Ahmed Hilmi 1865 yılında Filibe'de doğdu. Babası Şehbender Süleyman Beydir. Tahsiline Filibe'de başlamış, İzmir'de sürdürmüş, Galatasaray Lisesinde bitirmiştir. Siyasi tercihleri sebebiyle Beyrut, Mısır daha sonra da Fizan'a sürülmüştür. Fizan'da tasavvufla meşgul olmuş, ilmi araştırmalar yanında "Arusi tarikatına intisap etmiştir. Vahdeti Vücud'a inanarak bu konuda eserler kaleme almıştır.

A'mak-ı Hayal'de Ahmed Hilmi Efendi roman kahramanı Raci'nin şahsında felsefenin insanı gerçek mutluluğa ulaştıramayacağını ispat etmek istemiştir. O'nun için gerçek mutluluk Allah'a varmaktadır.

Ahmed Hilmi'nin bu kitabını hakikat arzusu ile dolu vicdanlar, hayatın sonu ile ilgili bahisleri seven insanlar zevkle okuyabilirler. Raci hatıralarına kendisini anlatarak başlar. "İşte bu bilgi yığınının altında bir gün vicdanımı tahlil ettiğim vakit, hayretle, acayip bir karışımın içinde olduğumu fark ettim. Ben küfüri ile imandan, ikrar ile inkardan, tasdik ile şüpheden meydana gelmiş bir şey olmuştum. Kalbimle inkar ettiğimi aklımla tasdik eder, aklımla reddettiğimi kalbimle kabul ederdim, kısacası şüphe denilen ejderha vücudumu sarmıştı." der. Kitapta bir de Aynalı Baba vardır. Elli yaşlarında olduğu sanılan bu adamın başında yeşil bir takke vardı. Kırk elli kadar ayna parçası yapıştırılarak süslenmişti. Bir çok kumaş parçaları yamanarak gökkuşağının renklerini andıran yırtık cübbesinde de ayna, teneke gibi şeyler dikilmiş veya yapıştırılmıştı. Aynalı Babanın sözleri Raci'nin gönül dünyasını fetheder.

Raci ile Aynalı Babanın beraberliği kitapta dokuz günle anlatılır. Bu dokuz günde bütün dünya kültürünün genel değerlendirmesi yapılır. Her günün baş bölümünde ilginç özdeyişler vardır. Mesela ikinci gün zerdüştün: "Ya Nur, zulümleri durdur" sözü gibi Kitabın içindeki şiirler tasavvufi neşenin güzel soluklarıdır.

"Bu şuur, alem
Bi sebatû bi kadem
Nerde Havva, Adem
Varsa aklın ey dedem
Dem bu demdir dem bu dem" gibi Dokuzuncu bölüm büyük adamlar mahfeline ayrılırken Niyazi'nin.

"Yolları ne var ayrı ise hep sana aşık
Her birisi bir yol ile gülzare gelirler"

Dizeleriyle vuslatın çeşitliliği anlatılırken değişik sözlerden sonra Fahr-ı Alemin "Saadet, hayatı olduğu gibi kabul ağır işlerine rıza ve bunların ıslahına çalışmaktır" ifadeleriyle tamamlanmıştır.

Kitabı neşre Sadık Albayrak hazırlamış Giriş bölümünde de Vahdet-ı Vücud hakkında geniş bilgi veriyor

1)A'mak-ı hayal, Şehbenderzade Filibeli Ahmed Hilmi ,1001 Temel Eser, İstanbul

Kitapla ilgili söz

Zihin arı,kitap çiçektir.