Taşra bir kente tayini çıkan devlet memuru için halk dilinde bir söz vardır:’Ağlayarak gelirler, ağlayarak giderler’.

Anadolu'nun herhangi bir şehrine ataması yapılan bir  devlet memuru için ilk günler zordur. Özellikle büyük şehirlerde yetişmiş kişiler için daha zordur…Ama uyum günlerinden sonra halkla seviyeli bir dostluk kuran-çalışan devletin temsilcisi; orada bahar rüzgarları estirir... Ayrılık günlerinde ise geride gözü yaşlı dostluklar  bırakır...

Güzel haber Iğdır’dan… Iğdırlılar, İçişleri Bakanlığının son kararnamesi ile 'Polis Başmüfettişliğine' atanan Iğdır Emniyet Müdürü Yüksel Babal'ı, yaklaşık 300 araçlık konvoyla uğurladı... Ben bu haberde devletin gülen yüzünü gördüm... Kimi için sürgün yeri kimi için zorunlu hizmetten gidilecek bir yer olarak görünen Doğu Anadolu Bölgesinden bir sevgi hikayesi…

Göreve başladığı ilk günden itibaren halkın sevgisini kazanan bir müdür; Yüksel Babal…. 3 yıl görev yaptığı Iğdır'dan huzurlu ve mutlu ayrıldığını belirten Babal’ın, konuşması duygu yüklü…

"Iğdır'da Türkiye'nin onuncu güvenilir ili yapmaktan dolayı gururluyum. Burada kimseyi ayırmadım, bütün insanlara eşit davrandım, insan haklarına saygılı oldum. Her yaptığım işlemde hukukun üstünlüğüne inandım. Bu yüzden burada her kesimden insan beni uğurlamaya geldi.  Iğdırlılardan ricam; Her zaman birlik ve beraberlik içerisinde olsunlar. Burası çok huzurlu bir yer, bu huzuru asla bozdurmayın. Birlik ve beraberliği bozacaklara karşı dik durun. Son olarak şunu söylemeliyim ki; Iğdır'dan ayrılıyorum fakat Iğdırlılardan ayrılmıyorum. Iğdır'ın her zaman benim için özel bir yeri olacak."

Gözyaşları ile uğurlanan bir emniyet müdürü… Aklıma eski Diyarbakır emniyet müdürü Gaffar Okkan geldi. …O, Diyarbakırlıların Gaffar Babasıydı. Zırhlı araç kullanmaz, sokaklarda sivil kıyafet ile dolaşıp, esnaftan alışveriş yapardı. Diyarbakır'ın sevgilisi haline gelen efsane bir müdürdü… Devletin gülen yüzüydü… Halk ile iç içe olması bazı kesimleri rahatsız etti... Karanlık güçlerin hedefi oldu... Hain bir saldırı sonucu, Emniyet Müdürü Okkan ve 5 polis şehit oldu. Vedasında ise şehirde esnaf kepenk kapatacak; Diyarbakır ağlayacaktı…
 
İki emniyet müdürünün hikayesinde de sevgi ve görev aşkını görüyorum .Düşündüğümüzde, devlet memurluğunun özünde insana hizmet yok mudur?Gönül köprüsünün kurulduğu yerde ise tertemiz sevgi vardır.Dostluk vardır...İnsana ulaşabilmek,yararlı olabilmek hazzı devlet memurluğunda daha yücedir.Kişinin görevi ne olursa olsun, yaptığı işle  devletin oradaki temsilcisidir.Makamında, devletin gülen yüzü olunduğunda hem kendini hem devletimizi  büyütür.