik devi Apple’ın kurucusu, Apple’ı Apple yapan isim...   

2007 yılında dünyanın en güçlü iş adamı seçilmişti.   

Milyarder Jobs, 56 yaşında da hayata gözlerini yummuştu.   

Steve Jobs’un ölmeden önceki son yazısını paylaşmak istiyorum:   

‘İş yaşamında büyük başarılara ulaştım. Kimilerinin gözünde yaşamım başarının simgesi, fakat işin dışında çok az neşem oldu benim. İşin sonunda zenginliğim alışmış olduğum hayatın bana getirdiği tek gerçeklik. Ölümle yüzleştiğim şu anda, yatağımda uzanıp hayatımı gözlerimde canlandırırken, fark ettim ki gururlandığım bilinirliliğim ve servetim  ölümün karşısında ne kadarda anlamsızmış.   

Arabayı kullanmak için, size para kazandırması için birilerini işe alabilirsiniz ancak hastalığınızı taşıması için kimseyi işe alamıyorsunuz. Kaybedilen maddesel şeyler bulunabilinir ya da yerine başkası konur fakat kaybedildiğinde bulunamayacak ya da yeri dolmayacak tek şey var o da “Yaşam.” Şu an hayatınızın hangi sahnesinde olursanız olun, zaman ile o sahne perdesinin kapanması ile yüzleşeceksiniz.   

Ailenize, eşinize, arkadaşlarınıza çok kıymet verin ve sevin. Kendinize iyi davranın ve insanlara değer verin. Yaşlandıkça ve umut ediyorum akıllandıkça fark ediyorsunuz ki 300 dolarlık saat de  30 dolarlık saat de aynı zamanı söylüyor. İç huzurun bu tarz şeylerle elde edilemediğini anlıyorsunuz. İster first class ister ekonomi uçun, bilin ki o uçak düşerse siz de düşeceksiniz.    

O yüzden umut ederim ki şunu anlarsınız; kahkaha attığınız, sohbet ettiğiniz, şarkılar söylediğiniz, kuzeyden, güneyden, Doğudan, batıdan, cennetten  ve dünyadan konuştuğunuz, ahbaplarınız, dostlarınız, eski arkadaşlarınız, erkek kardeşiniz, kız kardeşiniz varsa bilin ki gerçek mutluluk bu.    

Çocuklarınızı zengin olması için eğitmeyin, onları mutlu olmaları için eğitin.   

Böylelikle büyüdüklerinde her şeyin fiyatını değil, değerini bilirler.’    

Steve Jobs veda yazısında,  mutluluğun anahtarının zenginlik değil, zengin duygu ve düşüncelerin mutluluk ürettiğini, ebeveynlere öğütlüyor.