Bir zamanlar çoğuekonomi tarafından rakip olarak görülmeyen ama bugüne geldiğimizde dünyanın en büyük ikinci ekonomisi statüsüne kavuşan, dünyanın en çok ihracat yapan, ticaret savaşlarında ne yapacağı merakla beklenen Çin ekonomosi, doğru okunduğunda bizler gibi ekonomisi gelişmekte olan ülkeler için bir çok ipucu içeriyor.

***

Çin ekonomisine dair yapılacak bir çok analiz var fakat bugünDünya Bankası verilerinden yararlanarak hazırladığım aşağıdakiörnek göstergelerle ipuçları elde etmeye çalışalım.

***

Bu tablolardan aşağıdaki sonuçlara ulaşabiliriz:

  • Çin ekonomisi 1990 yılından bu yana kendi nüfusuna sürekli refah yaşatmış ve 2018 yılında kişi başına düşen milli gelir kaleminde Türkiye’yi geçmiş. Bu noktada Çin nüfusunun 1,3 milyar, Türkiye nüfusunun ise 80 milyon olduğunu gözden kaçırmayalım.

  • Gayri safi milli hasıla göstergesine baktığımızda, Çin ekonomisi sadece 8 yıl gibi bir sürede 2010 yılındaki değerin 2 katına çıkarak 13 milyar dolar seviyesinde milli hasıla elde etmiş. Bu durum ülke ekonomisinde üretimin oldukça iyi bir ivmeyle yükseldiğini ortaya koymaktadır.

  • 2000 yılında sadece 111 milyar dolar olan Çin’den yapılan mal ihracatı, 2018 yılında 21 katına çıkarak 2,4 trilyon dolar seviyesine ulaşmış. Çin’in ihracat başarısı, yüksek teknolojili ürün ihracatından değil, bilakis klasik sektörlerdeki ihracatın iyi düzeyde olmasından kaynaklanıyor. Bu veriler tabloda yazmıyor ama başka kaynaklardan edindiğim bilgiye göre Çin’in ana ihracat kalemlerini şunlar oluşuturuyor: Tarım ve hayvancılık ürünleri: 636 milyar usd, tekstil ürünleri 252 milyar usd, plastik araç gereçler, oyuncaklar: 80 milyar usd, ayakkabı ürünleri: 59 milyar usd, yarı işlenmiş taş ve cam ürünleri: 43 milyar usd. Bunun yanında ileri teknolojili ihracatı yok değil tabiiki ama telefon ve bilgisayar ihracatının toplamı tekstil ihracatı kadar bile değil.

  • Bu analizlerden ulaşabileceğimiz en göze çarpan gösterge ise genç nüfus işsizlik oranıdır. Çin’de genç nüfusun yalnızca %10’u işsiz. Bu rakam, bizim ülkemizde %20 seviyelerinde ve gün geçtikçe hala yükseliyor. Böylesi üretim başarısında Çin halkının yaşlı genç demeden top yekün çok çalışması yatıyor.

***

Peki bu ipuçları bize ne ifade ediyor?

Biz çok fazla serzenişle oyalandığımız için bir türlü ilerleyemiyoruz. Eğitim kalitesinden, yüksek teknolojili ürün üretmedeki geç kalmışlığımızdan, bürokratik engellerden ve daha bir çok şeyden şikayet ediyoruz ama ilerleyemiyoruz. Yapmamız gereken, geçmişten beri faaliyet gösterdiğimiz ve artık ustalaştığımız işlerde yeni yatırımlar yapmaktır, işi geliştirmektir, yeni pazarlar bulmaktır. Yapmamız gereken, toplam 1.800.000 tane şirket arasında ihracat yapabilen 1600 adet şirket sayısını 100.000’e çıkarmaktır. Yapmamız gereken, ihraç edilen ürün türü sayısını iki binlerden on binlere çıkarmaktır (Bu rakam Çin’de 24.000 civarındadır).

***

İhracat sayesinde kalkınan ülkelerin başarısı ortadadır. Çin bu örneklerden birisi. Hem milyarlarca halkın kişi başına düşen gelirini arttırmış hem de genç nüfusunun %90’ını iş sahibi yapabilmiş.İhracatı ve ihracatçıyı desteklemek en önemli ekonomi politikası olmalıdır. Herkese hayırlı kazançlar dilerim.