Çanakkale Savaşı sadece Türk tarihi değil dünya tarihindeki en büyük kahramanlık destanlarından biridir.Bir milletin direniş hikayesidir.

103 yıl önce öyle bir trajedi yaşandı ki Anadolu’daki her üç erkekten biri Çanakkale muharebelerinde ya şehit ya da gazi oldu;bir nesili kaybettik.

Yeni nesil bu zaferin bilincinde mi?Tartışılır...Kutlamalarla,süslü sözcüklerle bir milletin haykırışını beyinlere ve yüreklere kazımak zor.

Ama öyküler öyle mi? Öykü dili en etkili iletişim dilidir.Her birinin içinde yaşam saklı hikayeler, insanın ta derinlerine dokunur.

Kelimelerin anlamsız kaldığı yerlerde yaşanmış bir öykü çok daha fazla şeyler anlatır.

İşte içinde insan olan yaşanmış bir Çanakkale hikayesi...

Kimi Urfalı , kimi Bosnalı , Kimi Adıyamanlı , Kimi Gürünlü, Kimi Halepli çok sayıda yaralı getiriliyor…

Bunlardan biri Lapsekinin Beybaş Köyündendir ve yarası oldukça ağırdır.

Zor nefes alıp vermektedir.

Alçalıp yükselen göğsünü biraz daha tutabilmek için komutanının elbisesine yapışır.

Nefes alıp vermesi oldukça zorlaşır ama tane tane kelimeler dökülür dudaklarından.

“Ölme ihtimalim çok fazla…

Ben bir pusula yazdım…

Arkadaşıma ulaştırın…”

Tekrar derin nefes alıp, defalarca yutkunur:

“Ben…Ben köylüm Lapseki’li İbrahim Onbaşından 1 Mecit borç aldıydım…

Kendisini göremedim.

Belki ölürüm.Ölürsem söyleyin hakkını helal etsin”

“Sen merak etme evladım” der Komutanı, kanıyla kırmızıya boyanmış alnını eliyle okşar.

Ve az sonra komutanının kollarında şehit olur ve son sözü de

“söyleyin hakkını helal etsin” olur…

Aradan fazla zaman geçmez.

Oraya sürekli yaralılar getiriliyor.

Bunlardan çoğu daha sargı yerine ulaştırılmadan şehit düşüyor.

Şehitlerin üzerinden çıkan eşyalar, künyeler komutana ulaştırılıyor. İşte yine bir künye ve yine bir pusula.

Komutan göz yaşlarını silmeye daha fırsat bulamamıştır.

Pusulayı açar, hıçkırarak okur ve olduğu yere yığılır kalır.

Ellerini yüzüne kapatır, ne titremesine nede göz yaşlarına engel olamaz…

PUSULADAKİ NOT:

“Ben Beybaş Köyünden arkadaşım Halil’e 1 mecit borç verdiydim. Kendisi beni göremedi. Biraz sonra taarruza kalkacağız.

Belki ben dönemem. Arkadaşıma söyleyin ben hakkımı helal ettim.”