31 Mart Pazar günü yapılacak olan yerel seçimler öncesi adaylar çalışmalarına hız kazandırdı. Bu kapsamda, CHP Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Zeynep Özbaş Arıkan, iftar programında basın mensuplarıyla bir araya geldi. Arıkan, depremlerin merkez üssü Kahramanmaraş’ın yeniden ihya ve inşası için, şehrin daha yaşanabilir hale getirilmesi ve ihtiyaçları doğrultusunda hazırladıkları projelerden bahsetti. Programa, CHP Kahramanmaraş İl Başkanı Ünal Ateş, Millet İttifakı Dulkadiroğlu Belediye Başkan Adayı Murat Kozalak, Saadet Partisi İl Başkanı Ahmet Zor, CHP Dulkadiroğlu İlçe Başkanı Kemal Keleşer ve çok sayıda basın mensubu katıldı.

KAHRAMANMARAŞ’I YAŞANILABİLİR BİR ŞEHİR HALİNE GETİRECEĞİZ

Kahramanmaraş ile ilgili sorun ve sıkıntıların çözümleri için ellerinden geleni yapacaklarını söyleyen CHP Büyükşehir Belediye Başkan adayı Zeynep Özbaş Arıkan; “Öncelikle bizim depremin yaralarını sarmak, insanların barınma problemlerini halletmek, iş yerini kaybeden tüm vatandaşlarımızın sağlıklı bir şekilde iş yerlerine kavuşmasını sağlamak, orta hasarlı binalar uygun olmayan alanlar konusuna çözüm bulmak ve benim için şu anda en önemli konu rezerv alanlarıyla ilgili onlarca, binlerce sorunun, problemin, sıkıntının çözüm noktasında hep beraber elimizden geleni yapmak. Bizim en büyük projemiz bunlar aslında. Önce Kahramanmaraş’ı yaşanabilir, hepimizin sağlıklı, hak edilen değeri görebileceğiniz bir şehir haline getirdikten sonra oturup sizlerle beraber, olmasını istediğiniz projeler, Maraş'taki etkinlikler ya da fiziki birtakım donanımlar nasıl olur? Onları hep beraber önümüzdeki süreçte inşallah gerçekleştirmek.

KAHRAMANMARAŞ’I DİRENÇLİ KENT HALİNE GETİRECEĞİZ

10 yıldır şehrimizde bir kent konseyi olmadığı için bu konuları konuşabileceğimiz, tartışabileceğimiz, istişare edip belediye meclisine sunabileceğiniz bir ortamımız ve imkanımız olmadı. Ben yaklaşık 10 yıldır bütün Türkiye'deki kent konseylerinin birinci önceliği olan şehri dirençli kent haline getirme konusunu ele almak istiyorum. Dirençli kent nedir? Deprem, sel, heyelan, yangın gibi olabilecek her türlü afete karşı dayanıklı hale gelen ve bu afetleri en aza indirecek ve kolay atlatabilecek sonuçlar doğuracak şekilde hazırlanmış bir kent demek. Bunu ben son iki dönemdeki belediye başkanımıza da defalarca söylememe rağmen bir türlü bu konuda netice alamadık. Mutlaka bir şehrin olmazsa olmazı dirençli kent haline gelmek.

BİZ 25 BİN 46 KİŞİLİK STADYUM YAPACAĞIZ

Şehrimizdeki sporcuların, yeni eğitilen sporcuların çalışabileceği, teşvik edilebilecekleri bir alan oluşturmak ve süper kupa maçlarının şehir stadyumunda oynandığında canlanacak gelir adına şehre bir stadyum kazandırmanın önemli olduğunu düşünüyorum. Yani burada yaralarımız varken stadyumun gereği yok demeyelim, mutlaka stadyumumuzun da yapılması gerek. 15-16 bin kişilik sağlam bir stadyumun yıkılıp, yerine 12 bin 500 kişilik bir stadyumun vaat edilmesi ne kadar doğru o da tartışılır. Tabii ki ilgili bakanlık yapacak belediyeler yerel yönetim olarak bu konuda baskı uygulamak gerek. Stadyumla ilgili çalışmalar yapılıyor diye dört kez dinledik. Bu stadyumun fotoğrafını da gördük, 22 senedir bu konu gündemde. Biz 25 bin 46 kişilik stadyum yapacağız inşallah.

ŞEHRİN EN BÜYÜK PROBLEMLERİNDEN BİRİ ORTA HASAR KONUSU

Uzun zamandır platform olarak faaliyet gösteren ve seslerini duyurmaya çalışan orta hasarlı, uygun olmayan alanlar ve rezerv alanlarıyla ilgili konular şu anda hakikaten şehrin en büyük problemlerinden biri. Bunlarla ilgili aslında çözüm neden 13 aydır bir türlü bulunamıyor? Neden bekletiliyor? Ben de bir vatandaş olarak bunu merak ediyorum. Bu soruyu da sorduğumuz zaman maalesef karşımızda bunun cevabını bize net ve sağlıklı olarak verebilecek bir yetkiliyle de henüz karşılaşamadık. Hepimiz orta hasarlılarla ilgili çözümü biliyoruz. Belediye tarafından bir ekip kurulacak. Bu ekip orta hasarlı binaları denetleyecek. Eğer ağır hasarlıysa yıkılacak, güçlendirilme yapılacaksa ruhsatları verilecek ve bu insanlar evlerine kavuşacaklar.

ŞEHRİN EN KIYMETLİ YERLERİ REZERV ALANI İLAN EDİLDİ

Uygun olmayan alanlarla ilgili de biliyorsunuz deprem öncesi hazırlanan bir rapor deprem sonrası hazırlanmış gibi bakanlığa sunuldu. Bu rapor çerçevesinde uygun olmayan alan diye bir şey yaratıldı. Aslında Maraş’ta uygun olmayan alan sorunu yok. Bu deprem sonrası Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan raporla bakanlığa sunuldu. Bu rapor bakanlıkta fakat neden bekletiliyor? Bu rapor neden bir an önce onaylanıp insanların uygun olmayan alanlar konusundaki mağduriyetleri giderilmiyor? Bu da ayrıca bir sorun ve rezerv alanları, benim son dönemde en çok beni endişelendiren ayrıca bu endişelerimi gidereceğim bir cevap bulamadığım bir konu. Şu anda şehrin bütün ana arterleri, en kıymetli yerleri çok hızlı bir şekilde rezerv alanı ilan edildi. Yerinde dönüşüm için bu alanların mutlaka bu şekilde belirlenmesi gerektiğine dair bir karar aldılar. Ama rezerv alanı ilan edilmeden de bu yerinde dönüşümler yapılabilir. Rezerv alanı dediğimiz şey hepimizin malının, mülkünün, evinin, iş yerinin yarısının müşterek bir şekilde devlete verilmesi demek. Bu önümüzdeki yıl Maraş'ı bekleyen belki de en büyük sorun. Evlerimiz rezerv alanı olup da ağır hasarlı olan evler yeniden yapıldığında bizlerin tekrar üstüne bir ödeme yapması gerekecek. Bu ödemeyi herkes yapabilecek mi? İnsanlar evlerine tekrar bir ödeme yapmadan bedelsiz olarak kavuşabilecekler mi? Biz ne olacağız? Akıbetimiz ne olacak? Evimiz, iş yerimiz, konutumuz var nasıl tekrar kavuşacağız? Bir bedel ödeyeceğiz mi? şeklinde bu konuyla ilgili bana onlarca mesaj ve soru geliyor. 10 yıldır kangren olan, 10 yıldır riskli alan ilan edilen Yusuflar Mahallesi niye rezerv alanı ilan edilip bir an önce orada bir kentsel dönüşüme başlanmıyor? Mağaralı, Yörük Selim, Serintepe buraların hepsi kentsel dönüşüm için çok uygun alanlar olduğu halde şehrin ana arterleri rezerv alanı ilan ediliyor da oralar rezerv alanı ilan edilmiyor. Hakikaten bu konu Maraş'ın geleceğine dair en büyük problemlerden biri. Belki de yıllar içinde Maraş el değiştirecek. Çünkü bizi idare eden hiçbir mevcut belediye başkanımızdan, AFAD Müdürümüzden, Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü'nden, kentsel dönüşüm bürosundan. Bu konuyla ilgili net bir cevap alamadım, istiyorum. Umarım seçimlerden önce bu konuyla ilgili bir cevap alabiliriz.

HAVAALANIYLA İLGİLİ YILLARDIR MAĞDURİYET YAŞANIYOR

Yıllardır çözülemeyen bir havaalanı var. ILS cihazının gelip gelmeyeceğiyle ilgili bir problem var. Bu belki belediyeyi aşan bir konu ama bununla ilgili gündem oluşturmak, bununla ilgili siyasileri bir şekilde harekete geçirmek, baskı uygulamak gerekiyor. Yıllardır hepimizin çok mağduriyet yaşadığı bu havaalanı konusunun da çözümü için inşallah 1 Nisan'dan sonra elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Çünkü ulaşım, havaalanıyla ilgili problem, şehrimizin tüm konularını da etkiliyor. Turizm canlansın diyoruz. Ulaşımı olmayan, sağlıklı seferlerin olmadığı bir şehirde turizmden de bahsedemeyiz. Onun için öncelikli olarak havaalanıyla ilgili de elimizden gelen gayreti göstereceğiz.

İLÇE YOLLARIYLA İLGİLİ HİÇBİR ADIM ATILMIYOR

Şehrin ilçelerle olan bağlantısı neredeyse yok gibi. Sağlıklı ve yenilenmiş revize edilmiş bir yol gerçeğine kavuşamadık. Bizler de işte geçtiğimiz haftalarda ilçelerimize gidip geldiğimizde son yıllarda hiçbir şekilde bu konuda bir adım atılmadı ve son 20 yılda bu yollarla ilgili hiçbir çözümün olmadığını gördük. Aslında bu söylediklerim belediyelerin asli görevleri. Bunları bir proje olarak söylemek de çok doğru değil. Bunlar zaten yapılması gereken ya da yıllardır yapılmış olması gereken konular. Ama eksikliklerini hissettiğimiz için, bunu bir proje olarak söylemek durumunda kalıyoruz. Bizim ihtiyacımız olan şeffaf, hesap verebilir, hesap sorulabilir bir yönetim, istişare kültürünün geliştiği bir yönetim ve ortak aklın olduğu bir şehir. Bunları yüzlerce kere dile getirdiğimiz halde maalesef bu konuda da hiçbir şekilde bir ilerleme olmadı. Ama şu anda öbür adaylarımızın da projelerinin içine aynı bu söylediğim konuları, kelimeleri, kavramları yerleştirdiğini ve bunlarla ilgili de önümüzdeki dönem çalışma yapacaklarını duymak beni çok memnun ediyor. Ama şu da bir gerçek ki bunu 10 yıldır niye yapmadınız? Bu konuda maalesef ben kendi adıma hiçbir ilerleme göremedim.

KAPSAMLI BİR ENGELLİ KAMPÜSÜ PROJEMİZ VAR

Bir engelli kampüsü projemiz var. Çok geniş bir alanda tüm engelli gruplarının sağlıklı bir şekilde eğitim alacakları, onların hayatlarını devam ettirebilmeleri için gereken temel eğitimlerin en sağlıklı, en doğru bir şekilde verileceği ilerleyen süreçte engelli bireylerin hayatlarını kolay devam ettirebilecekleri kültürel, sosyal alanlarda çalışmalar yapabilecekleri, velilerin engelli evlatlarını rahatlıkla emanet edebilecekleri, onların yaşamlarını sürdürebilmeleri için temel eğitim alabilecekleri bir engelli kampüsü yapmak istiyoruz. Bu çok kapsamlı bir proje aslında ve çok geniş bir alanda yapmayı planlıyoruz.

KENT ESTETİK KURULU BU ŞEHRE ÇOK GEREKLİ

Kahramanmaraş’a Kent Estetik Kurulu’nun mutlaka kurulması lazım. Bu aslında bütün belediyelerde şu anda var. Kahramanmaraş Belediyesi'nde varsa da çalışmayan, aktif olmayan bir kurum olarak var. Aslında kurulması zorunlu olan bir kurum ama ben şu ana kadar şehirde bir Kent Estetik Kurulu’nun yaptığı çalışmayı maalesef göremedim. Biz bunun çok gerekli olduğuna inanıyoruz.

ŞEHİR İÇİ TRAFİĞİNE VE KENT TURİZMİNE KATKI SAĞLANACAK

Şehir içi trafik hepimizin malumu depremden önce de zaten çok sağlıklı değildi. İnşallah şehir olarak biraz ayağa kalkıp yaralarımızı sardıktan sonra da şehir trafiğini mümkün olduğu kadar hepimizin ulaşımını daha sağlıklı yapabileceğimiz bir şekilde düzenlemek istiyoruz. Bir diğer önemli konu turizm. Yıllardır turizmi taçlandırma ve canlandırmayla ilgili konuşuruz. Kahramanmaraş'taki mozaiklerin bu bölgedeki en orijinal, en sıra dışı, en değerli mozaikler olduğuyla ilgili bilim adamlarının raporu dahi var. Bizim neden böyle bir projemiz olmasın. Neden Kültür Bakanlığı bu konuda bize destek olmasın? Bu konuda da gayret edeceğiz.

İSTİHDAMA YÖNELİK MESLEK EDİNDİRME KURSLARI

Maalesef şu anda istihdam konusunda üniversiteyi bitiren gençlerimizin çok büyük sıkıntıları var. Herkes üniversiteyi bitirdikten sonra uzman olarak iş bulma konusunda çok büyük sıkıntı yaşıyor. Bizler meslek edindirme kurslarıyla ilgili sadece vakit geçirebilecekleri değil istihdama yönelik, kendi ayakları üzerinde durabilecek, beceriler edinebileceği, meslek edindirme kursları yapmak istiyoruz. Çünkü hepimizin bildiği gibi sanayide eleman, kalfa, usta sıkıntısı var. Hem bu sektörde hem de hanımlarımızın gelir elde edeceği şekilde kurslar düzenleyeceğiz. Hanımlarımız kendi evlerinde para kazanabilecekleri birtakım kursları hayata geçireceğiz.

TARIM VE HAYVANCILIK KONUSUNDA VATANDAŞA GEREKEN DESTEK VERİLECEK

Hayvan barınağıyla ilgili de şu anda mevcut olan barınağı biraz daha geliştirip, rehabilite edip mümkün olduğu kadar bu barınağın da Türkiye'deki örnek barınaklardan biri olması konusunda elimizden geleni yapacağız. Aynı şekilde ilçelerde tarım ve hayvancılığı geliştirecek ve onlara destek olacak çalışmalarımız da var. Mutlaka kent konseyi kurduğumuzda bir çiftçi meclisi kuracağız. Tarım ve hayvancılığın gelişmesinde zorluk yaşayan ve bununla geçimini sağlayan tüm vatandaşlarımıza gereken desteği vermek istiyoruz.

ŞEHRİN ALTYAPISI VE GENİŞLEMESİ ARAŞTIRILACAK

Şehirle ilgili bir raylı sistem, bir tramvay olsun istiyoruz ama şehir şu anda yeniden planlanıyor. Yeniden imar planları çiziliyor ve biz bu planların hiçbirini bilmiyoruz. Şehrin genişleme alanları nereler? Şehir batıya doğru mu genişleyecek, yoksa doğuya doğru mu genişleyecek, bu akslar nereler? Bunları hiçbir şekilde bilmiyoruz. Onun için şehirde bir tramvay için bir altyapı, bir raylı sistem için alt yapı yapılıyor mu? Bir kent meydanı yapılıyor mu? bunları detaylıca araştırıp ona göre plan yapmamız lazım ve öyle de yapacağız. Bunların yanı sıra bizim çok büyük bir kongre merkezine ihtiyacımız var. Ama ben şu anda yeni imar planının bir yerinde kongre merkezi planlandı mı, yapıldı mı bilmiyorum. Şimdi bunu göremediğimiz için bunların yapılabilme imkanı ne kadar onu da bilmiyoruz. Bunun vaadini vermekte de zorlanıyoruz. Eski Maraş’ta olsaydık, deprem öncesinde olsaydık yerler belirli olurdu. Bizler de bu alanları belirleyip bununla ilgili vaatlerimizi söyleyebilirdik” dedi.

ZEYNEP HANIM ELİNİ DEĞİL, BEDENİNİ TAŞIN ALTINA KOYARAK ÇALIŞACAKTIR

Programda konuşan Millet İttifakı ortaklarından Saadet Partisi’nin Kahramanmaraş İl Başkanı Ahmet Zor, şunları söyledi; “Zeynep Hanım geçmişte şehrindeki sorunlarla, sıkıntılarla ilgili Sivil Toplum Kuruluşu Başkanı olarak nasıl çalışmalar yaptıysa, belediye başkanı olarak da inşallah şehrimizin sorunlarını bilerek, şehrimizin sorunlarını ortadan kaldırmak üzere elini değil, bedenini taşın altına koyarak çalışacaktır. 31 Mart Yerel Seçimleri’nin Büyükşehir Belediye Başkan Adayımız Zeynep Hanım'a ve 11 ilçedeki adaylarımıza, Kahramanmaraş'ın geleceği için söz sahibi olacağı bir seçim olmasını diliyorum.”

31 MART’TA SÜRPRİZ BİR SONUÇ ÇIKACAK

31 Mart’ta sürpriz bir sonuç çıkacağını söyleyen Millet İttifakı Dulkadiroğlu Belediye Başkan Adayı Murat Kozalak; “Yıllardır koşuyoruz, koşturuyoruz. Siyasetteki bu bölücülüğü kaldırmaya çalışıyoruz. Zor bir sahadayız. Dulkadiroğlu, gerçek anlamda kırılması zor bir yer. İşimizinde bu denli zor olduğunu biliyoruz ama geldiğimiz süreçte yaşanılan şeylere karşılık artık bu durumun çokta zor olmayacağını anladık. İnşallah 31 Mart’ta sürpriz bir sonuç çıkacak, Dulkadiroğlu’nun kazananı Murat Kozalak olacak” ifadelerini kullandı.

VATANDAŞ, ‘ARTIK TAMAM, DEĞİŞİMDEN YANAYIZ’ DİYOR

Yapılan saha çalışmalarında vatandaşların değişim istediğini söyleyen CHP Kahramanmaraş İl Başkanı Ünal Ateş, şu sözleri kaydetti; “Bizim dört ya da beş milletvekilimiz yok. O yüzden sayın milletvekilimiz şu an kuzeyde çalışıyor. Ben ihtiyaç duyulan her ilçeye gitmeye çalışıyorum. Sevgili Büyükşehir Belediye Başkan Adayımız son 3 günden beri merkezde çalışıyor. Daha önce ilçelerde çalışmalarını yürüttük. 8 ilçede Cumhuriyet Halk Partisi'nin adayı var, 3 ilçede ittifak ortağımız Saadet Partimizin adayı var. 11 ilçede de, büyükşehir belediyesinde de iddiamız devam ediyor. En son gelen bir ankette büyükşehirle ilgili gelen bir ankette Cumhuriyet Halk Partisinin iddiasının devam ettiğini bir kez daha gördük.  Ama benim için gerçek anket dışarıda halkın ve özellikle esnafın bize karşı tutumu. Ben 30 yıldır siyasetin içindeyim. Defalarca seçim atlattık. Bizim için en zor bölgelerden iki tanesi biri Mağaralı’dır, biri de Orman Dairesinin olduğu bölgedir. Yani Cumhuriyet Halk Partisi olarak en çok zorlandığımız, gittiğimizde esnaf ziyareti yaptığımızda bize en fazla sualler sorulan, hatta bazen terslenile bölgeler orasıdır. Köy olarak da Batı köyleridir. 100 dükkana girmişsek, 90 tanesi yaka silkiyor. ‘Artık tamam, değişimden yanayız’ diyorlar. Büyük bir kısım Zeynep Hanım’ın şahsından mütevellit Cumhuriyet Halk Partisi'ne ilk defa oy vereceklerini ifade ediyor.

FATMA ŞAHİN’DEN DAHA İYİ BİR BELEDİYE BAŞKAN ADAYIMIZ VAR

Gittiğimiz her yerde bize diyorlardı ki; ‘Maraş'a bir kadın eli değmeli, Maraş'a bir Fatma Şahin lazım.’ Biz de gittiğimiz her yerde diyoruz ki Fatma Şahin’den daha iyi bir belediye başkan adayımız var. Zeynep Arıkan var. Maraş'ın evladı, yerli, milli, hiç kimse itiraz edemez. Hiç kimse Zeynep Arıkan'ın milliyetçiliğini sorgulayamaz, memleket sevdasını sorgulayamaz, belediyecilik bilgisini ve tecrübesini de sorgulayamaz. 15 yıldan beri kent konseylerinde çalışıyor. Bu anlamda gerçekten yetkin liyakat sahibi, dürüst, geçmişi şaibesiz, lekesiz, tertemiz pırıl pırıl bir aday.

BU MEMLEKETİN ÖNCELİĞİ ALİ KAYASI'NIN CAM TERASI DEĞİLDİ

Büyükşehirde iddialıyız. Pazarcık, Ekinözü, Nurhak ilçelerinden yana problemimiz yok. Elbistan'da ise şu an başa baş bir yarış gidiyor. Elbistan'la ilgili özel bir anket yapılmış ve o ankete göre Cumhuriyet Halk Partisi bir puan önde. Bizim bir tek derdimiz var. Bir an önce yaraların sarılmasını ve bu kentin ayağa kalkmasını istiyoruz. Biz havalimanına uçak inen bir şehir istiyoruz. Ulaşım problemi çözülsün istiyoruz. AK Parti'nin en iddialı olduğu şey yapılan yollardı. Çağlayancerit'te yıl olmuş 2024, hala yol yok, Ekinözü’nde yol yok. Elbistan yolu 20 yıldan beri halen tamamlanamadı. Andırın’ı zaten saymıyorum. Andırın'a gidip geldiğiniz zaman 3 gün kendinize gelemiyorsunuz. O yüzden bizler memleketimize hizmet etmek istiyoruz. Biz o yaraları sarıp bir an önce depremin acılarını bertaraf etmek istiyoruz. Bu memleketin önceliği Ali Kayası'nın cam terası değildi. Bu memleketin önceliği 21 metrekare konteynırda yaşayan insanların barınma problemiydi.

AKP’LİLER, ‘BİZE OY VERMEZSENİZ EVLERİNİZ TAMAMLANMAZ’ DİYORLAR

AK Parti'nin milletvekilleri ve heyetleri gittikleri köylerde vatandaşa biraz da şakaya getirerek; ‘Eğer bize oy vermezseniz evleriniz tamamlanmaz. Bize oy verin, 3 ay içinde evlerinizi teslim edelim’ diyorlar. Hiç yakıştıramadım, hele hele bakanlık yapmış bir milletvekiline ben bu cümleleri hiç yakıştıramadım. Vatandaşa bunu söylemek nedir ya? Bir depremzedeye, depremde her şeyini kaybetmiş insana tehditvari yaklaşmak ne demektir? Ben bunu kabul etmiyorum ve sayın bakanı da

Editör: Çağatay Gedik