Bildiğiniz üzere yaklaşık 2 ay gibi bir süre önce Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi için bir referandum yapıldı ve halk takdirini ‘Evet’ten yana kullandı. Şimdi isterseniz bu referandumun neden yapıldığına bir bakalım. Cumhuriyetin kurulduğu günden bu yana Parlamenter Sistem denilen bir sistem ile yönetiliyorduk ancak günümüz dünyasında artık Türkiye’nin ihtiyaçlarına cevap vermiyordu. Henüz 2 ay önce olan referandum aslında aylar öncesinde hatta yıllar öncesinde kulislerde konuşuluyordu. Konuşulmasına konuşuluyordu ama yapılan anketlere göre ne Türk halkı ne de muhalefet bu sisteme pek sıcak bakmıyordu ta ki o kanlı darbe girişiminin olduğu 15 Temmuz’a kadar. Hepimizin bildiği gibi 15 Temmuz 2016’da bizim şerefli, namuslu ve haysiyetli Türk Silahlı Kuvvetleri’mizin (TSK) içerisine sızmış bir grup üniforma giymiş Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensubu teröristler, Türk milletine ülkesini dar etmek istedi. Milletin silahlarıyla, milletin tanklarıyla, uçaklarıyla, helikopterleriyle milletin üzerine ateş açan o eli kanlı teröristler, hiç korkmadan üzerlerine yürüyen ve canı pahasına vatanını, bayrağını, ezanını koruyan 249 vatan evladını şehit etti. Darbenin önlenmesinde şüphesiz tüm Türkiye’ye liderlik yapan ve göstermiş olduğu dik duruşu, üstün cesareti ile ülke tarihinin gelmiş geçmiş en iyi liderlerinden biri olan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın payı çok büyüktü. Milletimizi sokaklara demokrasi nöbetlerine çağıran Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletiyle birlikte demokrasiyi sonuna kadar savundu. İşte tüm bunlardan sonra ortaya şüphesiz bir gerçek çıktı; işte o krizde aslında Parlamenter Sistem’in ta kendisiydi.

Cumhuriyet tarihinde darbelerden çok çeken Türkiye artık sürekli kriz üreten bu sistemin yerine daha sağlıklı, daha güvenilir, daha istikrarlı ve daha olgun bir anayasanın getirilmesi için düğmeye bastı. AK Parti tarafından hazırlanan yeni ve sivil anayasa Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) desteğini alarak önce meclisten geçti. Daha sonra halkın takdirine sunulan Türk tipi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, halkında güvenini alarak, resmen yürürlüğe girdi. Sözlerimin ilk başında da bahsettiğim üzere günümüz büyüyen ve gelişen dünyasında artık daha güçlü durabilen, geleceğe artık daha emin adımlarla yürüyebilen Türkiye’yi inşallah 2023 yılında hedeflerine ulaşmış bir ülke olarak görebiliriz.